Çok güzel bir şekilde (!) yolculuğu bitirmiş tatil yapacağımız yere gelmiştik. Bazen espiri yaparak güldürdü bazen de sinir etmek için elinden geleni yaptı. Yani daha çok sinir etti , etti de güldürme kısmı tuhaf etkilemişti.
Rezerve kısmından oda anahtarlarımızı almış asansöre binmiştik. Odalarımızın aynı olduğunu öğrendiğim zaman kendi açımda şok olmuş ve memnuniyetsiz bir ifade ile eşyalarımı yerleştiriyordum. Odanın kapısı aniden açıldı ve bu hız sıçramama neden oldu. Benim korkmamdan memnun bir ifadeyle yanıma ulaşmıştı.
"Korkma benden. Tamam korkta şimdi değil." deyip sırıttı. Kaşlarımı hafif çatıp cümlesinden hoşlanmadığımı belli ettim. Sert cümleler kurmak istedim , baya sert. Fakat bunun sonucunda sıfır artı sıfır elde var sıfır icabı hiçbir şey elde edemez sonuca ulaşamazdım. Yapmam gereken belki birazcık Mahi gibi davranmamdı. Çok değil yani birazcık...
"Ben senden korkmak hiç istemiyorum ama. Hiç." diyerek son kelimeyi bastırdım. Yüzü hafif kasıldı bunun sebebinin kendini gülümsememeye zorlamasıydı. Yüzü tuhaf bir hal aldı ve bu beni gülümsetti. Pot kırdığımı fark edip kendimi zorlama ciddi tutmaya çalıştım. Bu sefer onun gibi yapınca o güldü. Gözleri kısılarak dişlerini gözüktürerek. Bense sadece oraya takıldım. Gülümsemesine..
Tamam Berra tamam... Kendine gel , dikkatini farklı yere vermelisin. Diyerek kendime gelmeye çalıştım. Pozisyon fazla yakındı ve ben artık sıkılıp rahatsız olmaya başlamıştım. İki adım geri çıkıp dolaba sırtımı çarptırmıştım hafif acımasına rağmen çaktırmadan sağ taraftan uzaklaşmıştım. Kutay'da benim bu durumumu anlamış olacak ki geri çekilip banyoya girdi. Bende bu sırada hızlıca giyinip bavulumu kenara koydum. Aynanın önünde toplu olan saçlarımı açıp diplerine masaj yaptım. Acıtmıştı toka. Ben masaj yaparken banyodan Kutay çıkmıştı. Banyo yapmamıştı , sifon sesi gelmemişti. Saygıdan ve terbiyeden giyinmem için bana fırsat vermişti. Bu düşünce gülümsememe sebep olmuştu. Rahatlığımı önemsemişti. Bu benim için önemliydi ve artık içim bir nebze rahattı. Yanıma ulaşıp aynadan ona bakmamı sağlamıştı. Dikkatlice saçlarıma ve oradaki ellerime baktığını fark edince ellerim istemsizce saçlarımı terk etmişti. Gözleri bu sefer aynadan benim gözlerimi bulmuştu. Gözlerimiz kesişince yutkunma eyleminde bulunmuştum. Oda bunu fırsat bilip ellerini saçlarıma daldırmış diplerime masaj uygulamıştı. Kafasını hafif yana yatırmış dikkatlice inceliyordu. Bunun sonunu tahmin edemiyordum. İpleri kendi elime almam gerekiyordu. Kafamı ellerine zıt yönde hareket ettirmiştim ve uzaklaştırıp topladım. Bu ne samimiyetti yahu. Bir anda bu kadarı fazlaydı. Beni asla fırsatçı olarak görmemeliydi. Göremezdi de zaten. Ne haddine!?
"Çok yumuşaklar." dediğinde hızla arkamı dönüp ne demek istedin der gibi kaşımı olabildiğince yavaş yukarı kaldırdım. Demek istediğimi anlamış gibi
"Saçların." dedi. Bu kelimeler ellerimi istemsiz saçlarıma götürdü. At kuyruğunu ellerimle kavrayıp ucuna kadar oynadım. Yeni yıkamıştım ve şampuanımdan olsa gerek hem yumuşak hemde mis gibi kokuyordu. Eğilerek yere dökülmüş saçlarımı dairesel hareketlerle topluyordum. Ayağa kalkmak için doğrulacağım sırada Kutay'ın elleri tokamı hızla asıldı. Doğal olarak kafam geriye yattı ve saçlarım açıldı. Gözlerimiz kesişti ama o bunu umursamadan tokayı bileğine geçirdi. Ve tekrar tuvalete doğru ilerler iken son sözlerini söyledi.
"Böyle çok daha güzel."
Sonunda bölüm diyenler var gibi... Açıkca okuyanların olduğunu hissettiğim için bölüm atasım geldi. Bildirim gelmiyor ve ben üzülüyorum. Sevmiyorsanız kitabı Allah için mesaj olarak atın neresi kötüyse. Hayır hem okuyup hem vote atmamak sevmediğini gösterir veya vote atıp yorum atmamak herhalde düşüncem yok temalı olmalı.Bu bölümü uzatıcam ama sınav haftam ve ben anneme inat girdim. O kadar girmedim sınav haftası girdim :D anormal biriyim galiba dhfjshdd
*Sevmeyi Unutmayın...
-Dimağ Sayın
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Karanlık Aşk
RandomBir hakime ve bir katil. Önlerinde bir gelecek. Ya hakim sırılsıklam katile aşık olursa... İşte o zaman o gelecek değişebilir. Her şeyinden vazgeçebilirdi mesleği için. Ama tek bir duygu mahrum bıraktı. Aşk! -Ön Yargısız Okumanız Dileğiyle- --Dimağ...