"O kız kim?"

959 45 19
                                    

o kadar çok YB yazdıki dayanamadım bu bölümde sana "harryninbukleleri"

hepinize İyi okumalar :D

O an zaman durmuş gibiydi.Ben her şeyi öğrenmek,onu affetmek için evine kadar gelmişken-göründüğü üzere- O,birisiyle birlikte olmuştu.Her şey çok çabuk gelişti.İçten içe nefret ettim ondan.Tamam aramızda bir şey yoktu ama en azından en yakın arkadaşıma ihanet etmişti.Ah,kendime inanamıyorum.Bu durumda bile Lisa'yı düşünüyorum.Harold da hiçbir şey olmamış gibi bana sırıtırken düşünmem çok zor olacağını anladığımda,arkamı döndüm ve hızlı hızlı yürümeye başladım.Harold arkamdan bağırıyordu yanıma gelme zahmetinde bile bulunmadı.Aslında haklıda,bornozla ben olsam bende dışarı çıkmazdım.Harold bağırmayı kestiğinde çoktan caddede yürümeye başlamıştım.Ağlamaya başladığımı gözümde acı hissettiğimde anladım-okadar ağlamışım ki-

Bu semti hiç bilmediğimden taksi bulmaya karar verdim.Biraz bekledikten sonra nihayet bir taksi buldum.Taksiye bindiğimde nereye gideceğimi bende bilmiyordum.Sonra aklıma Lucy geldi.Lisa'nın kazasında ona haber vermemiştik.Çünkü Lucy hemen anne moduna geçip"Anne ve babasına haber vermeliyiz"derdi.Ve bu durum bizim Londra'da kalmamamız için harika bir neden olurdu.Lucy'e birçok bahane uydurmuştuk.Beni sorguya çekeceğini bile bile onun evine doğru gidiyordum...Taksiden indim,Lucy'nin ziline bastım,bastım,bastım...Ama kapıyı açmadı bende aramaya karar verdim:

"Lucy nerdesin?"

"Sana söylemiştim ya bir kaç günlüğüne İrlanda'ya gideceğim diye."

"Tamamen unutmuşum."

"Ne oldu,bir sorun mu var?"

"Yok,hayır yok bir şey,keyfine bak :D"-gülmem gerekiyordu yoksa anlardı-

"Tamam,kapatıyorum hadi öptüm,Lisa'yı da öp benim için."

"Tamam"

Evet,Lucy İrlanda'ya gideceğinden bahsetmişti ama bu kadar erken gideceğini bilmiyordum.Kapısının önünde öylece kalakaldım.Hiçbir yere gitmek istemiyordum.

***

Kaç saattir orda öyle oturduğumu bilmiyorum.Hava kararmıştı ve benim karanlık fobim var.Kendi evimde bile karanlıkta tek başıma uyuyamıyorum...Yürümeye başladım.Kalbim o kadar şiddetli atıyordu ki duyabiliyordum-o derece-

Telefonumun sesiyle irkildim-aklımdan neler geçtiğini az çok tahmin etmişsinizdir-Telefonuma mesaj geldi.Telefonu elime aldığımda 13 cevapsız arama 5 mesaj vardı.Aramaların 5'i Lisa'dan geri kalanı ise yabancı numaradan.Mesajları açtım.3 tanesi Lisa'dandı.

"Nerdesin kızım ya!"

"Telefonunu niye duymuyosun ki!."

"Harry'nin evine gitmişsin,Şimdide yoksun.Harry de doğru düzgün anlatmadı bişey mi var."

Harold beni merak etmiş ama-o kız kim?-

Diğer 2'si tanımadığım numara.

"Sabahtan beri nerdesin kızım ya,aç artık şu telefonunu!-Harold"

"Ne düşündüğünü bilmiyorum ama sana ihanet edecek bi şey yapmadım-Harold"

"Sana ihanet edecek bi şey yapmadım" derken benim anladığım"Seni önemsiyorum,seni seviyorum..." oldu. :D       -o kız kimdi peki-

Bende dahada meraklansınlar diye mesajlara cevap vermedim ve telefon etmedim.Harold'ın bu itirafını kutlamam gerektiğini düşünüp Lucy'le hep gittiğimiz bara gittim.İçtim,İçtim,İçtim...

***

Başım çatlıycak gibiydi,yanımda nefes alış-verişi duydum ve bana yakındı gözlerimi açmaya korktum o derece,en son hatırladığım çok içmiş olmam.Korkunun ecele faydası yok diyerek gözlerimi açtım.Yanımda bir adam uyuyordu ve burası benim evim değil!!!!

Tabi hemen aklıma gelen "Acaba yanımda yatan  adamla bi şey yaptık mı?" Bunun aklıma gelmesi çok normal,Londara'da genelde böyle olmasada  hala bakireyim ve bir süre öyle kalmaya niyetliyim.Korkarak üstüme başıma baktım akşamki kıyafetlerim hiç biri çıkmamış derin bi "OH" çekip yataktan kalktım yanımdaki adamın kim olduğunu merak ettim yatağın diğer tarafı.....

İnanmıyorum"HARBOR!!!!"

Arkadaşlar kısa oldu çünkü 1 hafta yazamıyacağım dedim ama dayanamayıp biraz yazmaktan bişey olmaz dedim iyi okumalar ama bu hafta başka bölüm gelir mi bilmiyorum.

Who are you?Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin