Bölüm-19

375 25 7
                                    

Şarkı ile birlikte kesinlikle okumanızı tavsiye ederim. İyi Okumalar..!!


Kandırılmakla, kullanılmak arasında ne kadar incelikte bir çizgi var? Kalbimin etrafında büyük bir yük ve acı veren bir çizik vardı. Ona her iltifat ettiğimde yüzü kızaran, şimdi gerçek bir yalandı öyle mi? Ne bekliyordum ki? Kötü bir kızın beni sevmesini mi? Eğer ben kötü olsaydım kim bilir neler yapardım? Ama ben kötü değildim! Lanet olsun keşke olsam! O zaman bu kadar canım yanmazdı!

"Ne oldu enayi?" Hala gitmemişti! "Ben varken seni mi seçeceğini sanıyordun? Gerçekten enayisin. Ona ne verebilirsin?... Çok eksiğin var." Derin nefesler alıp veriyordum. "Kes sesini." diye tısladım. "Seninle kalmak yerine gizlenmeyi tercih etti." dedi. Susmazsa kendimi kaybedecektim.

"Gerçekler canını yakıyor değil mi?... Ama üzgünüm ezik..." Kulağıma yaklaştı ve fısıldadı. "O sadece benim."

İşte bu sabrımı taşırmıştı. Dayanamadım ve ona sert bir şekilde vurdum. Üstüne çıktım ve daha hızlı ve sert vurmaya başladım. Aniden boş bulundum ve bu sefer o bana vurup, beni yana yatırdı. Üstüme çıkıp hareket etmemi engelleyecek ve vücudumun ona olan direncini kırmaya başladı. Ve başardığını söyleyebilirim. Aslında vurması içimdeki o iğrenç acıyı dışa vuruyormuş gibi oldu.

Son on beş dakikadır durmadan beni dövüyordu. Normal şartlarda ona delicesine karşılık verirdim ama şuan bunu yapacak enerjim yoktu. Üzerimden kalktı ve toparlanıp yanımdan en sonunda çekip gitti.

Kafamı oynatamıyordum bile. Bakışlarım bile sadece şimşeklerin çakışını izliyordu. Hafif başlayan yağmur damlaları yüzüme damlıyordu ve yüzümdeki yaraları yıkıyorlardı sanki.

Riva neden? Neden yaptın bunu bana? Senden bana zarar gelmeyeceğini söylüyordun... Şimdi verdiğin zararın hesabını benden kaçarak mı vereceksin? Sevgili olsalar yine iyi ama... Karım ne demek?!! 

Bunun ne demek olduğunu bilmiyorum ama bir şeyi çok iyi biliyordum... Ben o kötü, yırtıcı, egoist ve evli olan kız için kalbimde aşk besliyordum.

"Harry dostum?!" Telaşlı bir ses kulaklarıma dolduğunda, kafamı zor bile olsa yana çevirdim. Bu Louis'ti.

"Sana ne oldu böyle dostum?!" Ensemi kavradı ve başımı kaldırdı. "Hastaneye gitmeliyiz!"

"Hayır..." dedim kısık çıkan sesimle. Ve maalesef öksürdüm. "Beni yurda götür." Bunu istediğimde yine de hastaneye gitmeliyiz diyen bakışlarla bana bakmaya devam etti. "Lütfen Louis."

Bu sefer lafımı ikiletmedi ve beni ayağa kaldırmak için yardım ederek, bir kolumu onun omzuna attı. Belkide şuanda onların şirketinin önünde olmasaydım beni bulamayacaktı. Bu durum için binlerce kez şükür ettim. Burada ölecektim çünkü.

Riva

Bilgisayarda Harry'nin evrak işlerini tamamlarken, içimde kötü bir his vardı. Şuan gerçekten kendimi tuhaf hissediyordum. Ta ki kapı büyük bir gürültüyle açılana kadar.

Yerimden fırladığımda kapıda Josh'ı öfkeli gözlerle gördüm. Kapıyı arkasından kapattı ve hışımla yanıma gelip saçlarımı çekiştirdi. Ben çığlık atarken o canımı yakmadan duramıyordu adeta.

"Küçük orospum rahat duramıyor anlaşılan..."

Saçlarımı yatağa doğru savurduğunda bedenimde kendini beraberinde götürdü ve sırt üstü yatağa düştüm. Yatakta üstüme çıktı ve elini ağızıma götürerek baskı uyguladı. Çıkan çığlıklarım zor duyuluyordu.

Scream [h.s]Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin