Doğaüstü Soylar - 1

6.4K 479 59
                                    

Selamünaleyküm,

Bugün yeni bölüm hazırlayamadım. Başladım yazmaya ama yetiştiremedim. Bu yüzden bugün size Doğaüstü Varlıkların Dünya'sında yer alan 'SOYLAR' ı tanıtacağım.

Bunlara SOY demeyi tercih ediyorum, çünkü ırk kelimesinin ırkçılığı çağrıştıran bir kelime olduğuna inanıyorum. Ayrıca kurgu gereği de bu doğaüstülerin her biri özünde insan, sadece ortak ataları zaman içerisinde farklı özelliklere sahip canlılar olmuş ve bunların SOYUNDAN gelenler olarak SOY kelimesini tercih ediyoruz. ;)

Başlayalım. Şimdilik ilk iki soyu tanıtacağım. Zamanla diğerlerine de geçeceğim inşallah.

__________________________

KURT ADAMLAR

Kurt adamların kökleri doğuya; Türklere uzanır

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

Kurt adamların kökleri doğuya; Türklere uzanır.  Yeryüzündeki en kadim doğaüstülerin başında gelir. Yani doğumları bilinmeyen bir zamana uzanacak kadar eskidir.  Aşina isminde dişi bir bozkurttan türedikleri söylenir. Sert uzun tırnaklar, parlak gözler ve uzun köpek dişleri dışında görüntülerinde bir farklılık yoktur.  Oldukça kuvvetli bir fiziğe ve koku, görme ve duyu yeteneklerine sahiptirler. Hızlı iyileşirler ve hızlı koşarlar. Sürü güdüsüne sahip oldukları için soylar arasında birbirlerine en çok destek çıkanlar kurt adamlardır.

Zamanla Türkler batıya göç ettikçe gittikleri yerlerde yaptıkları evlilikler sayesinde bu soyu batıya taşımışlardır. İlk doğan nesiller aynı babaları ve dedeleri gibiydi ama ne zaman ki nesiller ana kökten uzaklaştı o zaman batılı kurt adamlar değişmeye başladı. Köklerinin özelliklerine ek olarak tüylenmeye başlamışlardı. Ayrıca sadece dolunay zamanında güçlerini en üst seviyede kullanabilmektedir. Dolunaydan yararlanmak için gece olması gerekmez. Buna neyin neden olduğu tam olarak bilinmese de batılıların genleri, coğrafi etkin ve köklerden uzaklaşmanın böyle bir kırılmaya-evrilmeye sebep olduğu düşünülmektedir.

Türkler, kendi kanından olan kurt adamları 'bozkurt' olarak tabir ederken bunun dışında kalanları 'itbarak' olarak tabir eder. Çünkü tüylü birer köpeğe benzemektedirler. Hayvanlar aleminde de kurtlar, köpeklerin atasıdır. Köpekler, bir alt tür kabul edilir. Bu ayrım yüzünden itbarak, bozkurtlara karşı bir hoşnutsuzluğu vardır ama bu ayrıma rağmen ortak mecliste ayrımcılık görmezler, eşit kabul edilirler. Yine de mecliste çoğunluğu her daim bozkurtlar sağlar.

Hiyerarşiye göre lider olan kurt adamların gözleri parlak bir ateş sarısıdır. Onun altındakiler ise parlak mavidir.

DİPÇE: Kurt adamların gümüşe veya başka şeylere zaafiyetleri yoktur. Kan veya kanlı ete düşkün değillerdir.  İtbarakların kanlı ete düşkün olduğu gözlense de bu daha çok kültürel bir tercihtir, soysal bir ihtiyaç ya da özellik değil. Isırıkla falan kurt adam yapılamaz.

VAMPİRLER

Vampirlerin doğum yeri batıdır ama kökleri tam olarak bilinmez

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

Vampirlerin doğum yeri batıdır ama kökleri tam olarak bilinmez. Gizlidir. Fakat diğer soylarla karşılaştırıldığında oldukça genç kabul edilirler. Tahminlere göre en az 3000 yıllık mazileri vardır. Uzunca süre tüm dünyadan gizli bir şekilde yaşadıkları için tam tarih verilmemekte. En ünlüleri Dracula ailesidir. Eflak Boğdan Prensliğinin yönetimini almış olan bu vampir ailesi, Türklerin ülkelerini fethedene kadar bağımsız hüküm sürmüş ama daha sonra onların altında hüküm sürmeye devam etmiştir. Kazıklı Voyvoda olarak bilinen Vlad Tepeş'in Türklere düşmanlığı tarihe geçmiştir. Vampir ve kurt adamların birbirlerine olan düşmanlığın temeli buradan gelir. Bugün hala birbirlerinden haz etmezler.

Zaman içerisinde Türk ve batılıların birbirleri ile olan yakınlaşmasından vampir Türkler türemeye başladı. Zamanla bu soy da kurt adamlar gibi yeryüzünde yaygın hale geldi ve hemen hemen her ülkede nesilleri oldu. Bir tek uzak doğulularda vampir ve kurt adamlar çok az sayıda vardır, bunun da sebebi uzunca süre dış dünyaya kapalı bir politika sürmeleridir. Türkler, kendi kültürlerinde vampire Meçik demeye başlamıştır. Vampirlerden farkları hemen hemen yoktur. Bir tek göz renkleri fosfordur.

Vampirler ise kırmızı kalın bir daire içerisinde siyah gözlere sahiptir. Aslında bundaki temel sebep vampirlerin kan içme tutkusudur. Aslında vampir soyunun hayatta kalmak için kan içme ihtiyacı yoktur ama içtikleri takdirde yaşam ömürleri az miktarda da olsa uzar ve yaralarını iyileştirmede etkili olur. Meçikler, inançlarındaki kan içme yasağı yüzünden asla kan içmezler ve içen vampirlere de hoş gözle bakmazlar hatta iğrenirler.

Vampirlerin genel olarak kurtlardan daha çeviklerdir ve duyma yetileri daha gelişmiştir.  Üst köpek dişleri uzundur. Fiziksel güçleri vardır ama kurt adamlar kadar yoktur. Hızlı hareket etme kabileyetleri vardır ve bir yere tırmanma ve tutunma becerisi çok gelişmiştir. Kurt adamlara göre çelimsiz olduklarından sürü halinde hareket etmeyi tercih ederler. Birlikten güç doğar...

DİPÇE: Vampirlerin uçması veya yarasaya dönüşmesi tamamen efsanedir ve insan uydurmasıdır. Uçabildiklerinin düşünülmesinin nedeni uzak noktalara zıplayabilmesidir. Aynı şekilde kalbe kazık saplamak gibi şeylerin de gerçekliği yoktur. Özünde yaşayan bir insan olduğu için her canlı gibi öldürülebilirler. Tabiki de güneşe karşı da bir sıkıntı çekmezler. Bir tek ömrünü karanlıklarda yer altlarında gizleyen bir dönem vampirlerin ilk zamanlar güneşle sıkıntıları olmuştur. O da alışık olmadıkları için. Isırıkla yeni bir vampir doğmaz.

Hayalet Lise [Hayalet Serisi #1] (Kitap Oldu)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin