Ders bitmişti ve sınıftan çıkıp yurda gelmiştim. Durgunluk vardı üzerimde. O cümlelerden sonra bir daha konuşmamıştık Edwart'la. Söylenecek pek fazla bir şey de yoktu zaten...
Sessiz sakin merdivenlerden yukarı çıkıp odama doğru ilerledim. Koridorda birkaç arkadaşımı gördüm. Hiç birisi de bana teresa kadar yakın gelmiyordu. Odamın kapısının önüne geldim. İçeriden hıçkırıkla karışık ağlama sesi geliyordu. Teresa'dan başkası olamazdı bu. Sonuçta oda iki kişilikti. Endişeyle kapıyı açtım. Yanılmıyordum. Teresa ağlıyordu. Ama yalnız değildi. Yanında bu yurttan bir kız daha vardı. Rose. O da ağlıyordu. İçten içe meraklanmaya başlamıştım.
Kapıyı kapatıp usulca yanlarına gittim. Belki de benim yanlarına gittiklerimi fark etmemişlerdi bile. Elimi teresa'nın omzuna koydum. Korkmuştu. Beni görünce gözyaşlarını sildi. Neydi onları bu kadar üzen,ağlatan???
Şimdi ikisi de susuyordu. Sonunda dayanamadım ve:
--Ne oldu size?? Neden ağlıyorsunuz? Teresa, rose'a baktı ve konuşmaya başladı
--Rose'un ailesinin evi yanmış ve can vermişler. Haberi alır almaz benim yanıma geldi. Onu teselli etmeye çalışıyorum ama dayanamayıp ben de ağlamaya başladım. Anlayacağın durum bundan ibaret...İçim yanmıştı. Ailesini tek seven ben değildim tabii ki de. Onun yerine kendimi koymak bile istemedim. Öyle bir şey benim başıma gelseydi ben ne yapardım.!? Rose'un yanına oturdum. Teselli edecek bir kelime bile bulamadım. Haline o kadar acımıştım ki... Elini dizine koydum. Konuşmaya başladım:
-- Rose. Kendini bu kadar yıpratma ne olur. Hayatının sonu değil bu olanlar. Ailen yaşasaydı bile sen onlarla birlikte olamayacaktın zaten. Tabii ki üzüleceksin yaşadıklarına ama bu kadar yıpratma kendini. Üzülmemek elde değil zaten. Bak hem bizi üzüyorsun, hem de kendini. Hadi sil o gözyaşlarını.Bana baktı masumca. Biraz daha yaklaşıp sarıldı. Çok içtendi davranışları. Umarım o da mutluluğunu bulur...
...........................................
Bugün emeklerimizin karşılığını alacağız. Yani diplomalarımızı. Artık tamamen büyücüyüm. Özgür bir şekilde yaşayabileceğim. Geldiğim dünyadaki diplomanın kullanılış yeriyle, nirvanadaki diplomanın kullanılış yerleri aynı değil. Orada iş sahibi olabilmek için diploma kullanılırken burada özgürlüğü sağlayabilmek için diploma alınıyor. Nirvana'da eğitim diploman olmadan ev, araba vb. alınamıyor ve evlenilemiyor. Resmi kurallar bu şekilde ama tabii ki de bu kurallara uymayan çok fazla kişi var.
..........................Her zamanki rutin halime devam ediyordum. Giyin,kahvaltı yap,okula git... Ama bugün bu rutinliği bozup yeni bir hayata başlayacağım. O sebepten midir bilmem ama bi huzur var içimde.. Bu zamana kadar bıkkınlıkla gittiğim bu okula bugün güle oynaya gidiyordum.
Sonunda okula vardım. Edwart gelmiş ve benim yerime oturmuştu. Mutluydu. Sebebini bilmiyorum ama sırıtıyordu. Ben de sebepsizce ona gülümsemiştim. Neden böyle bir şey yapmıştım ki... Yüz ifademi aniden değiştirip ciddileştim ve yerime doğru ilerledim.
--Günaydın Emma.
--Günaydın Edwart.
--Bugün mutlu olmalısın.
--Tabiki. Sonuçta artık birilerine bağımsız olarak yaşayacabileceğiz.
--Haklısın. Ama ben de sevinsem mi üzülsem mi bilemedim. Sonuçta sensiz bir hayata başlayacağım.Yüzüm tekrar kızarmıştı. Bana sözleri çok sıcak geliyordu ama bir o kadar da soğuktu sanki...
Eğitmen girdi içeriye. Elinde kağıtlar vardı. Hayatımızı değiştirecek kağıt parçaları.
--Arkadaşlar hiç uzatmadan sizi bu heyecandan mahrum etmeyeceğim. Oturun ve isminizi söylememi bekleyin.
Aynı anda tüm sınıf oturduk sıralarımıza. Sırayla isimlerimizi okumaya başladı.
Mary Stan, Tim Park, Louis Fall, Edwart Morgan...Soyadını ilk defa duymuştum. Bayağı havalı birşeymiş. Ondan sonra da benim adımı okudu. Heyecanla koşarak yanına gittim.
Öbür dünyada değil alamadığım diplomayı bu dünyada almıştım. Ailem bilseydi o kim bilir ne kadar çok sevinirlerdi.. Bu düşünceler arasında gözümden iki damla yaş akmıştı.. Mutluydum şu an. Hem de hiç olmadığım kadar...
Bölümü geçiktirdiğim için o kadar çok özür dilerim ki... Elimde olmayan sebeplerden dolayı yeni bölüm yazamadım. Umarım affedersiniz...

ŞİMDİ OKUDUĞUN
6. HİS
Science Fictionİki dünya ve bir insan... Ya bu iki dünyayı da kurtaracak,ya da yaşamına kaldığı yerden devam edip sonunu bekliyecek. Bu yolculukta onunla olmaya var mısınız???