5

15 2 0
                                    

Gözlerimi çok yavaşça açıyordum Elliot ve Gavin başımda duruyordu ve ben bilmediğim bir yerde öylece yatıyordum. Birden kendimi kaldırmaya çalıştım ama Elliot bana sarılarak beni dindirdi. ''Elliot neredeyiz?''

''Flora, lütfen konuşma. Gücünü yitirme.'' dediği sırada elinde iğne olan güzel bir kadın içeri girdi. ''Elliot lütfen. Lütfen gidelim.'' desem de beni dinlemiyor sadece bana bakıyordu. Her şey berbat olmuş durumdaydı. Gavin ise sadece korkmuş gözlerle bana bakıyordu. Sanki 'Sana noldu böyle?' der gibiydi. Hemşire iğneyi serumun içinden boşalttığı sıra dayanamayıp gözlerimi kapattım. Noluyordu? Anlam veremiyordum. Sonra sadece uyumam ve her şeyi az da olsa unutmam gerektiğini düşünerek uyudum.

Elliot ve Gavin başımda dikilmiş uyanmamı bekliyormuş gibi bakıyorlardı. Bende uyandığımda onlara gülümsemekten başka bir şey yapamamıştım. Gavin, ''Anlamadım bu olanlar da ne?'' dedi.

''Gavin!'' diye bağırdı Elliot. ''Elliot lütfen.'' diyerek ekledim. Bana bakışını anlatamazdım.

Bir saat sonra hemşire kolumda ki serumu çıkartıp beni taburcu etti. Elliot ile eve doğru ilerlerken Gavin arkamızda durup ''En iyisi benim gitmem.'' dedi biraz kırgın bir ses tonuyla. ''Lütfen Gavin benim hayatımı kurtardınız bu akşam bizimle ol.'' diye ekledim. Elliot'a döndüğümde yüzü biraz kızmış birazda üzgün gözüküyordu. Elliot Gavin'e dönüp kafa salladı. Gavin de sessiz bir şekilde bizimle ilerledi.

Uzun bir yoldan sonra sonunda eve gelebilmiştik. Ev çok güzel kokmasına rağmen dışarıdan evin görüntüsü kötü gözüküyordu. Acaba burada kimler yaşamıştı? Bu düşüncelerden kurtulup yazılarıma odaklandım. Yazı yazıyor aradada Gavin ile Elliot'a bakıyordum. Elliot sarı saçlı,yeşil gözlü, beyaz tenliydi Gavin ise kahverengi saçlı, mavi gözlüydü. Ve bir ayrıntı daha vardı ikisinin de sert hatları vardı. Elliot hep Gavin'e sert bir şekilde bakıyordu ama bunu anlayamadım. ''Elliot size ne oldu?'' diye sordum. Elliot ağzını açacak iken Gavin birden onu susturdu ve, ''Bu şeyi benim sana yaptığımı düşünüyor.'' dedi. ''Elliot biliyorsun ben hastayım bu normal.''

''Flora sen hastasın bu adamın yanında ne işin vardı?'' diye sordu bağırarak. Ona kızgın bir şekilde baktıktan sonra yazılarıma devam etmek için dışarıya çıktım. Daha sonra Gavin arkamdan hızlı bir şekilde kapıyı kapatarak buradan uzaklaştı. Arkasından koşmak için bilgisayarımı yere bıraktım ve koşmaya başladım. ''Gavin! Gavin bekle!'' dediysem de Gavin beni duymuyor veya duymamazlıktan geliyordu. Ama ben yine de durmadan onun peşinden gitmeye başladım.

En sonunda Gavin çok güzel bir yere girmişti. Birden duraksadım burası... Buras o resimde ki yerdi. Daha sonra hemen içeri girip Gavin'in yanına gittim. ''Neler oluyor Gavin?'' diye sordum nefes nefese.

''Bak Elliot benim-'' derken kapı açıldı içeriye Elliot girdi ve beni aldı. ''Elliot dur!'' diye bağırdım. ''Flora anlatacağım benimle gel.''

Çok güzel bir yere gelmiştik. Ve burasını güzel kelimesiyle bile anlatamıyordum. ''Bak Gavin benim kardeşim. Daha doğrusu kardeşimdi. O günden beridir konuşmuyoruz Flora seni onun kucağında bana getirirken görünce kalbim yerinden çıkacak gibi olmuştu.'' dedi kalbim çok hızlı atıyordu o gün? O gün neydi? ''Elliot o gün derken ne demek istiyorsun? dedim.

''Benim kız arkadaşım vardı. Ve onlar o gün birlikte oldular Flora emin ol herşey değişti. Sanki kardeşim yerine düşmanım duruyordu. Sonra biz kavga etmeye başladık ama çok büyük kavgalar. Ben bir daha bu adaya gelmedim o da Florida'ya gelmedi.''

''Peki bu kadar aranıza giren o kız kim?'' diye sordum. Biraz durduktan sonra yüzüme baktı ve öylece kaldık. Ellerini çenemde gezdirmeye başladı ve beni öptü. O anı anlatmak bir imkansızdı. ''Artık geçmişimizi silme zamanı geleceğim.'' dedi. Kafamı olumlu anlamda salladım. Bir şey söyleyemiyordum. Sanki o an dilim tutulmuştu. ''Artık eve gitmeliyiz yoksa bütün kumlar ağzımıza girecek.'' dedim gülmeye başladık ve eve gittik.

Ölümsüz Aşk Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin