yoongi'nin ölümünden beri dört ay geçmişti.
jimin cenaze törenine katılmamıştı.
bu onun için kabalık olmuştu, ama oraya gidecek gücü yoktu.kendisini ağlarken buldu.
çok fazla.ve sonra yoongi'nin onu yarın yokmuşcasına öptüğü anı hatırladı, ondan gelen mektupları tekrar ve tekrar okuyordu.
arkadaşları dışarıya çıkması ve bir erkek arkadaş bulması için onu zorluyordu, ama jimin yoongi'yi bu kadar kolay unutamazdı.devam etmeye hazır değildi.
henüz değildi."hadi, oğlum! adam ol ve evlenip çocuk sahibi olmak için kendine güzel bir kız bul."
jimin gözlerini devirdi.babasının bir kereliğine onun kararlarına saygı duymasını diledi.
"ben eşcinselim, baba. kızlardan hoşlanmıyorum." adam kahkaha attu."sadece bu dönem için. ve o ölen çocuk için ağlıyorsun. bunun ne anlamı var?"
jimin yutkundu.bazen babasını yumruklama isteğiyle doluyordu. buna engel olmak zordu.
"bana ne sikim yapmam gerektiğini söyleme, tamam mı?"
adam sırıttı.jimin onun önünde dikiliyordu, öfkeliydi.
babası ona yumruk atmadan önce bunun olacağını biliyor gibiydi."seni küçük ibne, sana konuşabileceğini kim söyledi?!"
jimin ona karşılık vermedi.
aniden, kafasını zemine çarptı ve her yer karanlığa büründü.ç/n: arkadaşlar bundan sonraki bölüm son bölüm, anlatabiliyor muyum?

ŞİMDİ OKUDUĞUN
pen pals, yoonmin
FanfictionOnlar mektuplar sayesinde birbirlerine aşık oldular. I have permission from @cuddlykihyun, thanks for your permission.