"14 BÖLÜM"

140 5 4
                                    

" Y- Yusuf sen ama-"

" şşhh. Hayırsız arkadaş seni."
Utançla başımı öne eğdim. Sonuçta Yusufla bir geçmişim vardı. Platonik Aşkımdı o benim. Şimdi ise nişanıma bile davet edemediğim arkadaşım.
" Şey Özür dilerim ben. Aslında. "

" Çok sıkıyorsun kendini arkadaşım. İlknur davet etmese haberim bile olmayacaktı da neyse."

Yusufa söyleyecek birşey bulamıyordum. Ona karşı çok mahcup hissediyordum. Ona bakınca eskisi gibi ona bakmadığımı farkettim. Önceden onu görünce heycanlanır saçmalardım. Gözlerine baktıkça bakasım gelirdi. Kalbimin ritmi değişirdi. Şimdi ise sıradan bakıyordum. İçimde ona karşı hiçbirşey kalmamış meğerse. Ayrıca İkoya da ayrı bir kızacaktım. Benden habersiz davet etmişti. Hele Diloya ne demeli. Oda benim okulda kavgalı olduğum kızı çağırmıştı nişanıma.
Ah hele şu nişan bir bitsin çekecekleri vardı benden.!

"Davet etmek zorunda mıydı bilader"

" Şey Onur öyle demek istemedi. Degilmi aşkım. "

" Öyle Aşkım."
Aşkıma baskı yaparak söylemişti. " Neyse ben bizimkilerin yanına gideyim. Görüşmek üzere Elifim"

Yahu adam sen canınamı susadın. Hala Elifim diyor ya. Ay bana fenalık geldi. Yusufa hafif bir tebessüm edip Onura döndüm. Elimi tutuyordu. Yusuf gittiğine göre rol yapmasına gerek yoktu artık. Elimi hızlıca çekip " Rol yapmana gerek kalmadı. Yusuf gitti."
Çektiğim elimi tekrar tutup sıkarak bu kez o konuştu. " Bu eller artık ömür boyu benim. Nezaman tutacağımı sana sormayacağım. Anladınmı beni"
Vermiycem Elimi. Neymiş her istediğinde tutacakmış yok öyle bir dünya Onur efendi. Hem insan nefret ettiği acı çektirmek için evlendiği birinin neden elllerni tutmak istesinki. Bir türlü çözemedim şu adamı.
" Hehe" dedim. İçinden ya sabır çektiğini hissedebiliyorum. Onu sinir etmek etmek nedensizce hoşuma gitmişti. Aman be ne hoşuma gitcek.
Gelen davetliler tek tek yanımıza gelip hayırlı olsun diyorlardı. Hayırlı olsun ne güzel cümleydi öyle.
Keşke bu cümle beni mutlu etseydi şuan. Sevdiğim adam kocam olsaydı. Ailem için katlanıyordum bu lanet herife. Tamam belki azcık seviyor olabilirim.Ama bunun aşk olmadığı aşikar değilmi. Ama ben aşk istemiyordum ki sevgi olsun sonsuz olsun. Aşk birgün biter belki ama sevgi sonsuz olur. Ben buna inanırım her zaman.

Yüzükleri takmak için kaypınpederim ve babam gelip önümüzde durdular. Hayatımın dönüm noktası asıl şimdi başlıyor. Saniyeler sonra bekar bir kız değil nişanlı bir kız olacaktım. Buna artık hazır olacaktım,olmak zorundaydım.
Kayınpederim yüzüğü önce benim sonra Onurun parmağina bakıp" Allah mutlu mesut etsin sizi"
Dedi. Herkes alkışladı.
Gözümden bir damla yaş akmıştı. Herkes mutluluktan diye düşündü. Ama kimse bilmiyorduki içimdeki acıyı,yangını. O benim zor sevdamdı. O benim imkansızımdı. Onunla asla mutlu olmayacaktım belki de. Ah be Baba sizin aşkınız beni yaktı kavurdu.
Kim bilir ne zaman küllenir içimdeki ateş.

Nişan bitmek üzereyken yanımıza bir kız geldi. Oldukça güzel bir kızdı. Gözleri fena bakıyordu. Yüzünde buz gibi bir soğukluk ifadesi vardı. İçimden inşallah bu kız Onurun akrabasi değildir diye geçirdim.
" Merhaba Elif ben Ceylan. Onur'un kuzeniyim."
Bir sen eksiktin zaten.

" Demek Onur ağanın karısı sen olacaksın. "
Ne o beğenemedinmi. Tabi içimden söyledim bunu misafirdir sonuçta.

" Evet canım ben olacağım."

"Hım benim kadar olmasanda güzelsin sende.Onur sana nasıl baktı hayret doğrusu."
Bu kız zaten bozuk olan sinirlerimi daha çok bozmayamı gelmişti. Resmen gel beni döv diyordu.
"Ceylan kardeşim. Hadi sen git halam merak eder"

" Kalsın aşkım! Ne güzel sohbet ediyorduk kardeşinle"

Madem sen Yusufun yanında benimle rol yapmayı biliyorsun. Benimde rol yapmamda bir sakınca yoktur bence.
Hem nekadar sevmesemde o benim nişanlım ve yakında da kocam olacaktı. Hayır kıskanmıyorum. Yani azcık sadece. Kardeşim kelimesine baskı yapmıştım. Bu kız yoksa. Ah evet Aytenin bahsettiği kuzeni olmalı.
Beni kötüleyen sensin demek ha. Muşmula suratlı maymun seni. Kim kötüymüş gösteririm ben sana.

ZOR SEVDAM!Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin