Eve geldim geleli kulaklarıma varan ağzımı kapatmaya çalışıyordum. Şuan aptal aşık gibi dört dönüyordum. Dönmemi her dakika başı arayan Deniz bozuyordu. Meraklı kız kesin Kaan'ın dediğini duymuştu. En iyisi aradığında açmaktır.Açmadığım takdirde yarın okulda beynimi kemireceğine emindim.Düşünürken telefonum tekrar çaldı. Iyi insan lafının üstüne ararmış deyip telefonu açtım.
"Alo Deniz'im"
" Alpin Neden açmadın kaç kere aradım kızım ya. Kaan'ın dediklerini duydum hemen anlatıyorsun"
Tam da tahmin ettiğim gibi of Deniz off
" Nefes al bir kızım ya" dedim ama heyecandan çatlamak üzereydim.
"Alpin hemen anlat"
"Ayy Deniz Kaan beni kıskandı sanırım "deyip çığlık attım. Deniz boş dururmu aynı çığlığı o da attı.
" Kızım ben sana demiştim kıskanıyor diye ayyy çok sevindim"
Aklıma gelen düşünce ile suratımı asıp konuştum.
" Bilmiyorum Deniz bugün beni itmesi ardından kıskanması " benim konuşmam bitmeden Deniz'in annesinin bağırma sesi geldi.
" Kıskandı kızım işte yarın bunu konuşacağız annem sesleniyor öptüm" deyip telefonu kapattı. İnsan bir cevap verdirir ya.
Heyecandan karnımın acıktığını bile hissetmemiştim ta ki karnımdan guruldama sesi gelene kadar. Hemen pencerenin kenarından çekilip lavaboya girdim ve elimi yüzümü yıkadım. Şu kendime gelmem de çok iyi olmuştu. Daha fazla Leyla gibi gezmek istemezdim sonuçta. İçim içime sığmadığından koşarak merdivenleri indim. Teyzem ve Makbule teyze bu halime şaşkın ve meraklı gözlerle bakıyordu.
" Alpin bir tanem Nn bu sevinç"
" Hiç teyzeciğim okulda güzel bir gün geçirdim" teyzem İnanmaz gözlerle bakarak kaşını kaldırdı
" Emin misin bir tanem başka bir şey yok mu"
" Hayır teyzeciğim gerçekten"
" İyi bakalım bir tanem hadi yemeğe geçelim deyip kıkırdadı"
" Alpin teyzem kesin yedi" iç sesim neden her şeyi yüzüme vuruyor deyip içten içe sinirlendim. İç sesimi boşverip masaya geçtim. Kurt gibi acıkmıştım. Yemeğimi yedikten sonra ödevlerim için yavaş adımlarla odama geçtim. Bu kadar çok yersen böyle yavaş adımlar atarsın olacağı bu.Odama gelince çantamdan kitaplarımı çıkarıp çalışma masama koydum ve ödevlerimi yapmaya başladım.
Ödevlerimi yapmaya başladım, sadece başladım. Aklımda Kaan varken ben bu ödevlere nasıl odaklanacağım. En iyisi Deniz'e mesaj atmak
" Canım arkadaşım ödevlere odaklanamıyorum yarınki ödevleri ikişer tane yaparsın değil mi seni seviyorum"
Kardeş olmak bunu gerektirir deyip kıkırdadım ve cevap gelmesini bekledim. Bekledim mi dedim ben bu kız elinde telefonla mı bekliyordu
" Leylalar çoğalmış bakıyorum da yoksa Kaan'ı aklından çıkaramıyor musun? Ödevler ben de seni seviyorum Leyla"
Canım benim ya, tabikide Leyla değilim sadece biraz aklıma takıldı yani bence öyle.
"He yav he Kaan'dan hoşlanmıyorsun" bu iç sesin benimle derdi ne. İç sesi kovup Kaan'ı düşünmeye başladım acaba yarın ne olacaktı.
Alarmın sesiyle gözlerimi açtım ve banyoya girip yüzümü yıkadım. Odama dönüp formalarımı giydim ve aşağı indim. Teyzem ve eniştem masadaydı ben de masadaki yerime geçtim ve konuştum
" günaydın teyzeciğim, enişteciğim"
"günaydın canım " dedi eniştem ve teyzem bir ağızdan. Tekrar kahvaltımıza döndük. Kahvaltım bittikten sonra odama döndüm ve çantamı alıp aşağıya indim. Beyaz spor ayakkabılarımı giyip teyzemle enişteme sarılıp evden çıktım.
