~Hatırlatma ~
Ne gerekiyorsa yap Poyraz lütfen yap Kardeşimi bul bana .Cümlem bittiğinde alnını sildiği havluyu çıplak omuzuna koydu ve bana yaklaşarak Yüzümü ellerinin arasına Aldı .
-Merak etme Afra onu buldum ve en kısa zamanda sana getireceğim .
Her Şey Düzeliyor
Poyraz'la o sabah ki yaptığımız konuşmanın üzerinden tamı tamına 15 gün geçmişti . Bu 15 gün içerisinde her şey belirli bir rutinle ilerliyordu . Her sabah gözlerimi doğan yeni güne Poyraz'ın kolları arasında açıyordum , birlikte kahvaltı yapıyorduk ve sonra Poyraz işe gidiyordu . Bu iki hafta da ben kendimi resmen eve kapatmıştım her ne kadar her şey yolundaymış gibi davranmaya çalışsam da o tüpün içerisinde ki saç tellerini aklımdan çıkartmayı bir türlü başaramıyordum .
Gece gözlerimi kapattığım da aklıma ilk gelen şey miniğimin , ailemin tek yadigarı olan kardeşimin Nasıl olduğuydu . Her gece dualarım belliydi , tek dileğim bu hasretliğin artık bitmesiydi bu sürede Poyraz 'a da alışmaya başlamıştım . Ona alışmam için elinden gelen her şeyi yapıyordu . Bana olan nazik davranışları , kardeşim için çabalamaları , birlikte geçirdiğimiz Zaman'lar ve çevremdeki insanlara karşı nazik tavrı onu gözümde farklı yerlere getirmişti .
Saçmala Afra o senin hocan desem de engel olamıyordum zihnimden geçen düşüncelere . Kendisini öyle bir yere taşıdı ki ben daha ne olduğunu anlayamadan ondan etkilenmeye başlamıştım . Her gece geç saatlere kadar kardeşimi arıyor gündüzleri ise erkenden evden çıkıyordu . Hem üniversite , hem iş toplantıları hem de kardeşimi aramakla uğraşıyordu . Yüzünde yorgunluğunu belli eden göz altı morlukları oluşmaya başlamıştı bir yanım ona üzülürken bencil yanım da beni önemsediği , bana verdiği sözü yerine tuttuğu için Mutlu oluyordu .
Bu akşam da yemek sofrasını kurmuş Poyraz'ı bekliyordum yine . İştahlı olmasakta ayakta kalabilmek için yemek yemeye zorluyorduk ikimizde kendimizi . Ben kardeşimi kaybettiğim günden beri böyleydim ama Poyraz'ın da böyle yapması derdimi derdi bilmesi beni gururlandırıyordu açıkcası .
Anahtar sesini duymamala bakışlarımı kapıya çevirmiştim . Kilit açıldı ve Poyraz'ın vücudu görüş alanıma girdi . Anahtarlarını girişteki vestiyere bıraktı ve ceketini de asarak içeri girdi .
Onu görünce yüzümde oluşan tebessümse engel olamamıştım 15 gündür değilmeyen bir şey de buydu onun eve geldiğini gördüğümde kıvrılan dudaklarım . Benim tebessümü gören Poyraz içimi sımsıcak eden bir gülümseme sundu bana ve yanıma geldi .
" Güzelim , bugün nasılsın ?"
" Hoşgeldin , iyiyim Poyraz sen nasılsın ?"
" İyiyim ... Gerçekten ilk defa kendimi bu kadar iyi hissediyorum . " başıma bir öpücük kondurup ellerini yıkamak için lavaboya giden Ada'ma şaşkınlıkla bakmıştım genel de iyiyim der geçerdi bazen de sıkıntısını belli ederdi ama bu gün ...Bu gün gerçekten de farklı bir şeyler vardı . Başımı iki yana sallayarak kafamı düşüncelerimden uzaklaştırmaya çalıştım ve Poyraz'ın lavabodan çıktığını görünce ayağa kalkıp çorbalarımızı servis etmeye başladım .
Gömleğinin manşetlerini kıvırıp masaya oturan Poyraz iştahla çorbasını içmeye başlamıştı . Onunla ilgili öğrendiğim şeylerden biri de mercimek çorbasına olan bağlılığıydı .
Garip bir şekilde günün her saatinde bıkmadan usanmadan mercimek çorbası içebilecek kadar çok seviyordu mercimek çorbasını . Kendi çorbamdan bir kaşık aldıktan sonra bakışlarımı Poyraz'a çevirmiştim ,
" Yemeğini ye Afra . Yemekten sonra bir misafirimiz var ." Gözleri parlayarak kurduğu cümleyle içimde merak tohumları yeşermişti Poyraz çokta insan canlısı olan bir Ada'm değildi Aslı'nda bu zamana kadar benden başkasıyla ilgili konuşurken gözlerinin parladığına da hiç şahit olmamıştım ama şimdi gözlerinde ki parıltının sebebi benden başkasıydı .
" Misafir beklediğini bilmiyordum ." Ağzımdan dökülen sözcüklere engel olamamıştım meraklı bakışlarımı Poyraz'ın yüzüne çevirmiştim ve ne diyeceğini merakla beklemeye başlamıştım .
" Misafir değil zaten , evimizin üçüncü bireyi geliyor ." Gülümseyerek masadan kalkıp yanıma gelmesini sanki uzak bir penceren izliyordum . O bana yaklaşırken yerimden kıpırdayamamıştım bile . Eğer yanlış anlamadıysam , eğer bu Neşe'nin sebebi tahmin ettiğim şeyse , Aman Allah'ım kardeşim ...
KARDEŞİM BULUNMUŞTU!!
Dolu dolu gözlerimle önümde diz çöken Poyraz ' a bakıyordum . Girdiğim Şoktan dolayı bir türlü hareket edemiyordum . Gülen gözleri ve " Evet Afra sonunda oldu buldum kardeşini." Sözleri beni kendime getirdi ne olduğunu Nasıl olduğunu elbette soracaktım ama şimdi değil. Şimdi sevinme ve kardeşime kavuşma Zamanıydı.
Hızla kollarımı Poyraz'ın boynuna doladım ve aynı cümleleri tekrarladım . " Teşekkür ederim Poyraz.... Teşekkür ederim... Sen bana yeniden hayat verdin ... Sözünü tuttun teşekkür ederim ...."
Poyraz'ın boynundan kollarımı ayırmamı sağlayan şey kapının çalması olmuştu . Hızla Poyraz dan uzaklaşıp kapıya koştum ve titreyen ellerimle kapıyı açtım.
-------------------------
Biliyorum uzun zamandır bölüm yoktu açıkcası düşük oy ve yorumlar yüzünden yazma isteğim bir türlü gelmiyordu ama bir kişi bile hikayemi okuyorsa bu benim için mutluluktur bu yüzden tekrar yazmaya başladım . Beni bekleyen , okuyan , destekleyen herkese teşekkür ederim ve özür dilerim bunca Zaman beklettiğim için .
ŞİMDİ OKUDUĞUN
BİR TUTAM YALNIZLIK
Короткий рассказSiyahlar içindeki dünya'da yaşadığı zorluklara rağmen hayatına devam edip kardeşini bulmayan çalışan çaresiz bir kız Afra ZERENOĞLU... Tek düşüncesi üniversitesini bitirip diplomasını eline almakken her şeyin değiştiği o karanlık gece Afra'nın düşü...