Bir Gazeldi Sevgili

115 61 6
                                    

Esma iki gün sonra kütüphaneye gelmişti umutla ve merakla. Bıraktığı mektubun okunduğuna ve hatta cevap yazıldığına dair bir yanılgıyla. Raflardan Fuzuli'nin yazdığı Leyla ile Mecnun Mesnevisini aldı . Kitabın tam orta sayfasını açtı. Hayatının tam orta yerine düşen bu sevda ancak kitabın ortasına yakışırdı. Mektubu eline aldığında uğradığı hayal kırıklığı gözyaşlarına karışıp boğuldu. Ama neden ağlıyordu ki? Mektup ilk koyulduğu gibi duruyordu hiç dokunulmamıştı, demekki daha haberi yoktu . Nemli gözlerini silip yeni bir plan düşündü.

Bu esrarengiz delikanlının üzerinde çalıştığı kitap neydi ki ! Zihnini yokladı, çok şükür ki zihni kuvvetliydi. İslam Tarihi ve Bilimsel Gelişmeler kitabını rafından indirdi. Ve tam ortasına görünecek şekilde bir not bıraktı. Bu küçük oyun fazlasıyla heyecanlandırmaya yetmişti Esmayı, ilk kez kalbi bu kadar hızlı çarpıyordu. Notta şunlar yazılıydı.

"Gözlerin aşkı arar
Lakin kelam Leyla ile Mecnun da var"

Acaba anlar mıydı yazanları, ama bu kadar derin anlamlı bakan gözler kelama gizlenen sırrı çözerdi elbet.
Esma kitabı kapatıp rafına yerleştirdi. Sonra içini bir pişmanlık kapladı. Ne demeye çocuğa notlar, mektuplar bırakıyordu, cüretine ,gözü karalığına şaşıp kalmıştı. Ya yanlış anladıysa herşeyi, ya çocuk dalga geçerse .....

Aşk gözünü kör ediyor,akli melekelerini kullanmasına engel oluyordu. İnsan maşuğuna kavuşma arzusuyla her türlü yola başvuruyor ve hatta kendini tanıyamıyordu.
Bir yoldu aşıklık ve bu yola çıkan kendinden,benden soyunur hiç olarak devam ederdi, yolun sonunda aşık maşuk olurdu, maşuk aşık . değişim demekti aşk , cefa demekti, fedakarlık, cesaret demekti ve aşk kime dokunursa Mecnun ederdi.

Esma raflardan Fuzuli'nin Su Kasidesini konu alan bir araştırma Yazısını aldı. Bitirme tezi olarak Fuzuli'nin kasideleri ve muhtevalarının irdelenmesi konusunu seçmişti. Tam bir Fuzuli hayranıydı Esma .Ve şimdi gönlünün orta yerine düşen bir gazeldi sevgili...

"Mende Mecnûn'dan füzûn âşıklık isti'dâdı var
Âşık-ı sâdık menem Mecnûn'un ancak adı var"

Fuzuli

(Bende Mecnun'dan daha çok aşıklık yeteneği vardır. Sevgide sadakat gösteren âşık benim, Mecnun'un ancak adı var.)

*************

Ali kütüphaneye geldiğinde tanıdık bir rayihaya esir olmuştu. Bu Onun kokusuydu. Gelmişti işte. Oradaydı. Çalışıyordu. Eli ayağına dolandı,kirpikleri yüreğine batarcasına açılıp kapanıyordu. Vücudundaki bu ani değişimler, gelgitler harap etmişti Ali'yi. Bir sandalyeye tutundu. 2 gündür göremiyordu,görülemiyordu zira. Şimdi şu anda zaman dursa ve sadece ikisi olsa, iki yüreğin çarpıntısı doldursa odayı. Silkelendi, neler düşünüyordu böyle. Her zamanki çalışma masasına yöneldi. Raflardan İslam tarihi ve Bilimsel Gelişmeler kitabını aldı.Masasına oturdu. Ama göz ucuyla efsunlu güzele bakmayı ihmal etmiyordu. Kitabın sayfalarını çevirirken aralarda bir kağıt ilişti gözüne. Muntazam şekilde inci gibi işlenmiş bir yazı. Yüreği avuçlarındaydı şimdi. Bu yazı yoksa o efsunlu güzele mi aitti ! Bir çırpıda okudu yazılanları ama ne demek istiyordu bu yazıyı nakşeden.

"Gözlerin aşkı arar
Lakin kelam Leyla ile Mecnun da var"

Sen aşkı arıyorsun ama gerçek aşk Leyla ile Mecnun daydı. Boşuna arama mı demek istiyordu. Epeyce düşündü Ali ,bir sırdı bu ve bu sırrı çözeceğine inanmıştı güzel.

Sonra aklına bu güzelin geçen gün üzerinde çalıştığı kitap geldi ve içine birşeyler karalayıp koyduğunu hatırladı. Notta kelam diyordu, Leyla ile Mecnun daysa kelam öyleyse bu kitabın arasındaydı. Hemen raflara yöneldi. heyecanı doruk noktasındaydı. Ve sevgiliden haber veren o kitap ellerindeydi. Şimdi bir mücevherdi bu kitap, nadide,bulunmaz. Demekki görünmez değildi Ali, sevgili için vardı, görünmezlik pelerinini hiç giymemişti hatta. Hem kızdı kendine böyle düşündüğü,haksızlık ettiği için efsunlu güzele hem de sevinçten bağırabilirdi avaz avaz. Neyse ki susmayı seçti Ali ve kitabı alıp yerine oturdu. Ama içine bir şüphe düştü ya bir daha beni rahatsız etme diye birşeyler karaladıysa ,korkunun ecele faydası yoktu. Kitabı açarken bir kağıt buldu. Yine aynı inci yazı lakin efsunlu güzel çoktan çıkıp gitmişti. Belli ki Ali'nin yazılanları tek başına okumasını istiyordu.

***************

Yazar Notu: Sevgili okuyucular, roman nasıl gidiyor, akışla ilgili düşünceleriniz nelerdir, kahramanlarla alakalı ne düşünüyorsunuz?
Yorumlarınızı, eleştirilerinizi,oylarınızı bekliyorum ;)

∞ SONSUZ ∞Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin