8. Bölüm

265 60 11
                                    

Adının Jessica olduğunu öğrendiğim kız karşımdaki koltukta oturuyordu. Hala şoktaydım nasıl böyle bir şey olabilirdi ki. Bu ev yıllardır kullanılmıyordu. Yani babam konuşurken öyle demişti demek öyle değilmiş ama buraya birkaç kez geldiğimde kimse yoktu.

" Annen kim?" karşımda rahat ve bir o kadarda umursamaz bir şekilde oturuyordu.

" Napacaksın sen annemi yanlış geliştirsin gidermisin artık? " bu kız gerizekalı mı yoksa bana mı öyle geliyor.

" Kafana birşey düştü galiba anahtarla girdim bu eve ve şu duvarda benim ailemin fotoğrafı var " gözterdiğim yere bakıyordu.

" Annen ordaki kadın mı? " sadece kafamı sallamakla yetinmiştim. Ayağa kalkıp o fotoğrafın olduğu duvara gitti fotoğrafı eline aldığında gözünden bir yaş düştüğünü gördüm. Şi-şimdi o be-benim kardeşim miydi?

" Demek sen osun biliyor musun senden hep bahsederdi seni anlattığı zamanlar bi farklı bakardı pişmandı hemde çok pişmandı kıskandım çünkü hiç bir zaman bana öyle bakmamıştı " ne diyebilirdim ki.

" Ama o hep senin yanındaydı herşeyi birlikte yaptınız ben hep yalnızdım şanslısın " oturduğum yerden kalkıp yavaşça yanına gittim.

" Ben şansı falan değilim!! Yalnız değildin bazen evden çıkardı nereye gittiğini bilmezdik birgün takip ettim onu valeybol takımının kaptanıydın o zamanlar her maçında geldi gururla izledi seni sen onun çalışkan ve taktir edilen kızısın ben ise herkez tarafından şikayet ve tembel kızıyım" nutkum tutulmuştu gerçekten gurur duyuyor muydu beni izlemeye geliyor muydu? Peki neden yanıma gelmemişti.

" Beni izliyorsa niçin yanıma gelmedi? "

" Biz lanetliyiz bu yüzden bıraktı seni seni ne kadar sevmesemde sen benim türümdensin "

" Senin türün derken?? " gerçekten ben mi saftım yoksa o mu anlatamıyordu.

" Baban söylemedi mi -alayla gülmüştü- yazık " bu neydi şimdi lanet olası anlayamıyordum. Başıma bir ağrı girdiğinde iki büklüm olmuştum o günkünün aynısıydı. Sanki biri beynimin içine bıçak batırıyor gibi hissediyordum. Ama bu seferki herşeyi daha net algılamamı sağlamıştı göremesemde o iki çocuğun endişeli bir şekilde bana baktıklarını hissediyordum. Jessica nın parfüm kokusunu burdan duyabiliyordum. Birden yere dizlerimin üstüne düşmüştüm ayaklarımı hissetmiyordum .

Şuan hiç kimseyi duymuyor kimseyide hissetmiyordum. Nasıl birşeydi böyle eski hayatımı düşündüm. Ne kadarda mutluymuşum ama şimdi o mutluluktan kalan ne var birkaç fotoğraf ... Gözlerim kararırken bir insan bedenini seçebilmiştim sadece o takılmıştı gözüme sonra ağzımdan çıkan bir kelime gerisi ise karanlıktı.

" S-sen? "

Vampir Sözleşmesi Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin