Bölüm 2

212 18 3
                                    

Açelya'nın Ağzından

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

Açelya'nın Ağzından

Sabah bugünkü yoğunluğumu düşünerek yataktan kalktım. Kendime gelmek için bir duşa ihtiyacım vardı. Başımı kaşıyarak banyoya doğru ilerledim. Kısa bir duşun ardından üzerime kırmızı bir bluz altına da siyah dar paça kot giyindim. Gözüme eyeliner çekip, rimel sürdüm, dudağıma da açık tonlarda pembe bir ruj sürdüm. Abartıya kaçmayı fazla sevmiyordum. Sadelik benim için her zaman daha iyiydi. Tamamen hazırlandıktan sonra evden çıktım. 

Sıkıcı bir araba yolculuğunun ardından hastaneye gelmiş, kendime bir kahve söyleyip odama geçmiştim. Üstüme önlüğümü giyip, kahvemin gelmesini bekledim. Birkaç dakika sonra odamın kapısı tıklatıldı ve içeri gülen yüzüyle, elinde bardakla asistanım Merve girdi. "Mehmet Bey bugün için saat 11'e bir randevu daha aldı. Mehmet Bey'den sonra 1 saatlik bir boşluğunuz var. 1 saat sonra Selma Hanım'ın randevusu var." hemen araya girerek "Merve'cim, Selma Hanım'ın ne sorunu vardı acaba?" dedim. Elindeki dosyayı karıştırarak "Gördüğü rüyaların etkisinden kurtulamıyor, rüyasında sürekli ölen kardeşini görüyor Açelya Hanım." dedi. devam et anlamında kafamı salladım, "Selma Hanım'dan sonra boşsunuz ama anne ve babanız Viyana'dan bugün dönüyor." deyip odadan çıktı. 

Ama benim aklım hala Mehmet Bey'in niye ikinci bir randevu aldığındaydı. Son zamanlarda bana karşı olan tavırları da değişmeye başlamıştı. Sanki karşısında doktor değilde kız arkadaşı varmış gibi davranışlar sergiliyordu. Elime kahvemi alıp böyle tavırlar sergilemesinin sebebini düşünmeye başladım. Ne kadar düşünsemde sebebini bulamıyordum. Masadaki telefonumun çalmasıyla düşüncelerimden sıyrılıp telefonu açtım Merve, Mehmet Bey'in geldiğini söyleyince içeri davet etmesini söyledim. Elinde bir buket kırmızı gül vardı. Gülleri bana uzatıp "Bu senin için Açelya." dedi. Bir dakika o bana Açelya mı dedi? Sinirli bir şekilde elindeki gülleri alıp "Teşekkür ederim Mehmet Bey." dedim. Bey lafından sonra suratındaki sırıtma gitti. "Rica ederim." dedikten sonra koltuğa. "Evet Mehmet Bey sizi bir günde tekrar buraya getirecek ne oldu?" dedim. Yüzüne bir gülümseme geldi ve söylediği cümleyle şoka uğradım. "Senin için geldim. Bana çok iyi geliyorsun,senin yanında çok huzurluyum." dedi. Duyduklarımın şokuyla olduğum yere çivilenmiştim. Kekeleyerek "N-ne diyorsunuz?" dedim. Ayağa kalkarak"Terapiye başlamadan önce benim için hayat durmuştu. Sonra seninle tanıştım. Ben hiç bir kadına karşı böyle hissetmemiştim. Eski sevgilime bile. Terapiye başladığımız ilk gün seni gördüğümde Allah'ım bu nasıl bir güzellik dedim. Her terapiye daha bir istekle gelmeye başladım. Çünkü seni görünce benim için dünya duruyordu. Sadece sen vardın. Açelya benimle çıkar mısın?" Hala daha şaşkın şaşkın olanlara bakıyordum. Beynimin içinde tek bir cümle yankılanıyordu. 'Açelya benimle çıkar  mısın?' Ne cevap vereceğim ben şimdi? Tabi ki hayır. Böyle bir şey olamazdı. O benim sadece hastamdı. Bizim aramızda hasta-doktor ilişkisi dışında bir şey olamazdı. Tam şoktan sıyrılıp cevap verecektim ki sözümü keserek " Dur şimdi karar verme! Ben seni hep bekleyeceğim kararını verdikten sonra beni ararsın. İyi düşün ve seni çok sevdiğimi bil. Cevabını sabırsızlıkla bekliyorum." deyip kapıdan çıktı. Olduğum yere çivilenmiş, hiçbir cevap verememiştim. Cevabım tabi ki hayır olacaktı ama ben bunu ben bunu nasıl söyleyecektim? Sonuçta eski sevgilisi bunda ayrıldığı için kendisine zarar vermeye kalkmış bir insan reddedildiği zaman kim bilir neler yapabilirdi? 

SONSUZLUĞUMHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin