Merhaba küçük ailem...son kez geldim... Ünzile ve Yakup hakkında konuşulacak bir çok şey var...Çok derin,güzel ve naif...
Ben onları yazarken bazen güldüm ama çoğunlukla hüzünlendim...Dilerim okurken onları sizlere hissettirebilmişimdir...
Medyaya eklediğim şarkıyla okumanızı tavsiye ederim...Oylarınızı ve yorumlarınızı bekliyorum keyifli okumalar..:)
15.Bölüm
''Sen Bana Aşk Olursun...Yürek Olursun...Bir De Ömür Olursun Kadın...''
''Bil Ki;
Güneşe Bakmaya Cesareti Olmayan Gölgede Kalmaya,
Gölgeyi Işık Sanmaya Mahkumdur...''
Şems Tebrizi
Neredeyse 3 ay olmuştu... Hafiften karnı belirginleşen bal gözlüme sarıldım..Mutfaktan yine bir şeyler aşırıyordu...Ona güldüğüm için bana kızsa da hatta yanakları al al olup beni kendine her defasında daha da aşık etse de bu kadın benim ömrümdü...
Ömürlüğüm...
Beline sarıldığım anda gerilse de ben olduğumu anlayınca gevşeyen bedenini kendime daha çok çektim...
''Bebeğim çok aç sanırım...'' Yüzünü göremesem de kızaran yanaklarından emindim...Bana dönüp sulu gözlerini görünce içim yandı.
''Ne oldu bal gözlüm...'' Dudaklarını ısırıp gözlerinden damlayan yaşları tek tek sildim parmaklarımla...
''Yapamıyorum...ben çok beceriksizim...'' Neden bahsettiğini anlamak için kafamı tezgaha uzattım...Gördüğüm şeyle gülmemek için kendimi tuttum...Altı üstü çorba toru tortu olmuştu...
''Sen görebileceğim en iyi anne olacaksın tıpkı en en en ...'' Derken kıkırdamaya başlayan küçük kadınımı çekip sardım...
''Çorba yapamıyorum...'' Başını gömdüğü göğsümde sesi boğuk çıksa da daha da sardım kollarımı beline... Biraz öyle kaldıktan sonra kendimden uzaklaştırmadan elimi karnına götürüp bebeğimizi okşadım... O küçük tepecik o kadar büyük bir anlam taşıyordu ki...
O can bendim...
O can Ünzile'ydi...
O can bizdi...
''Ünzile...her şey sırasıyla olacak...ben her koşulda yanında olacağım...oldu mu?''
Başını sallayıp dudaklarını büzdüğünde dudaklarına eğilip öpmeye başladım...Önce ürkekçe olsa da sonrasında kendini bana bırakıp öpen karımı daha da kendime çekip öpmeye devam ettim...Kapıdan gelen sesle anında benden kaçan Ünzile'ye bir bakış attım...
''Oğlum kız boğuldu bırak da nefes alsın az...''
Geriye çekilip kızaran yanaklarına, gözlerinden taşan ışıltıya baktım... O hep böyle olmalıydı...Tüm kadınlar böyle olmalıydı...
Mutlu...
Huzurlu...
Kaygısız...
''Yarın cinsiyetini öğrenmek için doktora gideceksiniz dimi?'' Annemin söylediğine dönüp göz göze geldim...
''Evet..ama benim çıkmam lazım işim var...oradan da nöbete geçerim...'' Ünzile'nin gözlerindeki anlık hüznü benim gibi fark eden güzel annem mutfaktan çıktı.Yanına yaklaşıp belinden kendime çektim...
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Vesikalı Yarim - Kadın Serisi (II)
General Fiction…Vesikalı Yarim… İnsan bir kere düşmeye görsün neler söylerler söylerler de bir tek Allah’ın kulu demez… İyi misin? Sen mi istedin? Hoş kim ister be sermaye olmayı? Kim ister ter kokuları altında kalmayı? Oysa en iyi bildikleri şeydir kınamak… aşağı...