Janset'in etrafındaki kalabalığa baktığı anda başından aşağıya kaynar sular dökülmüştü. O kadar kalabalık,I kadar beyaz önlüklü insan neden Janset 'in etrafına toplansın ki.Onu düşünürken omzuna çarpan bir hemşirenin "Pardon bayım" demesiyle kendine geldi ve kimseye aldırış etmeden Janset'e doğru koştu. Beyaz önlüklü adamlar onu durdurmaya çalışsa da o sanki orada kimse yokmuş gibi hareket ediyordu.Kalabalığın azalmasıyla gözleri kocaman açıldı.Orada yatan bir başkasıydı. O Janset değildi.
Endişeyle etrafına bakındı ama yoktu Janset yoktu.Nerede olduğunu sormak için güvenlikleri ve hemşirileri rahatsız etse de onu bulamamıştı.En son doktoru Toprağ'a sormaktı.Odasına doğru yönelirken elini sıktığı yumruk dikkatini çekti ve sakin olması gerektiğini içindeki sese söyleyerek onu susturmaya çalıştı. Ama ne yazık ki başarılı olamamıştı. İçindeki ses ona intikam alması ve Janset 'e bilerek neden bunun yaptığını sorguluyor olsa da daha fazla dayanamadı ve olduğu yerde aniden durup yan tarafında ki duvara yumruk attı. Içinde ki intikam ve pişmanlık ondaki acı duygusunu köreltmişti.Attığı yumruk bir nebze olsun sakinleştirmişcesine.Yürümeye devam etti ve sonunda Toprağ'ın odasını buldu.
Kapıyı çalmadan içeriye girdi ve elindeki hasta dosyalarıyla şaşkın bir Toprak görünce isterim istemez o da şaşırdı. Çünkü Topra'ğı az buçuk taniyorsa ya sekreteri yada hemşirenin biriyle iş pişiriyor olmasıydı. Bu soruları kafasından def ettikten sonra Toprağ'a doğru hizlica yürüdü ve yumruğunu masaya geçirdi. Daha sonra Toprağ'ın yakasından tutip sandaldyesinden düşürdü ve kendisinden bile beklemediği bir sesle "Ulan! Pezevenk nerden lan kız nerde Janset?!" Dedi koridor da yankılanmıştı. Buna aldırış etmeden intikam dolu gözleri bir anda parladı ve yumruğunu tekrar Toprağ'ın yüzüne geçirdi. Toprak ağzından çıkan bir inlemeyle ağzındaki kanı yere tukurdu ve konuşmaya çalıştı "B.. be.. ben bilmiyorum Janset'in nerde olduğunu en son senin peşinden gittiğini gördüm o kadar.Durması için yalvardım ama dinlemedi."dedi sesi yalan söylemiyor gibiydi ama öfkeden kuduran Yalın bir yumruk daha attıktan sonra daha fazla dayanamayıp hasteden çıkışa doğru yöneldi.
Çıkışa yaklaşmışken tanıdık bir ses onu durdurdu. Kim olduğunu bakmak için arkasını döndüğün de kimse yoktu. O dedi bunsefer daha yakından duyunca ister istemez endişelendi.Tekrar sağa sola bakındı ama kimseye göremedi.Ama tam o anda bir el onu kuvvetlice tutup bir yere doğru çekti.Hayla kim olduğunu anlamadı ama anlamak için bir kez daha yaklaştığında harika bir koku onun büyülemişti. Bu onun Janset'in kokusydu.Bu Ihlamur kokusuydu.Janset'in hızla kalkıp önem gogusu ve nefesinin harika tadı Yalin'i mest etmişti. Gözlerini karanlıktan göremiyordu ama içindeki pariltiyi hissediyordu. Janset 'e ne olduğunu neden bu halde olduğunu sormak istedi ama Janset o karanlık odanın içinde kaybolmuştu.Gözlerinin yanıldığını düşündü ama hayır Janset gene yoktu.Bunsefer sabırsız bir şekilde karanlığa doğru yürüdü ve bir anda Janset'in ağlama sesini duydu. Nerde olduğuna tekrar bakmak istedi ama yoktu Janset yoktu.
Sonra bir anda kendini beyaz buz gibi bir zeminde buldu Yalın. O kadar soğuktu ki sırtı uyusmustu resmen. Kafasında en son gördüğü şeyler canlanirken Janset'in hayla yanında olmayışı içini parçalasa da .Etrafındaki o kadar şerefsiz piçle sadece sabrederek baş edeceğini biliyordu.Bu yüzden intikam duygusunu bir kenara bırakarak Olaf denen adama baktı be uyandığını giren Olaf Yalın 'a doğru yaklaştı.Pis bir şekilde sırıtarak "Günaydın Yalın"dedi ve aynı itici ses tonuyla "Ha bu arada pek aydın olamayacak.Çünkü uyurken hep şu senin zavallı kızın adını sayikladin."dedi Yalın bir anda elindeki iplere aldırış etmeden sinirle yerinden zıpladı ve "Janset'in adını ağzına alma!."dedi sesindeki nefret her yanı doldururken. Olaf iğrenç bir gülümsemeyle ekledi "Janset demi aaa evet zavallı kız şimdi yaşasaydı kesin yanında olurdu demi? "dedi. Bu söz üzerine Yalın sinirden kudurdu ve elindeki ipleri parçalamaya çalıştı. Ağzından ettiği her küfüre gülen Olaf sesini bile çıkarmadı.Son kez Yalın 'a doğru yaklaşıp kulağına eğildi ve "Tabi o hasta haliyle ona denilenlerin yaptıysa "dah fazla dayanamayıp kafasını Olaf'ın iğrenç yüzüne savurdu ve yere düşen Olaf bir küfür savurarak adamlarına emir verip oradan ayrıldı. Yalın yediği yumruk ve tekmelere aldırış etmeden hayla Janset'i düşünüyordu.
"...Janset" dedi son bir kez gözleri kapanmak üzereydi ama aldırış etmedi.Gözünden akan bir yaş soğuk mermere değdi ve inlemeyle karışık. ."Janset beni bırakma ne olur bırakma "dedi ve kendini bilmediği bir boşluğa bıraktı.
Yorum ve vote yapmayı unutmayın.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
IHLAMUR
Literatura FemininaÖlümü yanıbaşınızda hissetmeniz dileğiyle... ...psikopat yazarınız...