Daha önce iki adım atmaya üşenen ben şimdi yürümek için can atıyordum. Galiba yürümek iyi geliyordu ve düşünmem için iyi bir fırsattı. Düşüncelerle boğuşurken okula geldiğimin farkına vardım . "Allah'ım sen Deniz'in gazabından beni koru Amin" deyip sınıfa girdim. Sınıfa girmemle üzerime bir ağırlık çökmesi bir oldu. Deniz üstümde ne arıyor
" Kızım kapıda mı bekliyorsun "deyip yapmacık bir şekilde sitem ettim" "Afedersin Alpin üzerine düşeceğimi planlamadım canım arkadaşım" kıkırdadı ve ayağa kalkıp elini uzattı. Ayağa kalkarken sınıfa göz gezdirdim. Neyse ki Kaan gelmemişti
" planlasaydın bir de Deniz "ben kahkaha atarken sınıfın kapısı açıldı kahkahamı gören Naz konuştu
" Günaydın canlarım benim ne bu neşe " tek kaşını kaldırdı. Bir meraklı da bu
" Günaydın canım Deniz birazcık üzerime atladı " dememle Naz'ın gülmesi bir oldu. Hep birlikte gülerek sıralarımıza geçtik. Deniz sıraya oturur oturmaz arkasını döndü. Naz boş durur mu neden bütün meraklılar beni buluyor
" Anlat! " Deniz korkutma beni arkadaşım
" Neyi " belki yer umuduyla konuştum.
" dün Kaan'la olanları"
"Deniz sanki bilmiyorsun eminim bizi dinlediğine"
"Hiç te bilene sadece seni yanına çekip benden başka erkeğin yanına oturmayacaksın Alpin Acar'ı duydum"iyi ki bilmiyorsun Deniz
"kızım ondan başka bir şey olmadı ki zaten"
"hiç mi " dedi ve dudağını büzdü
" hiç, olsa sizden mi saklayacağım "
Aklına gelen şeyle Deniz'in gözleri güldü. Allah'ım kim bilir ne fenalık düşünüyor
" Alpin peki ne hissettin hoşlanıyor musun Kaan'dan "al şimdi sıkıştın Alpin cevapla
" şeyy bilmiyorum "deyip kurtulmaya çalıştım. Deniz ve Naz aniden üzerime doğruldu.
" konuş " ikisi birden mi ya, gözlerimi kapattım
" sanırım Kaan'ın öyle demesi hoşuma gitti yani kıskandı sanırım beni, biraz da hoşlanmış olabilirim "deyip bir çırpıda cevap verdim.
Kızlardan niye ses çıkmıyor yavaşça gözlerimi açtım.
Yok artık!
Bismillahirrahmanirrahim.
Kaan değil demi bu başımdaki. Duymadı değil mi?
Duymamıştır ya.
Niye kıkırdıyor be o zaman.
Deniz ve Naz niye gülüyor yaktınız kızım beni.
Yavaşça başımı Kaan'a çevirdim. Dudağının kenarı yine kıvrılmıştı. Başını bana yaklaştırdı ve konuşmaya başladı
"Sadece biraz mı? Şimdi kenara kay yerime oturuyum" deyip güldü.
Duymuş işte duymuş. Ayıkla pirincin taşını Alpin. Sessizce kenara kayıp başımı çevirdim. Yine pancar gibi olduğuma emindim. Yavaşça başımı çevirip Deniz ve Naz'a baktım. Omuz omuza verip kıkırdıyorlardı. Gülün siz gülün son gülen iyi güler.
Bütün ders boyunca başımı çevirmeden dersi dinledim. Dinlemeye çalıştım desem daha doğruydu. Kaan dersin sonuna kadar gözlerini benden ayırmamıştı. Ah be adam bakma işte öyle.
Görmüyor musun utanıyorum.
Zilin çalmasıyla Deniz bir koluma Naz bir koluma girip beni kantine sürüklediler. İkisi bir masaya oturup konuştular
"Deniz canım seninle dalga geçmemizi istemiyorsan bize iki tost, iki çay, iki çikolata al deyip sandalyeye yerleştiler. Hadi Alpin kızım tabana kuvvet deyip yürüdüm. Yiyecekleri alıp yanlarına tekrar döndüm. Elimdekileri masaya bırakıp oturdum. Önümde birinin durması ile başımı kaldırdım.
Baran!
Bu çocuk dayak hastası mı olmuştu. Bu yüzünün hali ne yine. Tahmin edelim kim yapmış olabilir diye düşünürken Baran konuştu
"selam Alpin "
"selam"deyip yapmacık bir şekilde gülümsedim
"naber nasıl gidiyor " neden bu kadar yılışıksın sen. Görmüyor musun konuşmak istemiyorum
" İyi sen "
" ben de iyiyim "duraksadı cevap bekler gibi
" neyse ben gideyim"dedi ve arkasını döndü. Gittiği yöne baktığımda Kaan bana ölümcül bakışlar atıyordu. Dejavu yaşıyordum sanki ben bu anı yaşamıştım. Kaan'dan gözlerimi çekip kızlara döndüm ve konuşmaya başladık. Sınıfa girdiğimde Kaan sırada oturuyordu. Hayret benden önce gelmiş sınıfa. Yavaş adımlarla sırama yürüdüm. Sıranın önüne geldiğimde Kaan bacaklarını kenara çekti ve geçmem için arkasına yaşlandı. Bu sakinlik hiç hayra alamet değildi. Ben sırama yerleşirken kızlarda yerine geçip oturdular ve çok geçmeden öğretmen geldi.
