Edepten Daha Güzel Bir Süs Yoktur

143 76 13
                                    

ESMA

Esma iki gündür kütüphaneye gidemiyordu. Hastalanmıştı ama aklı hala o çocuktaydı. Her ne kadar bakmasa da çocuğun ona olan bakışlarının farkındaydı. Çocuktan Esma'ya doğru sıcak birşeyler akıyordu sanki. İçini huzurla dolduran ama aynı zamanda yakıp kavuran.

Esma edebiyat öğretmenliği son sınıf öğrencisiydi. Bu hayatta en çok önem verdiği şeylerden biri imanı,tesettürü, ibadetleriydi.
Bu çocuğun göz menziline girdiği günden beri nefis mücadelesi veriyordu.
Bu zamana kadar erkek arkadaşı olmamış hatta muhabbet etmekten bile kaçmıştı. Zorunlu haller dışında iletişim kurmuyordu. Çevresindeki erkekler ise Esma'yı kibirli,kendini beğenmiş ama kimseyi beğenmeyen biri zannediyorlardi. Hatta üniversitenin ilk yılında sınıfındaki çocuklar onunla konuşmaya, zamanın deyimiyle flört etmeye çalışmışlardı. Sınıfın en karizmatik erkeği bile arkadaşlarıyla iddiaya girmiş " Bana dayanması sadece iki dakika sürer gençler. Beş dakika sonra sevgiliyiz, iyi izleyin" demişti. Ama beş dakika sonra hüsranla geri dönmesi bir olmuştu. O zamandan sonra erkekler cephe almışlar, hep kötü gözle bakmışlardı Esma'ya. Oysaki dünyalar güzeli Esma "Edepten daha güzel bir süs" olmadığını düşünüyordu. Hani saçlarına şiir yazılmamış kadınlar vardır ya, hani saçlarına rüzgarın dahi dokunmadığı işte öyle bir kızdı Esma. Cömert,yumuşak kalpli,hoşgörülü ,saygılı,neşeliydi.
Ve şimdi ne olduysa hasta yatağında bile o çocuğu düşünüyordu. Acaba kitabın arasına bıraktığı mektubu okumuş muydu ya da farketmiş miydi? Bir an önce kütüphaneye gitmeliydi.

************************************
YAZAR NOTU:
Sevgili okuyucularım öncelikle hepinize teşekkür ederim. Okuyan gözleriniz dert görmesin :) Bölümle ilgili düşüncelerinizi, eleştirilerinizi lütfen belirtiniz. Oylamayı da lütfen unutmayınız :)
Keyifli okumalar dilerim.

∞ SONSUZ ∞Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin