17-Çığlık

696 30 5
                                    

Multimedia da Doruk' var.Tanıyanlar yorum yapsın :))

Sabah uyandığımda yanlız başımaydım.Bu düşünmek için vakit demekti.Oturup bir karar vermem gerekiyordu.O sırada düşündüm.

Eğer Çağan'a gerçekten aşık olsaydım Orçun aklıma gelmezdi.Ve aynı şekilde Orçun'a aşık olsaydım Çağan aklıma gelmezdi.

O zaman ben ikisini de aşık değildim.Sadece ayran gönüllü bir kızdım.Doğal olarak bana ilgi gösteren bu iki kişiden hoşlanmıştım.Telefonum çalmaya başlayıınca Çağan ya da Orçun olduğunu düşündüm.Fakat arayan Doruk'tu.Evet.Doruk benim Antalya'da geride bıraktığım sevgilimdi.Buraya gedldiğimden beri hiç konuşmamıştık.Onu özlediğimi farkettim.Çok düşünmeye gerek yoktu sanırım.Bu lanet hayatta bir tek onu seviyordum.

"Alo aşkım nasılsın."

"Konuşmamız gerek Duru."Sesi çok sinirli geliyordu.Bu beni endişelendirmişti çünkü Doruk kolay kolay sinirlenmezdi.

"Bir şey mi oldu?"

"Sizin arka sokaktaki terkedilmiş fabrikadayım.Hemen gelirsen iyi olur."

"Tamam"dedim ve telefonu kapattım.Ne yani bu çocuk Antalya'dan buraya gelmişti ve bana haber vermemişti.Kötü şeyler düşünmemeye çalışarak dolabımın başına geçtim.Ne giyeceğime karar vermek çok zor oldu çünkü Doruk'un ruh halini sezinleyemiyordum.

En sonunda krem rengi şortumda ve pembe bluzumda karar kıldım.Fazla iddalı değildi ve sakin bir hava yaratıyordu.Umarım bu Doruk'u sakinleştirmeye yeterdi.

                                                            *     *      *

İyi ki spor ayakkabılarımı giymişim diyerek bacağıma yapışan otları çıkardım.Sandelet giysem bu lanet fabrikada ayaklarım parçalanmıştı.Her ne kadar iyi şeyler düşünmeye çalışsamda bu kadar kötü bir yerde bana güzel şeyler söyleyecek olamazdı.

Kırık dökük binaya girince yolun sonunda arkası dönük bir şekilde durduğunu gördüm.Hemen boynuna sarılmak için koşturdum fakat o beni sert bir şekilde durdurdu.Bu çocuk bana ne söyleyecekti acaba?Kuşkularım gittikçe artmıştı.

Gözlerimin üçüne baktı.Masum gözleri hüzünlü bir şekilde bakıyordu.Onu bu kadar üzen ben miydim?

"Senden nefret ediyorum Duru.Seninle geçirdiğim günlerime acıyorum.Her şey bitti."

"Ne?Neyden bahsediyorsun sen Doruk?"

"Diyorum ki sen burda yarım bıraktığın hayatına devam et."Ben bir şeyler söylemeye çalıştım fakat beni gür sesiyle bastırdı.

"Kimden öğrendiğimi sakın sorma.Sadece bitti."

Doruk kaskını kafasına geçirdi ve motoruna bindi.Tam gidecek diye hazırlanırken motordan indi ve bana ceketini verdi.

"Benim yüzümden üşümeni istemem."

Tekrar motoruna bindi ve son hızla gitti.Ben bu sırada bağırıyordum.

"Benden nefret ederken bile beni düşünüyorsun.Sende beni seviyorsun Doruk."

Boşa bağırdığımı bende biliyordum fakat onu kaybetmeye hazır değildim.

                                          *     *     *

Yıkılmış bir şekilde eve dönüyordum.Sabahın köründe mahvolmuştum.En azından üstümde ceketi var diye düşündüüm.Üstümden çıkarıp kokusunu içime çektim.Gözlerim yaşla dolmuştu.

Karşıma birde Orçun çıktı.

"Nereye gidiyorsun?"Ondan nefret ediyordum.O ve Çağan yüzünden Doruk gitmişti.

"Eve gidiyorum gerizekalı.Nereye gidebilirim."

"Gitme." 

"Yaa çekil önünden be."diye resmen böğürdüm.Bu ses benden mi çıktı diye düşünmedim.Daha fazlasının çıkmamasına sevinmeliydi Orçun.Köşeyi dönünce bizim evin kapısının önünde Çağan ve Eda öpüşüyordu.Fazlasıyla aşk dolu..

Orçun peşimden geldi ve sessizce fısıldadı.

"İşte bu yüzden gitme demiştim."

En son çığlık atıp kendimi yerde bulduğumu hatırlıyorum...

Sihirli OkulHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin