Tren

31.6K 1.6K 199
                                    

Multimedyada -Nihoo- 'nun yapmış olduğu bir çalışma var, çok teşekkür ederim^ Eğer sizin de yaptığınız çalışmalar varsa bana ulaşıp gönderebilirsiniz. Keyifli okumalar^

2 AY SONRA

"Kızlar bakın bu elbise de güzelmiş."
Annemin gösterdiği elbiseye bakıp yüzümü buruşturdum.
"Bilerek mi böyle zevksiz şeyler seçiyorsun kadın?"
Annem kafama bir tane patlattı ve "Sus be! Ne anlarsın zaten sen!" diye çemkirdi.
Annem olduğunu reddediyordu ama baya baya benim annemdi işte. Dünya üzerindeki başka hangi anne böyle çemkiriyordu?
"Canım bak bu da güzelmiş."
Amelya'nın annesinin gösterdiği elbiseye bakıp zorla gülümsedim.
Bu elbiseleri tasarlayan kişiler hangi kafayla tasarlamıştı?
Ben neden elbise bakıyordum peki?
Aslında ben değil, Amelya, Amelya'nın annesi ve benim dünyada eşi benzeri bulunmayan annem bakıyordu. Çünkü bir hafta sonra balo vardı. Gitmem diye direnmiş, ağlamış, tepinmiştim ama ikna edememiştim.
"Arya şu elbiseyi denemen lazım, gerçekten mükemmel!"
Annemin gösterdiği elbiseye dehşetle bakarken Amelya da "Kesinlikle!" diyerek desteklemişti.
"Ben bunu hayatta giymem be, bir kere ben bununla baloya gidersem bakire dönemem!"
Annem sertçe kafama vurup "Nasıl konuşuyorsun sen?!" dedi sinirle.
"İyi de anne görmüyor musun, neremi kapatacak bu benim?"
Annem elbiseyi kucağıma tıkıştırıp "Dene dediysem, deneyeceksin!" dedi ve kabine doğru ittirdi.
Bir süre sonra elbiseyi giymiş, kabindeki aynada kendimi süzüyor aynı zamanda elbisenin eteklerini çekiştiriyordum.
"Arya hadi! Bir türlü giyemedin, çık artık kabinden!"
Oflayıp kabinin kapısını araladım ve başımı uzatıp anneme seslendim.
Kaşlarını çatarak yanıma geldi.
"Çıksana dışarı."
"Ben bununla hayatta buradan çıkmam."
Sabır dileyip kabine girdi ve birkaç saniye beni süzdükten sonra "İyi çıkar!" diyip kabinden çıktı.
Bu şekilde en az bir on, on beş elbise denedikten sonra ben bitmiştim, ama annemler bitmemişti. Üstelik deli gibi başka mağazalara saldırıyorlardı.
"Anne yetmez mi?" diye sızlandım.
"Baloda ne giyeceksin peki?"
"Bursa'da bir elbise almıştım ya, onu giyerim. Hem o kadar para baydım bir kerecik giydim. Aha buram yanıyor aney yanıyor!"
Göğsümü gösterdiğimde gözlerini sabır diler gibi yukarı dikti ve "Sızlanmayı kes de yürü!" dedi.
Annemler önde, ben arkada sürünerek sayamayacağım kadar çok mağazaya girip çıkmıştık ama hiçbir şey almamıştık. Ve bu gerçekten inanılmaz üzücüydü. Üstelik dayanacak gücüm kalmamıştı ve bacaklarım iflas etmişti.
"Anne gerçekten, bittim!"
Tınlanmamıştım, hatta dönüp bakmamışlardı bile.
Kendimi kenardaki koltuklardan birine attım.
Amelya kabinden çıkıp koşarak yanıma geldi.
"Nasıl olmuşum?"
Baştan aşağı süzüp baş parmağımla onayladım.
Sarı, askılı bir elbise giymişti ve gayet hoş gözüküyordu.

Gülümseyerek annemlerin yanına gidince telefonumu çıkarıp Instagram'da gezinmeye başladım

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

Gülümseyerek annemlerin yanına gidince telefonumu çıkarıp Instagram'da gezinmeye başladım. Ben taş çocukları stalklayıp, 'Pü pü pü maşallah, analar neler doğuruyor!' derken annem suratıma bir elbise fırlatmıştı.
Beni zorla kabine götürüp denettirdikten sonra her zaman olduğu gibi bunu da beğenmemiş, mağazadan çıkmıştık. Neyseki bu sefer elimiz doluydu. Amelya elbiseyi almış, ayakkabı derdine düşmüştü. Ben ise umutsuz vaka gibiydim. Tek yaptığım ara sıra "Acıktııığğm aney!", "Yorulduuğğm aney!", "Uykum geldiiiğğ aney!", "Eve gideliiiğğm aney!" diye bağırmaktı.
Tam tekrar sızlanacaktım ki annem kolumdan tutup beni bir mağazaya soktu ve bu sefer üçü birden bana elbise bakmaya başladılar. Ben ise boş bir koltuk görmüş hemen oraya tünemiştim.
Teker teker yüzüme elbiseler fırlatılmaya başlandığında intihar etmenin eşiğindeydim. Tüm elbiseleri deneyip, fikirlerini aldığımda beklediğim gibi olumsuzdu. Tam tekrar mağazadan çıkacakken "Bir dursanıza!" diyerek durdurdum. Gözüme sarı, siyah, sade bir elbise çarpmıştı. Dikkat çekmiyordu da. Elbiselerden nefret ettiğimi göz önünde bulundurursak benim için en katlanılır olanıydı.

YAKIŞIKLI ÖKÜZ (Düzenleniyor)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin