Şeftali Kırmızısı

İz

O gün Mertle çok eğlenmiştik.Gece onlarda kalmıştım,sabaha kadar konuşup ,film izlemiştik.Sabah beni kahvaltıya götüreceğini söyledi.Evinde zaten biraç parça eşyam vardı.Onlardan uygun bir kombin yapıp Mertle birlikte yola çıktık.Mükemmel eğlendim.Kahvaltı ettikten sonra sokaklarda el ele gezmiştik.Ufak tefek şeyler yapıp sinirimi bozuyordu ama yinede hayallerim süsleyen adamdı.Benim peşimden çok koşmuştu,defalarca reddetmiştim onu.Hayatımda bir başkası vardı o esnada Mert düşüneceğim en son şeydi.Ama bir gün çok savunmasız bir andayken girdi hayatıma,o kadar koruyup kolluyordu ki beni,bir süre sonra hayatımın bir parçası oldu.Onsuz tek bir gün bile duramaz oldum.Ben böyle hayallere dalıp giderken Mertin sesiyle irkildim.

'Sevgilim ne düşünüyorsun öyle?'

'Hiçbir şey hayatım ya işlerden o kadar bunaldım ki dalıp gitmişim,farkında değilim.'

'Bir sorun yok değil mi?'

'Hayır,yok sevgilim'

Mert beni öptü,öpmeleri bile kalbimi yerinden çıkarıyordu. Akşama kadar gezip bir sürü eğlenceli şey yaşadık.Akşama doğru eve dönerken Mert arabayı uzağa park etmişti. Oraya doğru güle oynaya yürürken hemşire üniformalı bir kız yolumuzu kesti.Çok garipti gözlerini dikmiş bir bana birde Mert'e bakıyordu.Bu havada böyle dışarı çıkması delilikti.Bana yaklaştı ve kulağıma ona yardım etmemi istediğini söyledi.Zor durumda olduğunu ve açıklaması güç olduğunu söyledi.Evindeki hizmetçisini arayacakmış.Telefonu bana uzatıp ona kargo görevlisi gibi konuşup bir paket olduğunu ama adresin yazmadığını söylememi istedi.Zeki bir kıza benziyordu.Aldı telefonu elime numarayı tuşladım.Telefon çalarken kızın adı Alya dedi.Telefon açıldı.

'Alo?'

'Alo Merhaba,Alya hanımla mı görüşüyorum'

'Evet benim,siz kimsiniz?'

'Alya hanım ben ..... Kargodan arıyorum,adınıza bir paket var fakat adres görünmüyor.Kargoyu size ulaştırmak için adresinizi söyleyebilir misniz?'

'Allah allah ne kargosuymuş bu,neyse yazıyor musunuz?'

'Evet sizi diniyorum'

Alya denen kadın adresi verdikçe gözlerim daha da açıldı. Verdiği adres bir sokak ötedeydi ve orda Doğukanda oturuyordu. Şüpheye düştüm. Kıza telefonu verdikten sonra teşekkür edip içten bir şekilde sarıldı bana ve hızla uzaklaştı oradan. Mert'e döndüğümde şaşkın bir biçimde bana bakıyordu. Önce anlamlandıramadık. Aklıma Doğukan geldi bu akşam bize gelsin dedim Mert'e. Arabanın yolunu tuttuk. Eve geldiğimizde plan yapmıştık. Akşam dışarı çıkacaktık ama önce Burağa bu durumu anlatmam gerekiyordu. Mert ise saçmalamadığımı düşünüp o sokakta bir sürü ev olduğunu söyledi. Meseleyi fazla büyütüyormuşum. Ama ben yinede içimin rahat etmediğini söyleyip Mertten Doğukan'ı aramasını istedim. Onlar konuşurken bende makarna hazırlamak için mutfağa girdim. Bir süre sonra Mert geldi arkamdan sarıldı bana. İliklerime kadar hissetmiştim huzuru. Bir adamın kolları,öpüşü,sevişi,sarılışı bir kadına ancak bu kadar huzur verebilirdi. Yüzümü ona döndüm ve sertçe kendime çekip öpmeye başladım. Beni tezgâha oturttu. Ve bacaklarımı araladı. Saçlarımı çekmeye başladı öpüşüm daha da hızlandı ve gömleğinin düğmelerini açmaya başladım. Profesyonel dudakları boynuma inince kendimi durmak zorunda hissettim. Biraz sonra Burak gelecekti ve yemek anca hazırlanıyordu. Böyle bir zamanda sevişmek düşüneceğim en son şeydi. Yavaşça uzaklaştım ve gülümsedim. Oda anlamış olmalı ki hemen uzaklaştı gömleğinin düğmelerini iliklemeye başladı. Dudağıma minik bir öpücük kondurup salona geçti. Sonrasında Doğukan geldi kapıyı açtım ona biraz tedirgin görünüyordu .Acaba Mert bir yerimde iz bıraktı mı diye elimi boynumda gezdirdim ama hiçbir iz yoktu. Bu çocuk neden böyleydi o zaman anlamadım. Salona geç diye bağırdım ona mutfaktan. Bir süre sonra yemeğe oturduk. Mert yine şikayet etmeye başlamıştı. Kavgaya o kadar dalmışız ki Doğukan sessizce evden çıkıp gitmiş farkında değildik. Mert arkasından gitti ama Doğukan köşeyi dönmek üzereydi. Eğer koşsaydı yetişemeyecekti. Mert'e o kadar kızmıştım ki odaya çıkıp üzerimi değiştirdim. Yatağa girdim ve ona arkamı döndüm.Bugün karşıma çıkan o kızı düşündüm.O an hatırladım ki Doğukan'a o kızdan bahsetmeyi unutmuştum.Sabah ilk iş uyanıp Doğukan'ı aramak olacaktı.Mert bir iki defa seslendi ama ses dahi çıkarmadım.Uyuduğumu düşünüp yatağa girdi.Havaya söyler gibi'İyi Geceler Sevgilim' dedi ve omzuma öpücük kondurup yattı.

Ben ne yapacaktım bu adamla...