Herkesin sevdiği şeyleri sevmezdim ben çocuk aklı işte herkes papatya seviyor diye sevmedim papatyaları bütün kızlar çikolata seviyor diye sevmedim çikolata herkes kahve sever diye ben sevmedim kahve ... inatlık ya işte herkesin yaptığını yapmayacağım herkesin sevdiğini sevmeyeceğim onlara benzemeyeceğim diye her şeyden azar, azar bir şeyler öğrenmeye çalıştım hep kızlar futbol sevmez anlamaz dediler ben futbol sevdim her kız yapamaz bu dediler her kız sevemez onu senin sevdiği kadar dediler mesela ben hep bu cümleyi duydum herkeslerden ama hiç biri senin kurduğun zaman ki kadar yakmadı canımı ... seni de kimse sevmiyordu ben ona inanmak istedim hep sadece benim ben seviyorum onu düşüncesine çok fazla kapıldım. Ama kendimi suçlamaktan vazgeçtim artık çünkü birinin aklında gitmek varsa sen ne yaparsan yap gidiyor engel olamıyorsun...
Böyle söyleyince de bir tuhaf oldum şimdi.. Gelmelerin gitmelerin hep canımı yaktı benim giderken darmadağınık bıraktın artık toplayamam dediğim zamanlarda geldin tamam dedim artık hiç gitmeyecek sessiz sedasız terk ettin beni hep can kırıklarım canımı yakarken sessiz çığlıklar attım hiç kimse duymadı, anlamadı beni anlamaları içinde anlatmadım zaten miras bıraktığın yük çok ağırdı konuşup kendimi rahatlamaktı benim ki... Ben suçlayamıyordum suçlayacak birilerini bulmaya çalışmaktı. Hem suçlasınlar istedim , hemde seni suçlarlarken korudum, kolladım kıyamamak mıydı bu yoksa vicdanım mı ? bilemedim... Şimdi herkes gibiyim ben de sevdiğim şeyler de herkesleşti. Papatyaları seviyorum artık kahve içme alışkanlığı da kazandım futbol maçlarını takip etmiyorum artık çok sık olmasa da arada sırada çikolata yiyorum epey değiştim ... Sessiz sakin bir kız oldum artık çılgınlıklar yapmıyorum. Merak etme sana dair de hiç bir şey yapmıyorum öğrenmiyorum seninle alakalı hiç bir şeyi konu açılacak gibi oluyor kapatıyorum...
Bitti benim için kapandı o defter diyorum... Sayfalarca yazıyorum sadece bazen iyi geliyor bazen yoruyor yarıda bırakıyorum.. özlemin çok ağır gelirse açıp resmini onunla konuşuyorum ama o da iyi gelmiyor bazen o zaman da yatıp uyuyorum...
Unutmuyorum bunu çok iyi biliyorum her buluşmada neler yaptık, sen ne giymiştin, neler konuşmuştuk, nelere gülmüştük, sen nelere kızmıştın, hepsi bir, bir, adım, adım hafızamda sadece hatırlatmıyorum kendime yokluğuna alışmış durumdayım yani... Bazen sırf hatırlamak için uğraşıyorum silinmesinler istiyorum.. Neden böyle olduk, nasıl bu hale geldik dediğim zamanlar oluyor. Ama hemen geçiyor farkına varıyorum her şeyin benden başka herkesin oluşun geliyor aklıma benden başka herkesi sevişin... Her satıra yorgunluğum yağıyor artık seni severken ne kadar da yorulmuşum ben senin için seninle mücadele etmek zorunda kalmışım... Seni bana hatırlatan her şeyden uzak kalmaya çalışıyorum pek başarılı olamasam da zamanla öğreniyorum. İçim dışım sendi benim artık sadece içim sensin...
İçimden seviyorum seni
İçimden düşünüyorum
İçimden özlüyorum... ilk vazgeçişimsin benim !
Sen benim çocukluğumsun... senin yerin yanım değil artık geçmişim sen benim çocukluğumsun en çocuksu yanımsın... Ben büyüyorum artık!...
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Hayata Dair Ne Varsa#wattys2015
RomanceSiyah beyaz bir aşk hikayesi değildi yaşadıklarım lakin 'masal' tadındaydı... Bir vardı bir yoktu...bir zaman var olan kişinin... Şimdilerde yokluğuna alışmakla meşgulüm.. Ama çok iyi bildiğimiz bir şey var ki şu hayatta hiç bir şeyin tekrarı makbul...