Mart 2015

217 11 4
                                    

Bugün yazma günüm öyle ilan ediyorum ne kadar şey biriktirdiysem herşeyi yazıp rahatlıcam ve bir daha da dönüp okumayacağım. Kimi kandırıyorum ki ben kendimi mi? Öyle bir kırıldım ki bu defa yazarak rahatlayacak gibi değil bu defa can kırıklıklarım çok fazla canım fazla,fazla yandı. Her defasında nasılda güzel bozuyorum verdiğim sözleri kendimi aptal gibi hissediyorum. Bu sefer fena yakalandım hayat sana hemde sonuna kadar haklısın. Bu defa sen kazandın ben kaybettim... Aslında bakarsan ben kazanmamışım hep kaybetmişim... Yenilmişim her defasında... Yıkılmışım...
Şimdi bakıyorum da çevreme çok az kişi tutmuş elimden haklısın galiba ben hiç büyümemişim çocuk kalmışım hep çocukluğum buruk geçti diye sanırım.
Yaşayamadığım çocukluğumu yaşamışım seninle...
Seni en güzel yere koymuşum babamın yerine baba sevgisinden mahrum büyümüşüm ben onun boş bıraktığı yeri seninle tamamlamaya çalışmışım haddim olmayarak...
Büyümek hiç istemedim senin yanında doğru çocukluk aşkımdın sen ve yanımdaydın artık benimdin ve ben büyürsem sen olmayacaktin belki büyürsem seni kaybedicektim çocukluk aşkımdın ve ben hep çocuk kalmak istedim büyümek hiç istemedim senin yanında sen kocamandın zaten bana sarılman kocamandı. Sen korurdun bizi kollardın. Tıpkı bir baba gibi...
Çok şey kaybetmiştim senin yanına geldiğimde annemi,ablamları,arkadaşlarımı, ailemi kaybetmiştim... Kayıplarım fazlaydı ve onların yerini seninle doldurdum.
Güvenle dedim huzurla son ses bağıra,bağıra ailem yok belki ama o var dedim o bana bir sarılıyor bir öpüyor kalmıyor kalbimde tek bir yara izi o var dedim hep... O varken bana kimse dokunmaz o varken kimse bana birşey yapamaz bana ne dersen inandım hep
İnanmak istedim...
Söylediğin yalanların doğrularını bir yerlerde sakladım kimseler bulmasın diye... Korktum hep o doğruların gün yüzüne çıkmasından. Güvenme bu kadar dediler o değişmez. Hep savundum seni bende biliyordum değişmiyeceğini ki zaten bunu hiç istemedim değişmeni istemedim hiç bir zaman olduğun gibi sevdim seni hep. O umursamaz tavırlarını kimseleri takmayışını ben bana yeterim deyişlerini...
Ben seni sevdim. Değişsen yine severmiydim bilmiyorum. Ama ben değişsem sen beni severmişsin onu ögrendim... Hiç sevmediğin gerçeği bir kez daha tokat gibi çarpıldı yüzüme...
Ama ne bileyim güzeldi her şey inandırıcıydı. Senin kızacağını bile bile yapmak bazı şeyleri senin bana kızmaların... Haklısın büyümedim ben hep çocuk kaldım. Büyürsem çocukluk aşkım olarak kalıcaktın çünkü ve ben çocukluk aşkım olmanı istemedim korktum...
Büyüyünce seni sevememekten korktum. Geçmişimde kalmandan çocukluğumda kalmandan korktum. Çünkü ben çocukluk aşkım olarak hatırlamak istemedim seni sen sevdiğim adamdın ve hep öyle kalmalıydın sen geçmişimde değil geleceğim olmalıydın. Seninle büyümeliydim ben sensiz degil... Sen öğretmeliydin her şeyi... Benim senden öncem yoktu ki sonramda olmamalıydı.
Bilemedim sana nasıl davranmam gerektiğini bilemedim işte diğer kızlar gibi cazibebimi kullanıp ellimde tutmam gerektiğini bilemedim.
Beceremedim seni sevmeyi...
Beceremiyorum unutmayıda işte...
Kalbim ilk günkü gibi ağrıyor adın geçince sıkışıyor nefes alamıyorum. Almıyorum diye bir şey yok alamıyorum kimseyi hayatıma kıyaslamalarım bitmiyor çünkü bir başkası olduğunda hiç çıkmıyorsun aklımdan kalbimden...
Seni sensiz yaşamayı çok iyi biliyorum mesela onu da benden başka kimse güzel yaşayamaz. Sensizliğin acısını benden başka kimse güzel tarif edemez. Sensizlik en çok bana yakışıyor işte sırf bu yüzden alışmaya çalışıyorum yokluğuna...
Bile bile çok kez lades dedim.
Kendimi çok güzel kandırmışım senin kandırmaların az kalır yanında. Ama inkar etmiyorum hayat bu dünyanın bana sunulan en güzel hediye sendin.
Kendime itiraf etmekten korktuğum ne kadar şey varsa itiraf ettim işte. Korkmuyorum sanırken meğer ne kadar da çok korkuyormuşum seni kaybetmekten... Varlığında çok şey öğretti bana ama yokluğun daha çok şey öğretti.
Sevmek yetmiyormuş gitmelere engel olmuyormuş mesela...
Her kurduğum hayallerin gerçekleşmeyeceğini ögrettin. Canım ne kadar çok yanarsa yansın hiç yanmıyormuş gibi davranmayı öğrettin. Birini sevmenin ne kadar yanlış olduğunu ögrettin. Vazgeçmeyi öğrettin...
Herkese kendim gibi davranmamayı öğrettin. Ne yaparsam yapayım herkesin bir gün gideceğini öğrettin. Bir başkasından nasıl gidilir onu öğrettin...
Alışmamayı öğrettin.
Özlemeyi...
Acı çekmeyi;
Ağlamayı ögrettin...
Yanı başımda duran adamdan nasıl uzak kalınır onu öğrettin. Çok iyi tanıdıgımı sanırken aslında hiç tanımadığımı öğrettin. Nasıl darmadağan edilir biri onu öğrettin.
Çaresizliği öğrettin... Bütün bunları ögretirken nasıl ayakta kalabileceğimi söylemedin hep bir şeyler öğrettin ama hep yarım hep eksik... Dinlediğim her şarkıda seni buldum ben okuduğum her kitap sen koktu bana sevmiyorsun diye sevmekten vazgeçtiğim tonla şey oldu. Sen beceremedin ama bak sensizlik büyütüyor beni...
Yaşatmadıkların olgunlaştırıyor.
Anılarla yaşamakta çok zor işte bir tek onlarla başa çıkamıyorum. Biri sevgilisi ile yaşadığı bir şeyi anlattığında ister istemez adının dilimden düşmesine engel olamıyorum mesela... Öğreneceğim daha çok şey var belki ama sen yoksun...
Ve çok iyi biliyorum artık hiç olmıcaksın... Korkularım gerçek olucak çocukluk aşkım olarak kalıcaksın geçmişte geçmişimde..
Ve ne yaparsam yapayım buna engel olamayacağım. Bütün yara izlerimi sen silerdin benim sen öpünce bütün kırlığım geçer giderdi. Senin bıraktığın yara izi nasıl geçicek peki bana bıraktığın o can kırgınlıkları nasıl yok olucak şimdi... Yarım bıraktığın şeyler nasıl tam olucak şimdi...
Gel tamamla yarım bıraktığım şeyleri demiyorum sana...
Tamamlasanda geçmeyecek gibi...

Hayata Dair Ne Varsa#wattys2015Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin