Başlanılan herşeyin bittiğini sen öğrettin bana bunun için kızamazsın. Evet başlanılan herşey er yada geç bitiyor başlanılan bir kitap, sigara, yada başlanılan bir ilişki...
Çok sıradan olucak belki ama tek başlanılan şeyler bitmiyormuş, beklenilen şeyler de bitiyormuş sevgi gibi özlem duygusu gibi bunu da sen öğrettin bana beklemelerim son buldu da çare yok özlemeye ama bittiyorsun biliyorum bunu satırlarımı okuyan herkeste söylüyor satırlarımın kısaldığını söylüyorlar bana hayat, galiba senin dışında herkes okuyor dıye yok, yok itıraf ediyorum kelimelerimin bir işe yaramayacağını bildiğim için yazmalarım son buluyor artık...
Bir çok şey öğrettin keşke demiyorum ama hiç bir şeye iyikilerimsin hala iyi ki diyorum bana bu duyguyu yaşatmış iyi ki diyorum tanımışım sen yaptığım en doğru yanlışsın.. Tekrarlanmıcak bir yanlış... Ama itiraf edelim sen de ilk defa yokluğunun hakkını veriyorsun şimdi.. ne kadar da çok beklemiştim seni tam onbir yıl senin için yaşamıştım bu hayatta sen ne seversen onu sevmiştim neyden nefret edersen ondan nefret etmiştim herkes zaaf noktamın sadece sen olduğunu o kadar iyi bilirdi ki bu noktamdan vurmak isteyen tonla insanla tanıştım ben savaştım hepsiyle bir bir hiç koçunmadan tam onbir yıl sadece 'hayat' dediğim insana adamıştım kendimi kolay bişey değil ki bu sonuçta bu devirde zaman en önemli şeydi ve beş dakikasını bile vermiyordu kimse kimseye ben tutmuş onbir yılımı vermiştim hani bir ömürlüksün denilse sesim çıkmazdı. Boşunamıydı yani onca şey boşu boşunamı yapılmıştı bunca fedakarlık koskocaman sevginin karşılığını hiç sevilmeyerek mi alıcaktım... Ona da eyvallah dedim.. O hiç gelmedi ki elif gelseydi gidemezdi bu koskocaman yüreği bırakamazdı dıyenler oldu. bazıları da sevgi değil bu sende ki takıntı diyenlerdi.. sen de takıntı diyenlerdensin biliyorum bana hiç inanmayansın. uzun bir zaman bu gerçeği kabul edemesem de pencere önünde beklemelerim son buldu artık, telefon çalışları sana yorulmuyor artık inkar etmiyorum özlüyorum. Ama özlemediğin gerçeğini kendime hatırlatınca oda geçiyor. Zaman geçiyor.. ömür gibi sabr da tükeniyor... Ve artık giderken miras bıraktığın soruların cevaplarını aramıyorum. Yavaş yavaş kendimle tanışıyorum neleri severim sevmem onları öğreniyorum yavaş yavaş yas tutmalarım son buluyor. Ama olur da bir gün yolun yoluma denk gelirse yeniden tanışalım. belki hem o zaman bir insanın umudunu öldürmemenin ne kadar değerli bir şey olduğunu öğrenmiş olursun.
Çünkü ben sadece sana sevmeyi öğretebildim ve bunu öğrettiğimi bir başkasını sevişini seyrederken öğrendim.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Hayata Dair Ne Varsa#wattys2015
RomanceSiyah beyaz bir aşk hikayesi değildi yaşadıklarım lakin 'masal' tadındaydı... Bir vardı bir yoktu...bir zaman var olan kişinin... Şimdilerde yokluğuna alışmakla meşgulüm.. Ama çok iyi bildiğimiz bir şey var ki şu hayatta hiç bir şeyin tekrarı makbul...