Fazlasıyla sakin dersin ardından zil çalar çalmaz kızlarla dışarı çıktık. Okula göz gezdirdiğimde Mert basketbol oynuyordu. Kaan'sa dışarı çıktığımızı görür görmez arkadaşlarıyla okulun bahçesine çıkıp karşıma dikildi. Hey Allah'ım bu çocuğun derdi ne.
Mert'le göz göze geldiğimde hemen gözlerini benden çekip Kaan'a çevirdi. Kaan'ın Mert'e yaptığı hareketinden sonra Mert bana dönmeden oyuna devam etti. Kaan'ın yaptığı o hareket ne anlama geliyordu hiç anlamamıştım. Ama benimle ilgili olduğu kesindi. Çünkü ilk zamanlar okula girer girmez üzerime atlayan Mert birkaç gündür benimle konuşmamak için kaçıyordu. Şu bir kesindiki bu işin altında da Kaan vardı, aynı Baran'ın yüzündeki morluklar gibi
Düşüncelerimi okul zili dağıtırken kızlarla soyunma odasına geçtik. Ben ve Naz soyunma odasına girerken Deniz bir işi olduğunu söyleyip odadan çıktı. Bir işler çeviriyordu ama ben bunu öğrenirdim. Naz'la birlikte eşofmanlarımızı giyip spor salonuna geçtik. Öğretmenle birlikte Deniz'de gelmişti ve sıraya girdi. Bir dakika o arkadan gelen Emir mi? Umarım tahmin ettiğim şeydir. Ne yani yakışıyorlar
Öğretmen basketbol ve voleybol toplarını getirip sınıfı gruplara ayırdı. Bizim grupta Deniz, Naz, ben, Emir, Ayaz, Elif, Can, Tuna, Betül ve Mete vardı. Kaan karşı gruba gitmişti. Tabii bu iki dakika bile sürmedi.
Öğretmenin yanına gidip Can'ı bizim gruptan alıp kendi geçti.
"Senin de işine geldi Alpin, karşı gruptaki kızlar neydi öyle" iç ses yine iş başında
Bizim grup basketbol oynayacaktı.Bizde bu yüzden kızlara karşı erkekler olacaktık ve umarım bir sakatlık çıkarıp Kaan'a rezil olmazdım. Deniz'in topu alması ile başladık. Yürü be Deniz diye içimden tezahürat yaparken benim de oyunda olduğumu hatırladım ve topun peşinde koştum.
Koştum yani sadece koştum. Bir kere insanın eline top gelmez mi.
Şimdi mi ne yapıyorum? Kaan'a takılıp düştüm. İşin kötü tarafı ise şu an üzerimde Kaan var ve gözlerim kapalı. Şimdi nasıl dalga geçiyordu benimle. Yavaşça gözlerimi açtım. Kaan'ın dudağının kenarı kıvrılmış bana bakıyordu. Bu kadar tatlı olma be adam
Kaan'ı hemen üzerimden itip üzerimi çırptım. Deniz ve Naz yine iş başındadır,kıkırdıyorlar. Hemen yanlarına gittim.
"Çok rahat görünüyordun Alpin niye kalktın "diyen Deniz'i saçından sürükleme isteğini bastırıp konuştum.
" hiç te bile o kalmadığı için kalkamadım "muhteşem yalan
" hiç öyle görünmüyordu"sen de mi Naz ya diye düşünüp suratımı astım
" he yav he he "deyip ikisinede sırtımı döndüm. Onlar arkamda kıkırdarken aniden kolum çekildi.
" ne oluyor be "deyip başımı çevirdim
" Kaan! "
"bıraksana kolumu ya "bağırdım.
Hey Allah'ım ne gülüyorsun çocuk. Kaan tabi ki beni umursamadı ve soyunma odasına soktu. Aynanın karşısına geçirip beni ters çevirdi ve aynaya bakmam için başımı eliyle döndürdü .Sanki canım acıyacakmış gibi nazik davranıyordu . Düştüğüm için eşofmanımın üstü toz olmuştu. Elleriyle yavaşça üstümü çırptı ve beni aynaya çevirdi. Başını omzuma yaslayıp burnunu boynuma yaklaştırdı ve kokladı.
"Kokunda benim güzelim"
Canlarım biliyorum çok geç bölüm yayınladım. Eşim askerden geldi bu yüzden affınıza sığınıyorum. Vote ve yorum atın lütfen ♥♥♥
