Bölüm 7

121 14 2
                                    

Açelya'nın Ağzından

Elim ayağım titriyordu. Çok yakındık. Bu yakınlık Kalbimi yerinden sökecek gibiydi. Boğazını temizleyip konuşmaya başladı. "M-merhaba. Öncelikle konseriniz çok güzeldi. Siz ve kemanınız mükemmeldiniz. Ha bu arada kendimi tanıtmayı unuttum. Ben Avukat Yağız ALKAN" deyip elini uzattı. Allah'ım bayılacağım galiba. Hemen kendime gelip "Teşekkür ederim. Çok naziksiniz. Ben de Psikolog Açelya GÜNEŞ. " dedim uzattığı elini sıkarak. Elimi çok kibar ama sahiplenici bir erkek edasıyla acıtmadan, güven verici bir sıklıkta tutuyordu. Gözlerimizden sonra şimdi de ellerimizi ayıramıyorduk. "Memnun oldum. Sizinle daha önce de karşılaşmıştık. Ama tanışma fırsatı bulamamıştık. Sizi bir gün kahve ısmarlayabilirim." diyerek tekrardan söze başladı. Ne yani şimdi beni kahve içmeye mi çağırıyordu? Heyecanla "Tabi ki! sizin için ne zaman uygunsa çıkabiliriz." dedim. Söylediğimle adeta gözlerinin içi parladı. "Peki o zaman yarın öğlen sizin için uygun mu?" dedi. "Evet uygun yarın zaten boş günüm. Hastam yok." dedim. "Süper o halde yarın sizi evinizden alırım." dedi. Yok bu adamla bu kadar yakın durmak insanı sarhoş ederdi. Parfümünün kokusunu doyadoya içime çektim. Fazla bekletmeden "Size numaramı vereyim. Evin adresini mesaj atarım." dedim. Tam numaralarımızı verirken küçük bir çocuk sesi geldi. Sesin geldiği yöne kafamı çevirdiğimde çok tatlı bir çocukla karşılaştım. Ben meraklı gözlerle bakarken çocuk "Abi hadi gidelim. Bak herkes çıktı." dedi. Suratı Yağız Bey'den bana kaydı. "Aaa sen az önce keman çalan ablaydın değil mi? Çok güzel çaldın." dedi. Neşeli bir sesle dizlerimin üzerine çöküp onunla aynı hizaya gelerek "Evet bendim." dedim. "Benim adım Poyraz. Senin adın ne?" diye sordu. "Tanıştığıma memnun oldum ben de Açelya." dedim. Daha sonra ayağa kalktım ve numaralarımızı alıp veda ettik.

Oradan ayrılıp Can ve Çağla'nın yanına gittim. Arabada hesap sorarcasına bana bakıyorlardı. Aramızdaki sessizliği "Of tamam siz sormadan söyleyeyim yarın kahve içmeye çağırdı." dedim. Sevinçle boynuma atılan Çağla "Yarın bütün olacakları en ince ayrıntısına kadar anlatacaksın." dedi. Gülerek "Tamam." dedim. Ama burada asıl gülünmesi gereken Anıl'ın olaya 'Bunlar neden bahsediyor?' anlamındaki bakışıydı. Çağla araya girerek "Meraklı meraklı bakma sonra anlatırım." deyip beni bir kez daha soru yağmurundan kurtardı. Bu konuşmanın ardından beni eve bıraktılar.

Eve geldiğimde bu konserin yorgunluğunu üzerimden atmak için yatağıma uzanmıştım. Yatağımda bugün olanları ve yarın olacakları düşünüyordum.

---

Yağız'ın Ağzından

Yanımdaydı. Çok yakınımdaydı. Derin bir nefes alıp konuşmaya başladım "M-merhaba. Öncelikle konseriniz çok güzeldi. Siz ve kemanınız mükemmeldiniz. Ha bu arada kendimi tanıtmayı unuttum ben Avukat Yağız ALKAN." deyip elimi uzattım. Kahretsin sesim titremişti. Çok heyecanlıydım. Kekelememek için kendimi sakinleştirmeye çalıştım. "Teşekkürler çok naziksiniz ben Psikolog Açelya GÜNEŞ." dedi uzattığım elimi sıkarak. Çok narin, uzun ve huzur veren bir eli vardı. "Memnun oldum. Sizinle daha önce de karşılaşmıştık ama tanışma fırsatı bulamamıştık. Size bir gün kahve ısmarlayabilirim." dedim söylediklerime inanamayarak. Ağzımdan bir anda çıkmıştı. Ya hayır derse? Rezil olacaktım. O an bütün dikkatimle ağzından çıkacak olan kelimeye odaklanmıştım. Ve "Tabi ki sizin için ne zaman uygunsa çıkabiliriz." dedi. Ne yani kabul mu etmişti? Bu sevincin etkisiyle heyecanla "Peki o zaman yarın sizin için uygun mu?" dedim. "Evet uygun. Yarın zaten hastam yok." dedi. Heyecandan ne yapacağımı şaşırmıştım. "Süper o halde yarın sizi evinizden alırım. " dedim. "Size numaramı vereyim evin adresini mesaj atarım." dedi. Yok bu yaşadıklarım rüya olmalıydı. Bu kadının kokusu başımı döndürüyordu. O an o kokusunda boğulmak istedim. Tam numarasını verecekken Poyraz "Abi hadi gidelim bak herkes çıktı." dedi. Bakışları benden Açelya Hanım'a kaydı. Meraklı bir sesle "Aaa sen az önce keman çalan ablaydın değil mi? Çok güzel çaldın." dedi. Açelya Hanım da dizlerinin üstüne çökerek Poyraz'la aynı hizaya geldi ve "Evet bendim." dedi. Poyraz heyecanla "Benim adım Poyraz. Senin adın ne?" dedi. Bu söylediklerine çok sevindim. Çünkü Poyraz herkesle bu kadar çabuk kaynaşamazdı. "Tanıştığıma memnun oldum ben de Açelya." dedi. Numaralarımızı aldıktan sonra veda ettik.

Bakalım yarın beni nasıl bir gün bekliyordu? Umarım fazla heyecanlanmazdım. Kendimi rezil etmek istemiyordum. Arabaya bindiğimizde Poyraz "Ben bu ablayı çok sevdim. Benim keman öğretmenim olur mu acaba?" dedi. "Bilmem. Belki olur. Başka bir gün kendisine sorarsın." deyip yanağından makas aldım. Poyraz'ı annemlere bırakıp eve döndüm. Ama yol boyunca onu ve o kokusunu düşündüm.

SONSUZLUĞUMHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin