6. HİS

SEÇİM

İşte,yeni bir gün daha. Grubum konusunda hala kararsızım. Savaşçı veya büyücü olmak arasında gidip geliyorum. Savaşçı olmak herkesin elinde ama büyücü olmak sadece seçilmişlere özel. Büyücülük geldiğim dünyada kötü bir şey olarak anlatıldı ama burada insanlara zarar vermek amacıyla büyücü olunmuyor. Sadece dünyada bir varlığa hükmetmek için oluşturulmuş bir grup. Güzel bir duygu olsa bile dünyamız savaşa gittiği için savaşçı olmayı da kendime bir vebal olarak görüyorum. Bu iki grupla ilgili daha ayrıntılı bilgiler öğrenmem gerekiyordu. Teresa bana en alt katta kütüphane olduğunu ve istediğim bütün bilgileri oradan öğrenebileceğimi söylemişti. Mutlaka gruplarla ilgili bilgiler de bulabilirim.

Odamdan çıkıp koşa koşa kütüphaneye gittim. Kapısı çok büyüktü. Açmakta biraz zorlansam da sonunda içeriye girdim. Eski ama bir o kadar da düzenli bir kütüphaneydi ve hiç bu kadar büyük kütüphane görmemiştim. Aradığım kitabı burada nasıl bulacağım derken,birden arkamdan bir el omzuma dokundu. Korkuyla arkama döndüm ve yaşlı bir kadın aradığım kitabı elime uzattı. Hem de ona nasıl bir kitap aradığımı söylemeden. Şaşkınlıkla:
--Teşekkür ederim. Ama sen benim bu kitabı aradığımı nereden bildin??
--Sen onu boş ver de..bu dünyaya yeni mi geldin?
--Evet.Şimdi de grup seçimi yapmam lazım. Daha fazla bilgi edinmek için de buraya geldim.
--Anlıyorum.Eminim en doğru seçimi yapacaksın. Ben seni rahat bırakayım da okuduğun kitaba odaklan.

Arkasını döndü ve gitti. Kitaba geri döndüm. Çok kalın ve eski bir kitaptı. Merakla kitabı açtım. İçinde bütün gruplarla ilgili ayrıntılı bilgiler vardı.
--Bilginler,adaletçiler, öğreticiler, vee.. işte. Savaşçılar...
Bu grubu seçme isteğim çok fazlaydı. Heyecanla bölümü yüksek sesle okudum:
--Savaşçılar,korkusuz ve bölgesine bağlı olmalıdırlar. Korudukları insanların canına,kendi canlarından daha fazla önem vermelidirler ve onlar için ölümü göze almalıdırlar. Usta bir savaşçı olabilmek için büyük bir dövüş eğitimi alınmalı ve savaş aletlerinin kullanımını öğrenmeleri gerekir. Bilginlerden ve adaletçilerden yardım alınır ve o gruplar olmazsa savaşçılar grubu da olamaz...
"çok da farklı bir şeyi yok aslında ama zorlu bir iş. Tam bana göre" diye düşündüm. Kitabın sonlarına doğru geldiğimde bir paragraf gördüm ve bir anda ürperdim. Şöyle yazıyordu:
--Eğer seçtiğiniz grubu bırakır veya görevlerinizi yerinize getirmezseniz, hayatınıza son verilir. Bütün gruplar için bu kural geçerlidir.
Acaba bu şekilde ölen olmuş muydu?
Etrafıma baktım ve yaşlı kadın bana doğru geliyordu. Masaya yanaştı ve bir sandalye çekip yanıma oturdu.
--Eee. Hangi grubu seçeceğine karar verdin mi bakalım??
--Galiba. Savaşçı olmak istiyorum.
--Savaşçı olmak ha. İyiymiş. Adını öğrenebilir miyim??
--Emma Thorne.
--Ben de Marry Thomson.Tanıştığıma memnun oldum Emma.
--Ben de Marry. Peki sen hangi grubu seçtin?
--Seni kendime benzetiyorum Emma. Ben de senin zamanında savaşçı olmak istiyordum ama sonradan büyücü olmayı seçtim.
--Hangi özelliğin vardı peki??
--Akıl okuma.
--Biraz önce o yüzden ben sormadan kitabı bana verdin. Ben de anlam vermeye çalışıyordum.
--Evet. Sen de büyücü olacaksın. Gözlerinde bunu görüyorum.
--Ama ben savaşçı olma kararı verdim ve bu kararımı değiştirmeyi düşünmüyorum.
--İnan bana büyücüler savaşçılardan daha güçlü. Dünyayı kurtarmak istiyorsun ama savaşçı olmak bunun için yeterli değil. Eğer doğru gücü seçersen daha güçlü olabilirsin..

Duyuru yapıldı.
"Emma Thorne. Salonda bekleniyorsun. En kısa zamanda burada olmalısın."

--Gitmem gerek artık.
--En doğru seçimi yapacağına eminim.
--Görüşürüz.
Dedim ve dışarı çıktım. Merdivenlerden hızlıca yukarı çıktım. Alice ve tanımadığım bir adam koltukta oturuyorlardı ve ben içeri girince yanlarına çağırdılar.
--Emma grup seçimini yapmış olman lazımdı. Kararını açıklamanı bekliyoruz.
--Alice benim kararım...