Hazırlanan yemekler, süslenen masa ve oda, seçilen şarkılar ve pek çok şey.. Chanyeol ve Kai uzun uğraşlar sonucunda istedikleri şeyi tamamlamanın verdiği mutlulukla restorantı terkedip yakınlardaki minik bir kafeye oturdular. Ve yorgunluklarını gidermek için kahve eşliğinde sohbet etmeye başladılar. Ahhh pardon size bu hazırlığın sebebi anlatılmadı değil mi? Bugün 14 Şubat. Yani sevgililer günü. Ve bu kusursuz dizayn Byun Baekhyun için Park Chanyeol ve onun sadık yardımcısı Kim Jongin tarafından ayarlandı. Içine bol miktarda sevgi katılarak....
→→→→→→
"Sence Chanyeol senin için ne yapacak Baek?"
"Hımm bilmiyorum ki Hun. Aslında bir şey yapmasına hiç gerek yok. Ikimiz beraber olalım yeter."
"Iyyy şöyle konuşma Baek. Çok vıcık vıcıksın."
Baekhyun bu sözlere gözlerini devirdi.
"Sanki sen böyle değilsin de."
Sehun bu sözlere kıkırdadı ve Kai'nin ona yapacağı süprizi düşünmeye başladı. Aslında böyle özel günlerde onun da bir şeyler yapması gerekirdi ama Kai ona fırsat tanımaz her şeyi planlar ve mükemmel bir şekilde kurgulardı. Sehun'a yalnızca hediye almak kalırdı o kadar. Ve Sehun bu minik görevi layığıyla getirmişti bu yıl. Aklına aldığı mükemmel hediye gelince dudaklarını yaladı. Kai bu hediyeye çok sevinecekti.→→→→→→
《Bebeğim ne yapıyorsun?》
《Ahhh sevgilim. Chanyeol'le beraber oturuyoruz. Baekhyun'a yapacağı süpriz için tüm gün uğraştık. Çok yorgunuuum. Sen?》
《Ahh. Bende Baekhyun'la beraberim.》
《Ahh sevgilim sakın ona bir şey deme. Haberi olmasın.》
《P-peki....Şey biz akşam ne yapacağız Kai? Bi planımız var mı?》
《Aahhh. Şeyyy.....ben
dü-düşünmüştüm ki evde film falan izleriz. Biliyorsun çok yoruldum.》
《A-ah..D-doğru...Ben...S-sonra
g-görüsürüz bay bay.》
Sehun hayal kırıklığı ile alelacele telefonu kapattı. Kurduğu tüm hayaller yıkılmıştı. Kai tam bir odundu. Böyle bir şey yapılır mıydı yaa? Evde film falan izlemek de ne demekti? Sevgililer günü bu şekilde mi kutlanılırdı yani?
"Ne oldu Sehun Moralin bozulmuş."
"Bir şeyim yok Baekhyun. Hiç bi şey yok.."
Sehun bunları dedikten sonra dolan gözlerini silmiş sinirle bahçeye ilerlemişti. Baekhyunsa şaşkınlıkla arkadaşının arkasından baktı. Niçin ağlıyordu ki şimdi? Ne demisti Kai onu bu kadar üzecek?→→→→→→
"Her şey hazır değil mi? Bir eksik falan yok?"
"Evet Chaan. Sakin oll. Her şey tamam. Gören de evleniyor sanar."
"Ahh. Bilmiyorum Jong. Niye bu kadar heyecan yaptım bilmiyorum"
"Ahahah. Sakin ol Chan. Sadece onu çok seviyorsun tüm heyecanın bundan. Sehunla ilk özel randevumda bende bu haldeydim."
"Sahi sen ne zaman gidiyorsun yanına. Kontrol ettin değil mi bir sorun yok."
"Yok yok merak etme. Şimdi çıkacaktım zaten. Seni rahatlatmak istedim ilk."
"Aahhh Jongjonggg. Sağol dostum ama sen hemen olay yerine git yoksa Sehun seninle bir güzel cinayet filmi çeker. Ahahaha."
Kai bu düşünceyle ürperirken koşmaya başladı. Bir yandan da bay bay diye bağırıyordu Chanyeol'e. Elinde bıçak olan bir Sehun'un düşüncesi bile korkutucuydu.→→→→→→
Baekhyun evine girerken kapının önünde bekleyen çocuk onu görmüş ve hızla yanına koşup eline kırmızı bir gül tutuşturmuştu.
"Hyung. Hemen eve gir ve Chanyeol Hyungum için acele et."
Baekhyun hızla giden minik çocuğun arkasından şaşkınlıkla baktı. Ardından bakışlarını elindeki kırmızı çiçeğe yönlendirdi ve tebessüm etti. Ama tebessümü hızla içeri çekilmesiyle bozulmuştu. Kolunu tutan kişiye sertçe baktı.
"Ne oluyor omma. Neden beni itiyorsun?"
Bayan Byun elindeki kırmızı gülü Bekhyun'un eline verdi.
"Bu sana Chanyeol'den. Ve ayrıca acele et. Oyalanma çocuk seni bekliyor."
Baekhyun aklında soru işaretleriyle odasına ilerledi. Yatağının üzerindeki gülle gülümsedi. Ve elindeki gülleride onun yanına koydu. Dolabını açmasıyla beraber takımının cebine iliştirilmiş bir gül daha buldu. Onu da diğerlerinin yanına koyup takımı çıkardı ve hazırlanmaya başladı. Yarım saatin sonunda tamamen hazır olan Baekhyun aşağı inerken babası tarafından yolu kesildi.
"Oğlum. Bu gül sana Chanyeol'den."
Baekhyun babasının elindeki gülü de alıp desteye kattı. Yüzündeki sırıtma genişlerken Bay Byun tekrar konuştu.
"Onun gibi birini sevmene çok mutluyum oğlum. Mutlu ol ve onunla mutlu olun. Birbirinizden asla vazgeçmeyin Ne olursa olsun."
Baekhyun kızardı ve başıyla onayladı babasını. Ardından elindeki güllerle beraber kapının önündeki taksiye bindi. Koltuğa oturduğunda adresi bilmediğini farketmişti ki adam arkasına dönüp ona bir gül uzattı.
"Bay Byun. Bu gül size Park Chanyeol Bey'den. Sizi onun yanına götüreceğim."
Baekhyun basıyla onaylayıp gülü eline aldı. Ve arkasına yaslanıp yolculuğun tadını çıkardı. Gideceği yeri tahmin etmeye çalışırken taksi durdu ve adam tekrardan arkasına döndü.
"Bay Byun. Yolculuğumuz bu kadardı. Şimdi siz dümdüz ilerleyeceksiniz. Sizi bekleyen biri var zaten."
"Teşekkür ederim."
"Rica ederim efendim. Sevgililer gününüz kutlu olsun."
Baekhyun arabadan inip ilerlemeye başladı her bir adımda merakı artıyordu.Biraz ilerlemişti ki önünde duran kız onu farketti ve sevimli bir şekilde gülümseyip ona seslendi.
"Baekhyun-sshi. Bu gül size Chanyeol-sshiden. Sağ tarafa doğru ilerleyin lütfen."
Baekhyun gülümseyip sağ tarafa ilerledi. Bir süre sonra karşısına oldukça tatlı bi amca çıkmıştı.
"Baekhyun?"
"Evet benim."
"Ahh kusuruma bakma. Gözlerim çok görmüyorda. Neyse Bu gül sana Chanyeol oğlumdan. Dümdüz ilerle."
"Teşekkürler amcacım."
"Rica ederim evladım. Mutlu ol."Insanların oluşturduğu bir yol tarifi süreci sonrasında Baekhyun elinde 13 gülle kendine tarif edilen yere ulaştı. Hızlanan kalp atışlarını düzenledikten sonra sevimli mekana girdi. Karanlık olan restorant onun girmesiyle aydınlanırken oldukça neşeli bir müzik duyuldu. Ardından kocaman bir ayı kostümü içinde biri ortaya çıkıp komik hareketlerle dansetmeye başladı. Baekhyun kahkahalarla onu izlerken ayı yanına gelmiş ve ona mükemmel güzellikte bir gül uzatmıştı. Baekhyun artık alıştığı bu sahne üzerine eline gülü aldı ve kocaman sırıttı. Elinde şimdi tam 14 kırmızı gül vardı. Sevgililer günü için 14 gül. Gözleriyle Chanyeol'u ararken önündeki ayı kafasınındaki kostüm parçasını çıkartmış ve terli yüzünü ortaya çıkarmıştı.
"Chanyeol?"
"Sevgiler günün kutlu olsun sevgilim."→→→→→→
Sehun eve doğru ilerlerken gözlerini sildi tekrardan. Hava çoktan kararmıştı ama o dışarda dolasmıştı tek başına. Buna inanamıyordu. Romantik Kai bir anda oduna dönmüştü.
Yanan ışıkları görünce yüzünü buruşturdu. Bu halde onun yüzüne bakmak istemiyordu.Kapıya ilerlerken camda yaşanan bir hareketlilik sonucu evden patırtılar duyuldu ve kapı sertçe açıldı. Ardından bir çift güçlü kol Sehun'un beline dolandı.
"Nerdeydin sen Tanrı aşkına, seni ne kadar merak ettim haberin var mı? Tanrıım. Beni çok endişelendirdin."
Sehun'un gözleri bu sözlerle tekrardan dolarken Kai endişeyle ona baktı.
"Ne oldu bebeğim neden ağlıyorsun?"
"S-sen beni...artık s-sevmiyor musun?"
"Sehuna sevgilim bu da nerden çıktı? Seni çok seviyorum çok çok çok hemde çook. Ağlama ne olur beni korkutuyorsun. Hem neden böyle düşündün?"
"S-sen her zaman beni şaşırtmak için b-bir şeyler planlardın ama bu yıl--"
Sehun sözlerini şaşkınlıkla kesmişti. Çünkü Kai onu salona çekmişti ve salonları kırmızı çiçekler balonlar ve pek çok şeyle süslüydü. Gözlerini ortada duran masadan ayırıp Kai'ye baktı. Kai bu sevimli şeyin burnuna bir öpücük kondurdu ve konuştu.
"Sevgiliim ben nasıl bu gün için bir şeyler ayarlamam. Sen buna nasıl inandın ki haa? Değil yorgun olmak öleceğimi bilsem bile bu gün için bir şeyler ayarlardım."
Sehun gözlerini sildi ve esmer olanı kendine çekip dudaklarına yapıştı. Uzun öpücük buram buram şehvet kokarken Sehun dudaklarını ayırdı ve hızla portmantoya ilerledi. Kai arkasından şaşkınlıkla bakarken Sehun eline bir şey almış ve tekrardan gelmişti.
"Bu senin için Jonginnie....Hadi aç çok seveceksin."
Kai merakla renkli kutuya bakarken paketi açtı. Içindekileri görmesiyle gözleri kararmıştı. Dudakları yukarı kıvrılırken Sehun'a çevirdi bakışlarını.
"Buna bayıldım sevgilim. Kullanmaya ne dersin?"
Sehun başıyla onaylayıp bacaklarını Kai'nin beline dolarken Kai bir eliyle belinden tutup diğer eliyle hediyesini tuttu ve ince dudaklara saldırdı. Paketin içinden minik bir vibratör düşerken ikiside bunun farkına varamayacak kadar ihtiyaçla doluydu....Ben sözümü tuttum. Bi günde iki bölüm. Bence bi alkışı hakettim kkk. Umarım beğenmişsinizdir.... Happy Valentine's Day....
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Never Give Up
FanfictionOkula yeni nakil olan; uzun boyu, kıvırcık açık kahve saçları ve yakışıklı yüzü ile kızları kendine hayran bırakan ama soğukluğu ile insanları kendinden iten Park Chanyeol... Arkadaşı Kai'nin Chanyeol'le olan samimi ilişkisinden kaynaklı tanışan, ay...