Yobazite - Raflarda

Aile: Ama Ben Senin İyiliğin İçin Söylüyorum

"Cehenneme giden yol, iyi niyet taşlarıyla döşenmiştir", derler. Ailemizin bize verdiği zararı anlatabilecek en iyi ifade işte budur. Sorsanız hiç kimse sevdiklerine zarar vermek istemez ama sonuçlar onu gösteriyor ki; bizi en çok yaralayanlar da genellikle en sevdiklerimiz oluyor.

İnsanın aşması gereken ilk psikolojik bariyer; geçmişi, özellikle de ailesidir... Aile, hayata gözlerimizi açtığımız andan itibaren koşulsuzca kabullendiğimiz ilk otoritedir. Bize söylenen her bir sözcük kazınır bilinçaltı zihnimizin ıslak betonlarının üzerine. Betonlar kurur ve izler kalır geride. Her bir kural tartışmaya yer bırakmaksızın yerleşir köklerde bir yerlere. O sıcacık çatının altında yaşayan insanlar neyin mümkün ya da imkânsız olduğuna inanıyorsa, biz de ona inanmaya başlarız yavaş yavaş.

Onların ağzından çıkan her bir kelime kanun, yaptıkları her eylem bir modeldir. Hayata nasıl bir anlam yüklemişlerse, hayat bizim için de öyledir artık. Bir şeyin olmayacağına dair bir karar vermişlerse eğer, o konuda son söz çoktan söylenmiştir bizim için.

Gayriihtiyari; "Para zor kazanılır" demiştir anne ya da babamız. Duymuşuzdur bu cümleyi. Sözcükler onların zihninde bir fikirdir önce. Ardından bu cümleyi söylemek üzere kıpırdamaya başlar dudakları. Diyafram kası esner ve nefesi yukarıya doğru itmeye başlar. Ses telleri "Para zor kazanılır" cümlesinin her bir tınısını çıkaracak bir rezonansla titreşir. Dudaklar, dişler ve dil bu heceleri çıkarmak için kusursuz bir ahenkle adeta dans eder. Sonunda nihayet, bir ses dalgası şeklinde havada uçuşan elektrik sinyalleri, "Para zor kazanılır" cümlesini sese dönüştürür. Ardından bu ses sizin kulağınızdan içeriye girer. İçeride; çekiç, örs ve üzengi kemikleriniz alır bu sinyalleri ve onları bir güzel deşifre edip beyninizdeki duyma merkezine gönderir. Beyniniz bu cümleyi algılamaya başlar ve onu bilinçaltı zihninizdeki "Köklü İnançlar Odası" adlı bölmeye gönderip orada saklar.

Sonra ne mi olur? İki yakanız bir araya gelmez, ekmek aslanın ağzına girer ve bir türlü çıkmaz, para uğursuzluk getirir, çok mal haramsız olmaz... Hem siz kim, para kazanmak kim?

Peki, gerçekten de para zor mu kazanılır?

Hayat gerçekten de zor mudur?

Yapabileceklerinizin sınırı, bu mudur?

Hiç sanmıyorum!

Aile bariyerinin, önümüzde aşılmaz bir duvar gibi belirdiğini neredeyse hiç fark etmeyiz. Duyduklarımız ve gördüklerimiz bizim gerçeğimiz haline dönüşür ve bu durumda neredeyse hiç kontrol şansımız kalmamıştır.

İşin en tuhaf yanı şudur ki; ailemizin, çevremizin ve genel olarak etkisi altında kaldığımız kültürün bize dayattığı şeylerin çok büyük bir kısmı yalandır.