Nakil Öğrenci

18.1K 703 906
                                    

Lanet olası alarmın çalmasıyla homurdanarak elimi komidine attım. Gözlerimi açmamakta ısrar ederek alarmı kapamaya çalışırken duyduğum kırılma sesi ve beraberinde gelen sessizlikle kocaman sırıttım. Hala devam edebileceğimi düşündüğüm rüyama gitmeyi planlarken vücudumun yandığını hissettim. Merak etmeyin, gerçek bir yanma değil bu. Muhtemelen annemin lazer bakışlarından kaynaklıdır.

Korkuyla gözlerimi araladım. Ve tahminlerimde yanılmadığımı gördüm. Annem delici bakışlarını bir bana bir de kırılmış alarma çeviriyordu. Sahi bu kadın nasıl bu kadar hızlı ve sessiz bir şekilde odama giriyor?
"Yaaah. Byun Baekhyun. Bu kaçıncı kırılan alarm? Hemen o koca kıçını kaldır ve hazırlan. Yine kahvaltıya vaktin kalmadı. Acele et de okulda atıştırmaya vaktin olsun bari."
"Anneee. Nasıl benim popoma kocaman dersiiin. Bak o çok seksi ve de miniik."
Popomu anneme çevirmiş sağa sola sallarken yediğim tekmeyle yere yapıştım. Gözlerimi hafifçe yaşartıp anneme baktığımda onun çoktan odadan ayrıldığını farkettim. Homurdanarak doğruldum ve hızla duşa girdim. Muhtemelen yine gecikecektim ama çokta umursamadım. Ilk dersimiz Bay Kim'indi. O adam yokluğumu anlamaz bile.

Hızla alınan bir duş, duştan daha uzun süren bir cilt bakım aşaması, dolaptan seçilen ve giyilen giysiler son olarak da kurutulup dağınık bırakılan saçlar...Bütün bu işlemlerden geçip anne radarını da atlattıktan sonra arabada usanmadan beni bekleyen babamın yanına kuruldum.
"Günaydın babaa."
"Günaydın Baekhyun. Bugün iki dakika erkencisin."
"Sahiden mi? Bugünü kaydetmelisin baba bir daha göreceğini sanmam çünkü."

→→→→→→

"Geciktin Byun."
"Afedersiniz Bay Kim."
Baekhyun tam mazeretlerini daha doğrusu yalanlarını sıralayacaktı ki çalan kapıyla bu işlem yarım kaldı. Baekhyun kolay kurtulmanın verdiği sevinçle hızla Luhan'ın yanına oturdu.
"Şanslısın Baek. Bu kez çok kolay yırttın."
"Biliyorum Lu. Bugün şanslı günümdeyim."

"Çocuklar buraya bakın. Sınıfınıza yeni biri nakil oldu. Onunla iyi anlaşın. Kendini tanıtabilirsin Chanyeol."
Müdürün yanında duran uzun boylu çocuk başını kaldırdı.
"Ben Park Chanyeol. Buraya Busan'dan özle nedenlerle geldim."
"Boş bulduğun bir yere oturabilirsin. Herhangi bir sıkıntın olursa odamı biliyorsun.....Iyi dersler Bay Kim."
Chanyeol müdürün konuşmasını bitirmesini beklemeden ilk gördügü boşluğa, Kyungsoo'nun yanına oturdu.

Baekhyun tüm ders sınıftaki kızların rahatsız edici konuşmalarını dinlemiş ve yeni gelen çocuğa acımıştı. Bu kızlar onu uzun bir süre rahatsız edeceğe benziyordu. Gerçi yeni çocuk belki bunu severdi. Tenefüsü bildiren zilin çalmasıyla derin bir nefes alırken başını yan tarafa çevirip yeni çocuğa baktı. Uzun çocuk kendine yaklaşmakta olan kızları görünce cebinden kulaklığını çıkarıp kulağına taktı ve telefonundan bir müzik açtı. Kızlar bu hareket sonucu hayal kırıklığı ile uzaklaşırken Baekhyun kıkırdıyordu. Bu yeni çocuk çok eğlenceli birine benziyordu.
"Selam."
Baekhyun gelen sesle başını ön tarafa çevirdi.
"Ahh Kai . Ilk ders nerdeydin."
Kai sevgilisi Sehun'a bir öpücük verip Baekhyun'a döndü.
"Sorma yaa uyuya kalmışım. Bir şey kaçırdım mı?"
Onun bu sorusunu yanında oturan Sehun cevapladı.
"Sınıfa yeni biri geldi o kadar."
"Gerçekten mi? Hani nerde?"
Kai gözleriyle sınıfı tararken bir anda gülümsemesi dondu.
"C-chanyeol?"
"Evet Park Chanyeol. Bir saniye onu tanıyor musun?"
Kai Luhan'ı takmayıp hızla müzik dinleyen çocuğa yaklaştı ve kulaklığı kulağından çıkardı. Tüm sınıf ikiliyi izlerken Chanyeol yavaşça başını kaldırmış ve şaşkınlıkla mırıldanmıştı.
"Jongjong??"
Sınıf bu garip lakaba gülememeye çalışırken Kai hızla kollarını Chanyeol'e dolamıştı.
"Chaan. Dostum seni çok özlediim. Buraya mı taşındınııız?"
Geldiğinden beri tek bir ifade belirmeyen surattan minik bir tebessüm geçti.
"Jongiin...boğuluyoruum."
"Ahh pardon. Ne zaman geldiniz? Anne ve baban da geldiler mi? Peki noona...o geldi mi?"
"Sakin ol Kai. Anne ve babam burda ama Yoora gelmedi ve de 6 gün oldu geleli."
"Ahh anladım. Dostum bu harika bir şey yaa. Seni gördüğüme çok sevindim."
Chanyeol bu sözlerle tekrar tebessüm etmiş ve Kai'nin çıkardığı kulaklıkları geri takıp başını sıraya gömmüştü. Kai yorulduğu için böyle davrandığını düşünüp çok umursamamış ve uzun olanın saçlarını karıştırıp neşeyle sırasına oturmuştu.

→→→→→→

"Pıştt Kai."
"Efendim Baek?"
"Neler oluyor nerden tanıyorsun bu çocuğu?"
"Chanyeol mü? O benim çocukluğumdan bu yana en yakın arkadaşım. Çok uzun zamandır görüşemiyorduk....Aahh sizi tanıştırmalıyım."

"Byun Baekhyun, Kim Jongin. Hemen önünüze dönün ve derse odaklanın."
Baekhyun ve Kai yakalanmış olmanın verdiği utançla konuşmalarını yarıda kestiler.

Ders Baekhyun'un Chanyeol'e attığı kaçamak bakışlarla sonlanmıştı. Ders bitiminde Kai, Sehun Luhan ve Baekhyun'u ayağa kaldırırken Chanyeol çoktan başını sıraya gömmüş uyku pozisyonuna girmisti.
"Hey Chan."
"Hımm."
"Hadi kafeteryaya inelim. Seni bizimkilerle tanıştıracağım."
"Istemiyorum Kai."
Kai bu sözlerle şaşkınlıkla uzun olanın yanına yürüdü. Normal Chanyeol yorgun bile olsa bu teklifi reddetmezdi.
"Hadi ama Chanyeoool. Uyuma kalk hadi."
"Istemiyorum dedim."
"C-chanyeol. Bir şeyin mi var? Hasta mısın dostum?"
Chanyeol bu sözlerle bıkkınlıkla başını kaldırdı.
"Hayır Kaii ne alaka?"
"B-bilmiyorum. Sadece sen böyle davranmazdın."
"B-bir şeyim yok Kai endişelenme."
Chanyeol bu sözlerin ardından ayağa kalkmış ve ona endiseyle bakan Kai'yi esgeçip sınıftan çıkmıştı.

→→→→→→

"Anlat bakalım Kai. Bu çocukla nerden tanısıyorsun?"
"Ben eskiden Busan'da yaşıyordum. Ve ailelerimiz çok yakın arkadaşlardı. Dolayısıyla sürekli beraberdik Chanyeol'le. Ama 3 yıl önce buraya taşındık. 6 ay önce de tüm iletişimimiz koptu."
"Şeeey Kai. Siz....sen onunla nasıl arkadaş olabildin ki? O biraz..."
Luhan duraklayınca Kai sözünü tamamladı.
"Soğuk değil mi?....Aslında Chanyeol önceden böyle değildi. Çok neşeliydi. Sürekli sırıtırdı. Hatta herkes ona happy virüs derdi. Insanlara mutluluk yayardı varlığı. Çok sıcakkanlıydı. Herkes onu çok sever tek sözüyle bile harekete geçerdi. Herkes onu sözüne değer verir onun söylediklerini anında uygulardı. Ama şu an...o çok farklı. Ona ne olmuş bilmiyorum. Ama yine de o benim en yakın arkadaşım. Ondan vazgeçmeye niyetim yok."
"Yani onu kıskanmalı mıyım Bay Jongjong?"
Herkes Sehun'un bu sözlerine gülerken Kai kıkırdayarak sevgilisine bir öpücük gönderdi.
"Sehunniee. Senin için Baek neyse benim için de Chan öyle."
Sehun bu sözle düşündü. Baekhyun ve o kücüklüklerinden bu yana çok yakındılar. Onlar arkadaş olmaktan öte iki kardeştiler.
"Gözlerim üstünde Jongjong."
"Yaah artık Jongjong demesenn. Chanyeol bu lakabı beni sinir etmek için bulmuştu. Ve bu lakap hoşuma gitmiyor."
Grup Kai'nin bu isyanıyla kahkahalara boğulurken Kai hala somurtuyordu. Onun bu halini farkeden Sehun sevgilisinin çenesinden tutup kendine çevirdi ve dudaklarına uzun bir öpücük kondurdu. Bu Kai'nin tekrardan gülümsemesi için yeterli bir ödüldü.

→→→→→→

Kai dersin başlamasından bu yana Chanyeol'e ne olduğunu, neden bu kadar garip davrandığını düşünürken gelen patırtıyla yerinde sıçradı. Başını sesin kaynağına çevirdiğinde koşarak sınıftan çıkan Chanyeol'ü gördü. Chanyeol ardından bağıran öğretmeni takmayarak sınıftan çıkmıştı. Kai endişeyle arkadaşının arkasından bakarken Kyungsoo elini kaldırmıştı.
"Bayan Min. Chanyeol burnu kanadığı için sınıftan çıktı."
"Ahhhh. Anladım. Sıcaktan kaynaklı böyle şeyler oluyor. Teşekkürler Kyungsoo oturabilirsin."
Kyungsoo sırasına otururken Kai elini kaldırdı.
"Bayan Min Chanyeol'un yanına gidebilir miyim lütfen?"
"Gerek olduğunu sanmıyorum ama yine de sen git Jongin. Bir şey olursa revire gidin."
Kai bu cevapla koşarak tuvalete yöneldi. İçeri girdiğinde Chanyeol'u ellerini lavabonun kenarlarına dayamış aynaya bakarken buldu. Oldukça yorgun görünüyordu.
"C-chan...iyi misin?"
Chanyeol daldığı için geleni farketmemişti ve Kai'nin konuşmasıyla istemsiz sıçradı.
"Ahhh. Sen miydin Kai. Iyiyim merak etme. Arada oluyor böyle. Alerji ilaçlarının yan etkisi işte. Hadi sınıfa gidelim."

Selam minna. Yine ben. Yeni bir ficle karşınızdayım. Aslında one shot olucaktı bu fic ama yazmayı bitirdiğimde 27 sayfa olmuştu ki yalnızca 3 sayfa 1150 kelime tuttu. Bende bu yüzden bunu mini bjr fice dönüştürmeye karar verdim. Umarım beğenirsiniz. Bölümler hızlı gelicek çünkü daha önce de dediğim gibi yazmayı tamamladım. Neyse bu kadar konuşma yeterli sanırım. tehe *-*

Never Give UpHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin