~TOKAT~ (9)

823 123 43
                                    

Yıllardır hayalini kurduğum ve herşeyin gerçekleşeceğine inanmadım ben. Ve insanlar hayatta sadece buna inanıyolar. Umudumuz biyere kadar devam eder. Ve sonra tekrar umudumuzu kaybederiz. Ama aslında öyle deyil. Umudumuzu kaybetmessek istediklerimizi elde ederiz. Bilmiyorum ama ben buna inanıyorum...

O gün sınav bittiğinde arasla konuşmamızdan tam iki gün geçmişti.
Ve bugün cumartesi. Aslında tatilimi evde geçirmek istiyorum.. Ama bakalım iremcik buna izin vericekmi?

İki elimi arkamdan birleştirmiş, tavana bakarak, arasın dediklerini
düşünüyodum. Aslında gerçekten aras kötü biri deyil. Yani o siyah ben ise beyazım. Ve o siyahın içindeki kötü çocuğa hapsolduğunu zannediyo. Ama aslında tüm kötü insanların içinde ufacıkta olsa bir iyilik yatar.
Bunu kötü çocuklar bilmesede sonunda farkına varıyolar.

Bu düşünceleri bir kenara bırakarak,
Yatağımdan yavaş hareketlerimle kalktım. Banyoya girdim  hemen rutin işlerimi hallettim. Ve hemen banyodan çıktım. Okul olmadığı için aslında rahattım. Çünkü şuan üstümde picamalarımla duruyorum. Bundan daha rahatı varmı??
Yatağıma ilerleyerek yerdeki kalabalıkları topladım. Daha sonra ise yatağımı topladım. Odam tamamlandığında kapıyı açarak aşağı inmeye başladım.

İrem daha uyanmamıştı galiba. Ozamn hemen kahvaltıyı hazırliyim ve ireme bir su süprizi yapalım. Hani suyun kaldırma kuvveti varya işte o.

İlk önce katıla su koydum. Daha sonra yumurtaları ve sucuğu çıkardım. Sucuklu yumurta yapmayı düşünüyorum. Çünkü irem buna bayılır. Bende severim ama irem kadar deyil.

Dolaptan tavayı alarak ocağın üstüne koydum. Daha sonra üzerine yağı koydum. Erimesini beklerken bir yandanda, sucukları doğradım. Yağ eridiğinde sucukları üzerine döktüm.
Kızardıklarında yumurtayı kırdım ve üzerine biraz tuz döktüm çünkü sucuklar zaten tuzlu oldukları için tat veriyolar. İşim bittiğinde masaya tüm kahvaltılıkları koydum. Çay kaynadığında onuda demledim. Ve son olarak ekmekleride koydum. Hadi afiyet olsun valla eylül resmen tarif yazdın canım benim. Diyerek başladı benim güzel iç sesim. İç ses valla biraz öyle oldu.eylül neden özet geçmiyosun ki sanki e tabi bu senin genliğinde var. Dedi benim güzel iç sesim bende ona snn.be.slk. diyerek onu terkettim.

İşim bittiğinde kovaya su doldurarak
Yukarı yavaş adımlarla çıktım. İremin odasına geldiğimde yavaşca kapısını açıp içeri girdim. Ve yine çok yavaş adımlarla ireme yaklaşmaya başladım. Haydi bismillay diyerek içimden bir iki üç dedim ve suratının tam ortasına döktüm. Gazamız mübarek olsun kardeşlerim. Çünkü kesin öldürücek beni.

" eylülllllllll" irem benim adımı cırlayarak söylerken ben hemen odadan kaçmaya başladım ama tabi irem ayağımı geriye doğru çekmeseydi.

" gel bakalım buraya. Napıyosun sen?"
" iyiyim cnm sen napıyon" diyerek sırıttım. Dahada sinirlenerek " eylüllll beni deli etme naptın sen az önce hı naptın" diyerek üzerimde debelenmeye başladı. Gerçekten bu sefer ciddi gibi. Hadi bismillah.
" e irem suyun kaldırma kuvvetini kullandım" dedim elinden kurtulmaya çalışarak mübarek nasılda ağır. Valla.

İrem şaşırmış olacakki " ne?" diyerek ağzını yamulttu. Bende anlamasını umarak kafamı olumlu anlamda salladım. Oda anlamış olacakki
" bittin sen eylül bunu yapmıyıcaktın" dedi ve ani bir hareketle beni gıdıklamaya başladı. Ben zorla" dur artık tamam" desemde beni dinlemedi bile.

Sonunda irem durmuştu hızlı, hızlı nefes alıp verirken astımım azmıştı.
Galiba irem bunu unutmuş olacakki gülmeyi kesip ciddi bir şekilde bana bakmaya başladı.

" eylül iyimisin canım ben bunu unutmuştum" diyerek endişelendi.
Ben hala karnımı iki elimle tutarak nefes alıp veriyodum. İreme zorla
" irem dolabımın üstünde ilacım-" dedim ve sustum çünkü konuştukça iyice nefessiz kalıydum. İrem hemen toparlanarak ilacımı alıp bana verdi.
Zorlada olsa ağzıma iki defa sıktım.

..YENİ OKULUM..Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin