Never Give Up

Yoora??

Medyaya @LIGPMBG 'nin benim için yaptığı kapağı koydum. Teşekkürler @LIGPMBG :))

Chanyeol ve Kai'nin sınıftan çıkmalarından yaklaşık bir saat sonra gelip eşyalarını almış ve Sehun Baekhyun ve Luhan'a iyi olduğunu söyleyip okuldan ayrılmıştı. Sehun durumu merak ettiği için akşam arasa da, onu çok yormak istememiş uzun tutmamıştı konuşmasını.

Sehun Baekhyun ve olayı sonradan öğrenen Luhan sabah sıralarında merakla ikiliyi beklerken Chanyeol ve Kai gülerek sınıfa geldi. Herkes şaşırmıştı bu duruma çünkü kimse Chanyeol'un güldüğünü görmemişti o zamana kadar. Baekhyun hariç.

Chanyeol yerine oturup Kai de arkadaşlarının yanına geçtiğinde Sehun sevgilisinin yüzüne baktı. Dudaklarına kondurduğu gülümseme gözlerine ulaşamamıştı. Bu gülümseme de mutluluk da oldukça yapmacıktı. Başını çevirip Chanyeol'e baktığında onun gülümsemesinin kaybolduğunu ama Kai ona her baktığında aynı yapmacıklıkla dudaklarına yerleştiğini farketti. Neler oluyordu böyle?

Sehun'un bakışları ders boyu dalgın Kai ve yüzünü kapüşonuyla kamufle etmiş Chanyeol arasında gidip gelmiş ikilinin sorununu anlamaya çalışmıştı. Ama bulamamış anlayamamıştı malesef. Ders bitiminde daha öğretmen sınıftan çıkmadan sertçe açılan kapı dikkatlerin oraya kaymasına neden oldu. Kısa boylu ve oldukça güzel bir yüze sahip kadın öfkeli bakışlarını sınıfta dolaştırdı.
"Jongiin!!!"
Hala kara kara düşünen Kai duyduğu sesle yerinde sıçradı. Ve şaşkınlıkla sesin kaynağına döndü.
"Noona? Senin b-burda ne işin var?"
"Bana Chanyeol'un nerde olduğunu söyle. Hemen."
Kai kızgın kadın karşısında yutkundu. Noona kızgınken cidden çok korkutucuydu. Üstelik tüm sınıf öğretmen de dahil olmak üzere merakla onları izliyordu. Yani kesinlikle boka batmışlardı.
"Burdayım Yoora."
Chanyeol başını kaldırmış ve konuşmuştu. Kapüşonu yüzünü gizlerken eli burnundaydı. Pek çok kişi buna dikkat etmese de Kai farketmiş anlamıştı onun durumunu. Tam olaya dahil olacaktı ki Chanyeol ayağa kalkmış ve sendeleyerek ilerlemeye başlamıştı.
"G-gidelim Yoora."
Kai endişeyle kadına baktı. Zavallı kadının gözleri dolmuştu. Bu sahneye daha fazla dayanamayan Kai olaya dahil olup hemen Chanyeol'un koluna girdi. Bu onun dengede durmasını sağlamıştı. Üzerinde hissettiği minnet dolu bakışlara karşılık vermeden uzun genci ilerletti.
"Noona. Bunları dışarda konuşalım. S-sen kafeteryaya ilerle biz hemen geliceğiz."
"H-hayır Jongin *hıck* hayır. Gidemezsiniz. Ben...ben bu durumdan kaçmak istemiyorum. O-onun yanında olmak istiyorum."
Üçlü uzaklaşırken sesler yavaşça duyulmayacak hale gelmiş ve herkesi merak içinde bırakmıştı. Kızlar kendi kafalarından saçma şeyler uydururken Baekhyun Sehun'un yanına oturup elini onun omzuna attı.
"Endişelenme Sehun. Ö-önemli bir şey değildir muhtemelen."
Sehun ona bakıp alaycı bir ifade yerleştirdi endişeli yüzüne.
"Sen benden endişeli olmasan bu dediğine inanırdım ama Baek malesef ki Chanyeol için ölesiye endişelisin."

→→→→→→

"Ne-neden dün eve gelmedin?"
"........."
"Lanet o-olası sana gelmeni söylemiştim."
"Özür dilerim."
Yoora'nın hıçkırıkları dışında uzun bir sessizlik oluştu bu kelimelerden sonra. Uzun ve rahatsız edici bir sessizlik...

"B-bu....bu doğru mu? S-sen *hıck* sen gerçekten de k-kanser misin?"
Beklenen sorunun gelmesiyle Kai gözlerini sımsıkı kapattı. Kulaklarını da kapatmak hiç bir şey duymamak istiyordu ama merakı izin vermedi buna.
"........."
"Cevap ver Chan. Yalvarırım *hıck* cevap ver. Doğru olmadığını tüm
b-bunların şaka olduğunu s-söyle."
"D-doğru...."
Zorla çıkan bu kelimeden sonra Yoora gözlerini yumdu. Biliyordu zaten doğru olduğunu. Ama bir yanı bunun iğreç bir şaka olmasını istiyordu.
"Niye söylemedin bana?...LANET OLSUN SANA CHANYEOL *hıck* . Ben b-buraya taşınıp beni yalnız bırakmanızdan dolayı *hıck* sana kızarken, bağırırken, tüm bu
za-zaman boyunca seni suçlayıp seni bencil olmakla s-suçlarken ve bunlar yüzünden *hıck* sana küserken n-niye anlatmadın bana?......... Sen her geçen gün giderek içine kapandığında
u-umursamadım seni. Odanının önünden her geçtiğimde
d-duyduğum hıçkırık seslerini *hıck* ergen olmana verdim. Sen gülümsemeyi unuttuğunda ablan değil de d-düşmanınmış gibi davrandım sana. Tüm bunlara rağmen *hıck* neden anlatmadın bana haa?....Neden Chan nedeeen *hıck* neden n-neden?"
Kai duyduklarıyla lanet etti kendine. Chanyeol neler yaşamış öz ablası tarafından bile dışlanmıştı ve tüm bu zaman boyunca yanında olup ona destek olamamıştı Kai. Chanyeol odasına kapanıp gözyaşlarını herkesten saklarken, her gün doyasıya ağlarken nerdeydi Kai? Lanet olası arkadaşları ile eğelenme peşinde.....