ELA

Sıcak Kumlar(2013)

Ela, Selin ve Vural'ı tanıdığı günden beri çok mutluydu. Adete yeni bir hayata adım attığını hissediyordu. Haldun bey, Vural'ın yakın arkadaşı olduğu için Ela'nın bazen işten kaytarmasına göz yumuyordu. Tatilin tadını doyasıya çıkartan bu üçlü, Alaçatı'da sıradan bir yaz gününde güneşin ve denizin tadını doyasıya çıkartıyordu.

Vural

Şenzlonga uzanan sevgilimi izlerken ne kadar şanslı bir erkek olduğumu düşündüm. Belki biraz hızlı ilerlemişti ilişkimiz ama onu seviyordum. İyi kalpli sevgilim, abimle sorunlar yaşayan Selin'in, yalnız kalmasına dayanamayıp, onu da bizimle gelmesi için davet etti bugün. Teninin üzerinde parlayan güneş, Ela'nın doğal ışıltısına, ışıltı katıyordu. Bir an olsun gözümü ondan alamıyordum.

''Ela, ben yüzmeye gidiyorum gelsene sende''

''Tabi gelirim ama... Selin, yalnız kalacak''

''Benim için sorun değil Ela, baksana güneş çok güzel belki bende sonra size katılırım. Hadi siz Vural'la gidin.''

''Tamam canım ama sıkılırsan gel sende''

Ela'yla el ele tutuşup kızgın kumların üzerinden koşarak uzaklaşıp, kendimizi denize attık.

''Hayatım, biraz abartmıyor musun?''

''Neyi sevgilim?''

''Yani. Selin, yetişkin bir insan sonuçta tek başına birkaç dakika plajda kalabilir öyle değil mi?''

''Vural. Ben sadece Selin'i üzgün görmek istemiyorum. Hem abini biliyorsun, karısına tatilde bile vakit ayırmıyor. Selin çok iyi bir insan, ona çok çabuk alıştım aynı sana alıştığım gibi. Biliyorsun çevremde çok insan yok ve siz benim için değerlisiniz.''

''Haklısın canım ama seninle baş başa vakit geçirmek istiyorum. Bunun için hiç fırsatımız olmuyor.''

''Benden bu kadar çabuk mu şikayet etmeye başladın?''

Evet. Ela'yı çok uzun zamandır tanımıyordum ama son günlerde daha mutlu, daha konuşkan ve daha özgüvenli bir insan olup çıkmıştı. Elbette ki bu benim oldukça hoşuma gidiyordu. Benimle vakit geçirdiği kadar Selin'le de vakit geçiriyordu. Tek başına ayakta durmasını her zaman bilen, güçlü bir kadın Selin. Ela'da bundan çok hoşlanıyor ve onu kendine örnek almaya başlıyordu. Bugüne kadar Selin'le hiçbir problemim olmadı. Ailemize katıldığı günden beri çok güzel günler geçirdik bu yüzden Ela'ya hak verdim.

''Haklısın sevgilim, Selin'in mutsuz olmasını bende istemem.''

''Tamam, o zaman öp beni.''

''Büyük bir zevkle...''

Ela'nın ince beline kollarımı dolayıp, sıcak dudaklarını büyük bir arzuyla öpmeye başladım. Plajdan epeyce uzaklaşmıştık. Elim, belinden kalçasına doğru indi. Dudaklarımı dudaklarından çekip boynunu öpmeye başladım. Onun kusursuz vücudu, sonunda bana boyun eğdirmeyi başarmıştı.

''Vural, ne yapıyorsun?''

''Sana karşı çok zayıf hissediyorum Ela, dayanamıyorum. Tüm benliğim seni istiyor.''

Ela, biraz düşündükten sonra cevap verdi.

''Seni anlayabiliyorum ama. Ben bazı şeyleri aceleye getirmek istemiyorum.''

''Tamam, tamam bırakıyorum. Sen ne istersen ben onu yaparım Ela''

''İşte seni bu yüzden seviyorum Vural.''

''Hadi, Ela Hanım kumlara kadar yarış yapalım, kim daha iyi yüzücü öğrenmiş oluruz.''

''Yalnız, seni baştan uyarayım ben, bu denizde büyüdüm sayılır Vural Bey''

Ela, gerçekten de söylediği kadar hızlı yüzüyordu ama ben ondan önce Selin'in yanına ulaştım. Sadece Selin'in değil Taner'inde. Bizim yokluğumuzda abim plaja gelmiş Selin'in yanında güneşleniyordu.

''Oooo Vural Bey, su nasıl güzel mi bari.''

''Abi bak buraya sorun çıkartmaya geldiysen hiç boşuna uğraşma, Ela istersen gidebiliriz.''

''Saçmalamayın buraya sadece karımın yanına geldim. ''

Taner'in sözlerine hiç aldırış etmeyen Selin, suratı asık bir şekilde yerinden kalkıp, içecek bir şeyler almaya gitti. Ona yardım etmek için ve yanında olmak için eşlik ettim. Taner'le, Ela'yı yalnız bırakmıştım ama bar bölümü bulunduğumuz yere çok yakın olduğu için Ela'yı görebiliyordum.

''Selin, Taner'in tatilde seni yalnız bıraktığının hatta İstanbul'da da çoğu zaman eve bile gelmediğinin farkındayım. Onun adına senden özür dilerim ama abimi bilirsin işte...''

''Biliyorum Vural. Kendini boşuna yorma. Keşke biraz sana benzeseydi abin de. Ama sorun onda değil bende onunla evlenmem tamamen bir hata.''

''Yapma böyle Selin, seni ne kadar çok sevdiğini biliyorsun. Hatırlasana, siz evlenmeden önce bütün gece İstanbul'da senin peşinden koşardı. Sadece seni kaybetmekten korktuğunu düşünüyorum.''

''O beni hiç kazanmadı ki''

''Şuan senin de üzgün olduğunu biliyorum. İstediğin her zaman konuşabilirsin benimle Selin, her zaman yanındayım.''

''Teşekkür ederim Vural, iyi ki varsın''

Selin'in kafasında Taner'i bitirdiği ortadaydı. İçkilerimizi aldıktan sonra onların yanına doğru yürüdük. Ela'yla, Taner'in konuştuğunu gördüğümde oldukça şaşırdım. Taner, bu sefer gayet sakin konuşuyordu Ela'yla. Selin, Taner'in viskisini verdikten sonra yerine geçti. Ben de Ela'nın yanına oturdum.

''Vural, Ela daha önce hiç İstanbul'a gelmemiş onu davet ettin mi?''

''Anlayamadım Taner.''

''Hayatım abin benimle barış imzalamak istiyor.''

''Vural bunda anlaşılmayacak bir şey yok. Saygı duymaya karar verdim ilişkinize.''

'' Kocam yıllar sonra değişme kararı almış çocuklar. Umarım başarılı olur.''

''Selin, kalbimi kırıyorsun.''

''Kalp mi? Birileri fazla içmiş sanırım. Ela, hadi gel yürüyelim biraz seninle. Vural'da yeni abisiyle tanışsın.''

Selin ve Ela yanımızdan uzaklaştıktan sonra, abime Ela konusunda birden kararının nasıl değiştiğini sordum. Oda bana artık insanların hayatına karışmayacağını söyledi. Selin ve benden başka kimsesi olmadığını ve kaybetmekten korktuğunu da...