Medyada Baran...
Belki de tam da olması gereken buydu. İçten içe kasırgalar ile savaşırken dışardan günlük güneşlik gözükmek. Kimseye korkularını göstermemeye çalışmak. Peki ya birisi bu korkuları farkederse bunun sonucu neydi. Karşıdaki kişinin sığınacak liman olması mı, kaçacak delik arattırması mı ?
En doğrusu kimseye koz vermemekti. Korkular bir başkasına fırsat vermek değil de neydi.
Kaan'ın ağzından...
Bir kız hem bu kadar korkak, hem de nasıl bu kadar cesur olabilirdi. Üzerine yürüdüğümde yere oturup dizlerini kendine çekmesi ve kollarını başına dolaması da neyin nesiydi. "Lütfen vurma" deyip ağlamaya başladığında içim burkuldu ama yaptığı herşeyin bir cezası olmalıydı bunu göz ardı edemezdim. Hadi ama bu haline üzülmemeliyim.
Ne zaman sıktığımı bilmediğim yumruğumu gevşettim. Cebimden telefonumu çıkardım ve bu halini çektim. İçimdeki acıma duygusunu bir kenara bıraktım. Ben kimseye acımazdım şimdi de acımayacaktım. Peki bu acıma duygusu muydu? Arkamı döndüm ve yürümeye başladım.
Evin önündeki arabama bindim. Başımı arkaya yasladım ve gözlerimi kapattım birkaç saniye. Arabayı çalıştırdım ve radyoyu açtım. Sıradan bir kız için kafamı meşgul etmek hiçte bana göre değil. Müziğe odaklandım ve bir fotoğrafçı aradım gözlerimle. Yolun sol tarafında bir fotoğrafçı gördüm. Arabayı park edip el frenini çektim. Koduğumun yolları neden bu kadar dolu. Fotoğrafçıya girip telefonumu uzattım, resmi açtım. "Bundan yirmi tane çıkar" emrettim.
"On dakikaya hazır olur "başımı salladım ve sandalyeye oturdum. Başımı arkaya yasladım. Kimse umrunda olmayan Kaan'ın gözlerini kapadığında kızın yüzünün aklına gelmesi ne büyük ironi. Sandalyeden kalkıp dışarı çıktım. Bir sigara yaktım ve uzun bir nefes çektim. Başımı kaldırdım, dumanı havaya üfledim.Baş ve işaret parmağımla tuttuğum sigarayı yere atıp ezdim.
"Ne yavaş adam " deyip içimden sövdüm. İçeri girip resimleri aldım. Cüzdanımdan yüz lira çıkardım.
" Üstü kalsın "dedim." Teşekkürler efendim"adamın gülümsemesi yüzünde genişledi. Kodumun para göz ibnesi.Arabaya binip resimleri yan koltuğa fırlattım. Emiri aradım. "Öğrenci ayarla on dakikaya okulda olsun" deyip kapattım. Diğerleriyle de iyiyiz ama Emir kardeşten öteydi. Ben on dakika dememe rağmen beş dakika içinde okula adam dikeceğine eminim. Okulun önüne geldim. Arabadan inip kapıları kilitledim. Önüme çıkan öğrenciye "bunları okul panolarına ve 11-F sınıfına as" emrettim.Omzundan tutup "beni görmedin, tanımıyorsun" dememle öğrencinin kafasını sallaması bir oldu. Tekrar arabama döndüm. Çalan telefonumu açtım. "söyle kardeşim" dedim. Emir "bardayız abi gel" cevap bekledi. Yaşlarımız aynı olmasına rağmen bana abi diyordu. "Eve gidip yatacağım,gece gelirim" kapadım. Şimdi eve gidip rahat bir uyku çekecektim.
Alpin'in ağzından...
Alarmın sesiyle gözlerimi araladım. Off başım çatlıyor. Dün ne olmuştu öyle. Şakaklarımı ovarken dünü düşündüm. Kollarımı başımdan çektiğimde Kaan yoktu. Neden vurmamıştı. Kafamda deli sorular.Düşüncelerimi bir kenara ittim ve yataktan çıktım. Banyoda rutin bakımımı yapıp formamı giydim. Çantamı ve telefonumu aldım. Odadan çıkıp ağır adımlarla basamakları indim. Teyzem ve makbule teyze kahvaltı ediyordu. "Günaydın" oturdum. "Günaydın birtanem" teyzeme gülümsemeye çalıştım. "Alpin, iyi misin bir sorun mu var? "
"Hayır teyze biraz başım ağrıyor"yalan sayılmazdı sonuçta.
Tekrar tabağıma döndüm. Canım hiçbişey istemiyordu. İlaç içmek için mecburen birşeyler yedim. Tekrar odama çıktım ve odamdaki ecza dolabından ağrı kesici aldım. İlaç içmekten nefret ediyorum. İlacı içip aşağıya indim. Teyzem kahvaltısını bitirmişti,salonda çantasını topluyordu.Makbule teyze de kahvaltı masasını temizliyordu.Makbule teyzeye arkadan sarıldım ve yanağına kokulu öpücük bıraktım. "İyi dersler güzel kızım"gülümsedim."Sanada kolay gelsin makbule teyzem" dedim. Teyzemle evden çıkıp arabaya bindik. Teyzem canımın sıkkın olduğunu anlamış olacak ki yol boyunca beni sıkmamak için konuşmamayı tercih etti. Okulun önüne geldiğimizde teyzem sarıldı. Ben de sarılmasına karşılık verirken teyzem "İyi dersler birtanem" dedi. "İyi işler teyze" deyip zoraki bir şekilde gülümsedim. Hava ne hissettiğimi sezmiş gibi bulanıktı. Okula girdiğimde neredeyse bütün gözler bana döndü. Benim hakkımda konuşuyorlar gibiydi. Aldırmayıp sınıfa doğru yürüdüm. Sınıfa girdiğimde Deniz bana sarılıp başını eğdi. "Alpin gördün mü?" diye anlamaz bir şekilde başımı salladım Cevap vermeme izin vermeden Deniz tekrar konuşmaya başladı. "İyi misin ben çok üzgünüm" dedi. "Neyi gördüm mü evet iyiyim. Deniz ne oldu" Deniz benim başımı çevirdi. Bir dakika sınıfın panosundaki resim bana ait değildi demi.
Yaklaşıp resime tekrar baktım. Üzerinde "Bir daha kime sesini yükselttiğine dikkat et. ŞİMDİLİK UYARI! " yazıyordu. Gözümden bir damla düşerken resimi alıp parçalara ayırdım. Koşarak sınıftan çıktım ve Kaan'ı aramaya başladım. Nasıl benim korkularımı kullanırdı. Arkamdan bağıran Deniz'i umursamadım ve koşmaya başladım. Okulun kapısında sigara içen Kaan'ı görüp hızımı biraz daha artırdım. Beni gördüğünde gülümsemesi yüzüne yayıldı. Bu daha çok alay eder tonda bir gülümsemeydi. Sigarasından bir nefes çekti. Yanına gidip koluna yapıştım. Sigarasını yere atıp ezerken beni umursamadı. Bu yaptığı sinirime sinir katıyordu. Bunun hesabını soracaktım. Kolundan çekip spor salonuna sürükledim.Ne yapacağımı merak etmiş olacak ki zorlamadan geliyordu.Salona girip içerideki herkeze "dışarı çıkın" bağırdım. Homurdandılar. Hepsi çıkınca kapıyı kilitledim. Kapının arkasından Deniz kapıyı yumrukluyordu. "Alpin lütfen kapıyı aç " aldırmadım. Kaan'ın önünde durdum. Acı çeker bir şekilde ceketimi çıkardım. Gömleğimin düğmelerini açtım. Kaan'ın gülen yüzü yerini çatık kaşları bıraktı. Başını çevirdi. "Bak bunlara " bağırmamla tekrar baktı yaralarıma "Hadi bunlarıda çek, okula dağıt" bağırdım. Vücudumdaki izlere bakıyordu. "Hadi çıkar telefonu çek" sustu. Gözlerinden bir an pişmanlık duygusu geçti. Gözümdeki yaşları kolumla sildim. İçimdeki yaşları nasıl silecektim.Kaan'ı ittim duvara. Ceplerine baktım. Şaşırdı. Pantolonunun cebinden telefonu çıkartıp fırlattım. Telefon parçalara ayrıldı. Aynı kalbim gibi.
"Ben"cümlesini bitirmesine izin vermedim. "Sus" bağırdım. Ceketimi alıp çıktım. Herkes kapıya toplanmıştı. Deniz yanıma gelmek için bir adım attığında durması için elimi kaldırdım. "Deniz şimdi değil" dedim. Sesimin güçlü çıkmasını umarak. Koşarak okuldan çıkıp bir taksi çevirdim ve taksiciye bir parkın önünde durmasını söyledim. Dinmek bilmeyen göz yaşlarımı sildim. Taksi durduğunda adama parasını verip indim. Saat çok erken olduğu için park boştu. Bir ağacın önüne oturup dizlerimi kendime çektim. Düşündüm.Neden böyle birşey yapmıştı ki. Tuttuğum hıçkırıklarımı bıraktım ve tekrar tekrar ağladım. Yanımdan bir sesin gelmesiyle başımı kaldırdım. Göz yaşlarımı silip anlamaz gözlerle yanıma oturan çocuğa baktım. Gözlerime baktı. "yeşillere sence de fazla yazık etmiyor musun?" kaşlarımı çaktım. "sanane, defol yanımdan" kalktım. "afedersin kızdırmak istemedim,ağladığını görüp gelmek istedim." kalktı. Ellerini çırpıp elini uzattı. "Ben Baran" tanımadığım biriyle tabi ki konuşmayacaktım. Eli havada kalırken arkamı döndüm ve yürüdüm. "Hey Allah'ım nelerle uğraşıyorum."söylendim kendi kendime. Yoldan bir taksi çevirip evin adresini verdim. Eve geldiğimde taksiciye parayı verip indim. Umarım teyzem evde değildir deyip içimden bildiğim duaları okudum. Kapıda bekledim. Teyzeme ne diyecektim. Kapıyı çaldım Makbule teyze kapıyı açtı. Şaşkın gözlerle bana baktı. Allah bilir ne haldeydim.Teyzem salonda dosyalarla uğraşıyordu. Beni görmesiyle hızlı bir şekilde yanıma gelmesi bir oldu. "Alpin ne bu halin, birşey mi oldu, neden ağladın" Teyzeme sarıldım ve başımı omzuna yasladım. Ağlamam hıçkırıklara dönüşürken teyzem beni belimden tutup odaya çıkardı. Yatağa oturup beni dizine yatırdı. "Anlatmak ister misin birtanem" başımı sağa sola salladım. Daha üçüncü günden başıma açtığım işleri teyzeme nasıl anlatacaktım ki. Teyzem saçlarımı oynamaya başladı. Aynı annem gibi. "Birtanem ne olursa olsun ben senin yanındayım" anlımı öptü. Çok geçmeden gözlerim kapandı.
Sabah teyzemin öpücükleriyle uyandım. "Günaydın birtanem, nasıl hissediyorsun, okula gidecek misin?"
"Günaydın teyzemm"yatakta doğruldum."Dün okulda"lafımı tamamlamadan teyzem " biliyorum birtanem, sen uyuduktan sonra okuldan bir telefon geldi" soluklandı"ve sen çok güçlü bir kızsın, bunlardan kaçmayacağına eminim " dedi. Teyzeme kollarımı doladım. "Seni seviyorum teyze hazırlanıp geliyorum"dedim. Teyzem odadan çıkarken gülümsedi. Teyzem çıkınca banyoya girdim, rutin bakımımı yapıp odama döndüm. Çantam ve telefonum dün okulda kaldığı için formalarımı giydim, saçlarımı taradım ve odadan çıktım. Dün hiç birşey yemediğim için karnım kurt gibi açtı. Karnımı tıka basa doldurdum. Kahvaltımı bitirdikten sonra ceketimi giydim. Kapının koluna uzandım tam açacakken zil çaldı. Kapıyı açtım.
"Deniz!"dedim. "Alpin seni çok merak ettim"sarıldı. Gülümsedim." İyiyim Deniz "soluklandım." Dün hakkında konuşmayalım olur mu? "deniz başını salladı." sen nasıl istersen, iyi olmana çok sevindim. "kıkırdadım.
" Bende"dedim. Konuşmamızı teyzem böldü. "Hadi kızlar çıkalım" dedi. Başımı salladım ve evden çıktık.
Bugün okula teyzem bırakacaktı bizi. Deniz'le birlikte arabanın arkasına oturduk. Yol boyunca pek konuşmadık. Okula geldiğimizde teyzeme sarıldım.
"seni seviyorum teyze görüşürüz "dedim." seni seviyorum birtanem, akşam gecikebilirim görüşürüz"dedi. Deniz'le birlikte el sallayıp okula girdik. Bugün kendimi nedensizce iyi hissediyordum.
"sulugöz"başımı sesin geldiği tarafa çevirdim. "yok artık" gözlerim fal taşı gibi açılmıştı. "sen beni mi takip ediyorsun" kaşlarımı çattım. "asıl sen beni mi takip ediyorsun" havalı şey birde gülüyor ,içimden söylendim.Deniz bize anlamaz gözlerle bakıyordu. Kulağına yaklaştım.
"sınıfa gidince anlatırım."başını salladı. Baran'a dönüp "bir sen eksiktin" dedim ve gözlerimi devirdim. Denizin beni kolumdan dürtmesiyle başımı çevirdim. Kaş göz hareketiyle bana bir yere bakmamı söylüyordu. Kafamı çevirmemle kaşları olabildiğince çatılmış Kaan
bana doğru geliyordu ve bu geliş hiç hayra alamet değildi!Canlarım olabildiğince uzun bir bölüm yazdım. Anlatımımı biraz değiştirdim ve ana karakteri daha fazla konuşturmaya çalıştım. İnşallah beğenirsiniz. Oy ve yorumlarınızı lütfen eksik etmeyin.