İçeri giren doktor her parmağımda ayrı ayrı kemikleşmiş yara bandına göz gezdirdi. Üzerinde kurumaya yüz tutmuş kan lekeleri bulunan sarımtırak bantlar onu tiksindirmiş görünüyordu. Yaklaşık iki dakika göz temasını kesmedi. İçeri giren 4 erkek 3 kadın görevli ile konuşmaya başladı. Ağzındaki maske duymama engel oluyordu. Mırıldandıkları birkaç cümlenin ardından hemşirenin getirdiği büyük ampülü kırdı. İçinde yer alan temiz suyla toz birbirine karışırken işin içine parmak basan demir enjektörü salladı.
"Zamanı geldi..."
Böyle bir cümle duyup duymadığımdan emin değildim. Kollarımdan yakalayan iki görevli ve bacaklarıma baskı uygulayan hemşirelere karşı durmayacaktım. İçinde sarımsı bir serum bulunan enjektör tenime saplanırken yaptığım tek şey kafamı kaldırıp hüznünü hissettiğim dolunaya gülümsemek olmuştu.........
.................
Merhaba arkadaşlar bu hikayenin başlangıcı değil sadece ufak bir spoi. Yorum ve votelerinizi bekliyoruz :)

ŞİMDİ OKUDUĞUN
SIRADIŞI
خيال (فانتازيا)SAFİR ✖ Ve beklenen an gelecek İsrafil Sur' a üflediği an iyi kötü, amaçsız, arafta kalmış kararsız ruhlar dahil tüm ruhlar tek nefeste yıllarca hayat bulduğu bedeni terk edecek. O kutsal zaman gelene kadar lanetli ruhumu adadığımı bilmediğim bu is...