Herkese voteleri için teşekkürler beni(bizi) kırmadınız ve istediğimizi yaptınız sizin için multimedia koymayı isterdim(dik) ama nasıl yapılduığını bilmiyorum(ruz) bilen varsa mesaj atsın lütfeeennn son bir şey var eğer kitabı beğeniyorsanız lütfen yorumlara yazınız ve nasıl devam etmesini istiyor sanız özelden mesaj atabilirsiniz.
•Elgin'in gözünden•
Sabahın köründe uyanmıştık ve benim çok uykum vardı. Ecem yüzünden Erdem geliyordu ve ben buna da çok sinirliydim. Daha da kötüsü onun babasının uçaklarından biriyle gidiyorduk. Ben sürekli söylenip durunca Ecem Erdemle konuşmuştu ve en azından biraz daha kalabalık olan bir uçakla gidiyorduk.
Uçağa bindiğimizde çok uykum vardı, ama tuvalete de gitmem gerekiyordu. Bende tuvalete öncelik verdim. Tuvalete gelince gördüğüm şeyle şok oldum. Tuvaletlerde kız/erkek ayrımı yoktu! Böyle şeyler beni çok rahatsız ederdi. Ancak yapacak birşey yoktu çünkü çok sıkışmıştım. Kapının kilidi yeşil gözüktüğü için direk içeri girdim.
Kapıyı çalmadan içeri girdiğime hemen pişman oldum, çünkü içerde biri vardı! Bana sorarsanız sorun bende değildi. Kapısını kilitlemeyen oydu. Hemen ordan uzaklaşmak için ayaklarımı harekete geçirdiğim sırada beni belimden tutu. Kulağımda bi nefes hissetmemle olduğum yerde kaldım.
-Ailen sana kapı çalmak gibi bişey öğretmedi mi? Elgin?
Bu-- bu Erdem'in sesiydi! En nefret ettiğim kişiyle tuvalette mi karşılaştım? Harika. Gerçekten harika.
-Erdem ben çok özür dilerim içeride birinin olabileceğini düşünmemiştim.
-O kadarını anladık zaten Elgin.
-Bu arada biraz uzaklaşsan çünkü yakında içime düşeceksin!!!
-Sanki çekilecek çok yer var da.
Bu laftan sonra kapıyı açmaya çalıştım ama sıkışmıştı! Şimdi burada mı kaldık yani?!
-Erdem kapı sıkışmış nasıl çıkıcaz.İMDATT!!!!!
-Boşuna bağırma bizi duyamazlar burası koltuklara çok uzak yani uçak inene kadar buradayız.
-Offf
Burda geçirdiğimiz uzun süreden sonra artık çok sıkılmaya başlamıştım. Yerde oturmaktan bacaklarımın tutulduğunu hissedince ayağa kalktım. O anda uçak sallanmaya başladı. İnişe geçiyor olmalıydık. Etrafa tutunmaya çalıştım ama tutunacak hiçbir şey yoktu. Normal olarak emniyet kemeri hiç yoktu. İyice sallanmaya başlayınca dengem bozuldu ve yere düştüm. Sonra da Erdem'in benim üstüme doğru kaymaya başladığını fark ettim, ve sonra üstüme düştü. Yüzlerimiz birbirine çok yakındı ancak ikimizde uzaklaşamıyorduk. Tam onu itmeye çalışacağım sırada uçak yere inmiş olacak ki Erdem üzerimde sekti. Yere geri indiğinde ise dudaklarımız 1 saniyeliğine buluşmuş oldu.
- Yani beni öpmek için çok şeyi riske atanı gördüm de uçağı bahane edeni ilk defa görüyorum.
- İlk olarak 'sen' benim üzerime düştün. İkinci olarak, bu, hepsini senin suçun yapar ve üçüncü olarak bunu kimseye anlatamazsın.
-Peki istediğin olsun ama senin peşini bırakacağımı sanıyorsan yanılıyorsun. Seni asla bırakmayacağım. Belki bu tatil bize yarar.
-Bak erdem ben senin için ölüp biten o kızlardan değilim. Birgün benle çıkıp öbür gün başkasıyla olamazsın. Hatta bu kısmı bile geçiyorum ben seninle ölsem bile çıkmam. Sana sadece Mertcan'ın arkadaşı olduğun için katlanıyorum ve senin yüzünden tatilimi bozacak değilim. Ya benden uzak dur, yada ben seni öyle bi uzak durdururum ki aklın şaşar. Bunu da aklına sok.
Tuvalette sinirle dolaşırken birinin benim ismimi söylediğini duydum. Bu Ecem'di! Hemen burda olduğumuzu belirterek bağırdım. Mertcan'ın sesini duydum kapıya omuz atıyordu ve kapı açıldı. Hemen içerden çıkıp Ecem'e sarıldım. Mertcan'a teşekkür ettim ve çıkışa ilerledik.
