Asyanın annesi çok iyi kalpli bir insandı. Çabuk sinirlenen biri değildi. Olaylara mantıklı yaklaşır ve akılcı çözümler üretirdi. Babası ise daha duygusal davranırdı. Aslında insan doğası gereği bunun tersi olması beklenir ama Asyalarda durum tam tersiydi. Asyanın annesi evi son derece modern ve sade dekore etmişti. Pratik ve hayatı kolaylaştıran eşyalar ve gözü yormayan bir döşeme stili hakimdi. Asyanın annesi güzel yemek yapardı, babası ise salata ve tatlı yapmayı severdi ve evde bu iş ona aitti.Her ikiside çocuklarını çok seviyorlar ve onların düzgün bir hayat sürmesi için ellerinden geleni yapıyorlar dı. Ama şu anda ikiside ikinci çocuklarını hatırlamıyordu.Bu Asyanın içini acıyla dolduruyordu.O akşamda üçü birlikte yemeklerini yerken Asya Melisa nın oturduğu sandalyeye bakıp iç geçirdi. Ne oldu kızım hayırdır dedi annesi. Hiç yok birşey dedi Asya. Tabiki Asyanın annesi buna pek inanmış görünmüyordu çünkü son zamanlarda birşeylerin yolunda olmadığına dair güçlü bir his taşıyordu. Kızının üstüne gitmek istemiyor ama ona ne olduğunu bilmek ve yardım etmek için büyük bir istek duyuyordu. Asyanın annesi iyi bir gözlemci idi.Bu sebepten o akşam ne yapıp kızını konuşturabileceğini düşünüyordu. Bu sırada kapı çaldı ve Asya ben bakarım diyerek kapıya koştu. Çünkü gelenin kim olduğunu biliyordu Ahmet ve Dila geleceklerdi.Asya arkadaşlarını sevgiyle kucakladı ve onları içeri aldı. Gençler Asyanın anne ve babasını selamladı. Asyanın annesi hoşgeldiniz çocuklar dedi yemek yemek istermisiniz?Hayır teşekkür ederiz dedi Ahmet size afiyet olsun.Tamam o zaman dedi Asyanın annesi siz odaya çıkın rahat rahat takılın. Gençler Asyanın odasına çıkarken annesi arkalarından sevgiyle bakıp gülümsedi. Odaya girer girmez Ahmet kendine oturacak bir yer buldu ve Asya ya sordu hadi anlat bakalım neler oldu bizden sonra?Asya derin bir nefes aldı ve olan biteni anlattı.Dila ve Ahmet duyduklarını hazmetmeye çalışırken çok üzgün görünüyorlardı , peki şimdi ne olacak dedi Dila ne yapacaksın?Yarın ilk iş o eve gidip kadınla röportaj yapacağım ve birşeyler öğrenmeye çalışacağım.Bundan sonra sık sık o eve gitmenin bir yolunu bulacağım.Elimi çabuk tutmazsam kötü şeyler olabilir biliyorsunuz.Yinede dedi Ahmet ben bu işle tek başına uğraşmandan hiç hoşlanmıyorum.Asya Ahmet'in yakışıklı yüzüne baktı ve kederle gülümsedi, başka çaremiz varmı ki dedi.Ahmet biran sanki Asya ya sarılmak istercesine onun yüzüne baktı ve yinede hoşlanmıyorum işte dedi.Asya biliyordu anlıyordu Ahmet'in ona olan hislerini.Uzun zamandır bunun farkındaydı ve o da Ahmet ten hoşlanıyordu ama yanlış birşey yapıp harika dostluklarının bozulmasını hiç istemiyordu. Zaten şu anda bununla ilgilenecek durumda değildi ama onun üzülmesine çok canı sıkılıyordu.Merak etme dedi bir yolunu bulup kendini korurum.Bize öyle yarım yamalak mesaj yazma durumu doğru dürüst anlat ve ne olursa olsun eğer senin başın belada olursa bir şekilde bize haber uçur lütfen dedi Dila.Tamam siz merak etmeyin canlarım dedi Asya.Ama ben çok korkuyorum Yıldız ve Melisayı geri getiremezsek ne olacak dedi Dila. Hayır dedi Asya kötü şeyler getirmeyin aklınıza bu işi çözeceğiz ve onları geri getireceğiz tamam mı?Tamam dedi ikisi birden ama kaygılı görünüyorlardı ve buda gayet doğaldı.Ama ya Kara Kraliçe yinede onlara zarar verirse ona nasıl güveneceğiz dedi Dila, ya Yıldız ve Melisa hiç dönemezlerse ne olacak o zaman?Ya tutsaklar arazisinde ve rüyalar ormanında kalmak zorunda olurlarsa, ya annen baban bir kızları daha olduğunu hiç hatırlamazsa o zaman biz ne yaparız bununla nasıl baş ederiz dedi Dila.Tam bu sırada odanın kapısı açıldı ve Asyanın annesi içeri girdi, yüzünde şaşkın bir ifade vardı.Hepsinin yüzüne tek tek baktı ve söylermisiniz neler saçmalıyorsunuz dedi. Üç genç neye uğradıklarını şaşırmış bir şekilde bakakaldılar önce ama sonra Ahmet kendini topladı ve birşey yok biz öyle konuşuyorduk dedi. Öylesine demek dedi Asyanın annesi ,tamam o zaman bende öylesine soruyorum Kara Kraliçe kim acaba ve o söylediğiniz tuhaf isimler ne oluyor ve birde benim bir kızım daha olduğunu söylediğiniz şu saçmalıkta ne?Anne sandığın gibi değil dedi Asya ama annesi bir el hareketiyle onu susturdu ve bak kızım dedi uzun zamandır senden şüpheleniyorum benden birşey saklıyorsun, ben üstüne gelmek istemiyorum ama artık bana neler olduğunu anlatsan iyi edersin ve sakın yalan yanlış şeyler anlatma çünkü bunu hemen anlarım.Asya ayağa kalktı ve annesinin ellerini tuttu annem benim güzel annem dedi inan bana şu an birşey bilmemen daha doğru.Neye ve kime göre doğru dedi Asyanın annesi , ben anneyim ve bilmek benim hakkım.Asya annesine kederli bir şekilde baktı ve affet anne dedi ama sana şu anda anlatacağım birşey yok. Nasıl dedi annesi yani birşeyler oluyor ve sen bunu bana anlatmak istemiyorsun öylemi?Asya sen bunu bana daha önce hiç yapmamıştın kızım şimdi neden böyle davranıyorsun acaba dedi annesi , peki ya siz gençler sizde mi birşey demeyeceksiniz bana?Ahmet ve Dila başlarını olumsuz manada salladılar ve üzgünüz ama gerçekten biz bu konu hakkında konuşamayız dediler. Asyanın annesinin gözlerinde ihanete uğramış ve incinmiş bir ifade belirdi, pekala tamam dedi öyleyse bende bu dakikadan itibaren sana evden çıkmayı yasaklıyorum o zaman.Anne yapma lütfen dedi Asya gerçekten bunun için uygun bir zaman değil inan. Kararım kesin dedi Asyanın annesi üzgünüm ama benimde yapabileceğim birşey yok.Kusura bakma ama bir yolunu bulup dışarı çıkarım anne bana engel olamazsın dedi Asya .Öyle bir olurum ki şaşarsın dedi annesi.Asya arkadaşlarına bakıp çaresizce ellerini iki yana açtı ve ben sana birşey diyemem ama istiyorsan git yeni komşumuza sor dedi. Ahmet ve Dila ne yaptın der gibi ona baktılar ama onunda çaresiz kaldığını biliyorlardı.Neden dedi annesi bunun yeni komşumuzla ne alakası var?Tamam işte benden bu kadar git ona sor dedi Asya.Peki tamam dedi annesi tamam gidip ona sorarım bende o zaman .Annesi kapıdan çıkar çıkmaz Asya arkadaşlarının birşey demesine izin vermeden ne yapayım dedi peşimi bırakmaz biliyorsunuz hem ayrıca Kara Kraliçe burada değil ki döner gelir sonrada ben bir hikaye uydururum.Tam bu sırada annesinin ve Kara Kraliçe nin sesini duydu, tartışıyorlardı sanki.Asya olamaz diyerek sokağa çıktığında annesini karşı evin kapısında buldu.Kara Kraliçe de karşısında idi ve kayıtsız ca duruyordu.Bu arada Asyanın babasıda seslere çıkmıştı ve şaşkın şaşkın bakıyor , ne olduğunu anlamaya çalışıyordu.Ne dediğinizi hiç anlamıyorum ben diyordu Kara Kraliçe ama Asyanın annesi ise bence birşeyler biliyor olmalısınız diye ona çıkışıyordu. İşte herşey tam bu anda ve birdenbire oldu önce her yer bir duman bulutu içinde kaldı öyleki göz gözü görmez oldu sonra da acı bir çığlık duyuldu.Duman çekilip ortalık görünür hale geldiğinde gördükleri manzara feciydi.Feciden daha öte birşeydi çünkü Kara Kraliçe ortada yoktu ve Asyanın annesi yerde kanlar içinde yatıyordu. İlk feryat kimden gelmişti belli değildi ama hepsi birden yerde yatan kadına doğru koştular.Asya annesinin üzerine eğildi ve onu nazikçe döndürdü. Annesinin güzel yüzünde uyur gibi bir ifade vardı ama göğsünden kan geliyordu .Babası kireç gibi bir yüzle karısının nabzını yokladı sonra başını kaldırıp kederle kızına baktı, ölmüş dedi acıyla Asya annen ölmüş. Hayır dedi Asya önce yavaş bir şekilde ama sonra gücünün yettiğince haykırdı hayır hayır olamaz olmaz annem ölemez. Ama artık çok geçti.Babası annesini kollarına almış ağlarken ve Ahmet onu sımsıkı sarıp sarmalarken Asya kendini sanki tüm canı çekilip alınmış gibi hissediyordu artık hiçbir şeyin önemi kalmamıştı ne çözülmesi gereken gizemin ne kardeşinin nede Yıldızın çünkü yerde kanlar içinde yatan onun annesiydi ve o artık yoktu çünkü ölmüştü. Evet Asyanın annesi ölmüştü.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
BEN ÖLDÜĞÜM GÜN
Mystery / ThrillerSevgili dostlar aslında Suya Yazılan Öyküler ile başlayacaktım ancak bu hikaye daha çok heyecanlandırdı beni.O yüzden önce bunu yazmak istedim.Ben iki ay önce üye oldum ancak ailevi hastalık gibi nedenlerden ötürü ne yazabildim ne de okuyabildim.Anc...