Bu düşüncelere dalmıştı ki kapının ziliyle irkildi. Aman tanrımdı. Kapının zili mi vardı? Duymayalı o kadar uzun süre olmuştu ki.. Hatırlamaya çalıştı. İçinden geçiriyordu: "şımdıı ınnım gıçın sını gılmıştı.." dedi ki bir daha zil çaldı. Hoşuna gitmişti. Bilerek açmıyordu. Israrla ziline basan biri vardı. Ona ulaşılmaz gözükmeli ve tam vaz geçtiği anda kapıyı açmalıydı ki kapıyı çalan sevinsin ve boynuna sarılsındı. Bekledi bekledi ve bekledi. Ama kapı bir daha çalmadı. Yıkıldı. Ne diye açmamıştı sanki ilk çalışında kapıyı? Neyseydi zaten büyük ihtimalle işportacıydı. Ama ya değilse diye geçirdi içinden. Sonuçta dünyanın bin bir türlü hali vardı. Kapıya doğru yavaşça yürüdü. Yavaşça kapının deliğinden baktı. Lamba yanmıyordu, karanlıktı. Daha da tırstı. Gittikçe heyecan artıyordu bu da hoşuna gitmeye başlamıştı. Kendi kendimi korkutsam mı diye düşündü kendinin hiç beklemediği bir anda "böö" diye bağırdı. Ve hiç bir şey olmadı. İşe yaramamıştı. Hayal kırıklığıyla kapıyı açtı. Açmasıyla kapıdan bir şeyin düşmesi bir oldu. Hemen içeri doğru zıpladı. Yere düştü bekledi. Hiç bir şey olmadı. Yavaş yavaş kapıya doğru emekleyerek ilerledi. Kafasını çıkardı. Yerde bir zarf duruyordu. Üzerinde zart bankın logosu falan vardı. Ekstre gelmişti. Hiç kendini bozmadan aldı ve kapıyı kapadı. Zarfı yırttı ve içindeki faturayı çıkardı. Açtı. Genel toplama baktı ve durdu. Sadece durdu. Boş bir şekilde bakıyordu tutara. Sonra birden fırlattı kağıdı. Hemen kapıya koştu. Dışarı koştu. Yerden bir taş söktü ve geri çıktı. Yerde duran kağıda taşı fırlattı ve kahrolsun kapitalizm diye bağırdı.
Gidip bilgisayara oturdu. Yine bir sürü bildirim gelmişti. Kahretsindi onsuz hiç bir şey yapamıyorlardı. Bildirimlere baktı. Yaptığı paylaşımın birine yorum yapılmıştı. Paylaşıma girdi. Altına gericinin biri "Allah sizi ıslah eylesin" yazmıştı. Bir dakika ıslah ne demekti ki? Neyse ne önemi vardı. "Asıl seni ıslah etsin. Sen kimsin de Allah'a emir veriyorsun gerici yobaz. Allah özgürdür. Foşik dövlet hüwoo" yazdı. Uff be ne yazmıştı. Aman Tanrımdı. Bu cevaptan dolayı milletvekilliği teklifi bile gelebilirdi.
Öyle boş boş dolaşırken birden gözüne bir haber çarptı. "Gezi parkında ağaç eylemi" yazıyordu. Yahu ne kadar işsiz adamlar var, ağaç için de eylem mi olurmuş diye düşünürken telefonu çaldı. Arkadaşı arıyordu. Açtı. Onu gezi parkına çağırıyordu. Amaan şimdi gelemem oraya dedi ve suratına kapadı telefonu. Ardından bir daha çaldı telefonu. Geçen gün avmdeki kız arıyordu. Hemen açtı. O da geziye çağırıyordu. Hemen çıktı evden. Koşuyordu. 10 metre sonra yoruldu. Dinlenmek için kaldırıma oturdu. Oturmasıyla kalkması bir oldu. Döndü ve kaldırım taşını söktü. "Foşik dövlet" diyerek esnafın camına salladı. Bunu neden yaptığını bilmiyordu. Artık alışkanlık olmuştu. Adam dükkandan çıktı. "Napıyonğ lağn sen" diye bağırdı bu bir nevi savaş çığlığıydı. Diğer esnafgillere bir çağrıydı bu. Bir anda 15 20 kişi olmuştu sokakta. Artık koşması gerektiğine karar verdi ve depar atmaya başladı. Arkasında eli sopalı dayılar vardı. Umarsızca koşuyordu. Bir tane polis gördü. Hemen yanına gitti ve " abi beni kovalıyorlar dövecekler" dedi. Polis kalabalığın önüne geçti ve durdurdu. Bir tanesi tam hamle yapacakken polis müdahale etti. Bunun üzerine Aşırı " polis adam dövüyo foşik dövlet" diye bağırmaya başladı. Polis şaşırdı. Müdahale ettiği adamı bıraktı. Adam kalkar kalkmaz Aşırıya direkt kafa attı. Yerde tekmelemeye başladı. En son gördüğü manzara esnafın ayakkabı numarasıydı..
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Klavye Erkeği
Fiksi Umum"Ve kalktı yerinden. "Lan ne yazdım bee" diye içinden geçirdi. Balkona doğru onurlu yürüyüşünü yaptı ve bir sigara yaktı. Kimse onunla boy ölçüşemiyordu. Zira o Aşırı Laik'ti." Her cumartesi yeni bölüm gelecektir. Yorum atmayı ve beğenmeyi unutmayın...