Sabah uyandığımda saat 5:59'du sürünerek banyoya girdim hızlıca duş alıp dişlerimi fırçaladım. Hızlıca dolabının karşısına geçtim siyah yırtıl bir şort siyah bir streç atlet ve oduncu gömleği çıkarıp hızlıca giydim gömleği üzerime giymek yerine belime bağladım siyah vanslarımı giydim ve saçlarımı dalgalı şekilde açık bıraktım ince bir likit çektim ve dudaklarımın renginin yerine gelmesi için hafif bir kırmızı vurdum siyah çantamı telefonumu ve defterlerimi alarak aşağı indim. Hızlıca dolaptan birşeyler çıkarıp yedim.
Kapının önüne çıkarken taksiyi arıyordum. Kapıyı kitleyip önüme döndüğümde bir kayaya çarptığımı sandım başımı kaldırdığımda yüzümün bembeyaz olduğunu hissettim karşımda duran barıştı dün gece gördüğüm rüyadan sonra endişeliydim daha önce gördüğüm bir kaç rüya gerçekte de yaşanmıştı.
-"Günaydın Ezra" dedi
(Düşüncelerimden sıyrılıp)
-"Şeyy günaydın" dedim
-"Annem seni de almamı söyledi senin içinde sorun yoksa arabadayım"dedi
-"A..." Diyemeden arabanın kapısını açıp binmişti bu kendini ne sanıyordu konuşmama bile müsaade etmemişti onunla gitmek pek iyi hissettirmiyordu bu sırada alacaklı gibi kornaya bastı
-"Tüm gün bekleyemem Ezraaaa" diye bağırdı.
-"Sen git ben taksiyle geleceğim" dedim
-"Saçmalamada bin şu arabaya"
-"Offff tamam"sallana sallana arabaya bindim.
Rüya beni fazla etkilemişti sıcaklamaya başlamıştım ve nefes almakta zorlanıyordum.
Yol boyunca konuşmadım o da konuşmadı. 20 dakika sonra okula gelmiştik sonunda,sanki saatlerdir beraber arabadaydık.
-"teşekkürler"diyip onun konuşmasına izin vermeden arabadan indim. Okula doğru yürümeye başladım arkamdan baktığını hissediyordum okuldan içeriye girerken arkama bakıyordum tam o sırada birine çarptım. Bu böyle giderse kendime yere yatak hazırlamam gerekecek.
-"heyyyy"diyi verdim.
-"şey çokk özür dilerim önüme bakmıyordum." Dedi aman allahım bu nasıl bir çocuktu böyle mavinin en güzel tonlarında olan gözleri kumral saçları ve kaslı vücudu çok cezbediciydi ne diyorum ben ya çocuğa biraz daha ilanı aşk edecektim. Düşüncelerimi bir kenara itip konuştum.
-"Şey tamam sorun değil" dedim. Elini uzatarak
-"Berk'e" dedi elini uzatarak
-"Ezra" dedim
-"Bir kahve içmek istermisin?" Diye güzel bir soru sordu.
-"Tabi" dedim hızlıca kafeteryaya gidip birer kahve aldık ve cam kenarında olan boş bir masaya oturduk.
Çok güzel bir sohbeti vardı beraber o kadar bi sohbete dalmıştık ki dersi unutmuştuk
Gözüm konuşurken defterlerime kaydı ve o saniye beynimde şimşekler çaktı.
-"Ahhhh olamaz"dedim saate bakarken
-"Bir sorun mu var?"dedi Ayağı kalkarken
-"Dersim başlamak üzere gitmem gerek" dedim o da saatine baktı ve
-"benim 2 saatim boş buralarda olurum dersin bittikten sonra birşeyler yapalım mı?" Diye sordu o sorarken ben hızlı adımlarla yürümeye başlamıştım bile
-"Tamam olur.sonra görüşürüz" dedim
Sınıftan içeri girdim henüz hocamız gelmemişti derken arkamdan girmiş bulunmaktaydı aman ne güzel iki dakika daha geç gelseydin de ben biraz dinlenseydim. Tamam fazla şey istiyorum gibi hissettim. Hızlıca yerime doğru ilerledim fakat barışın yanında sarışın yeşil gözlü dolgun dudakları olan göğüsleri büyük Üfffff yani çok sexsiy bi kız vardı. Ani tepkim kız yerimi almıştı ve bu en sinir olduğum şeydir. Ben bunları düşünürken barış bana bakıyordu gıcık şey bakışı attım ve mavi gözlü kumral bir kızın yanına oturdum.
-"Selam" dedi kısık sesle bende aynı şekilde karşılık verdim
-"Selam"
-"Ben Rüzgar"
-"Ben de Ezra" dedim ve derse döndük
Ahhhh tanrım sonunda ders bitebilmişti. Çantamı toplarken Rüzgar konuştu
-"Eğer işin yoksa kafeteryaya gidelim mi?" Diye sordu
-"Olur" dedim ve kafeteryaya gittik ve bir masaya oturduk tam bu sırada birinin bizim masanın yanında durduğunu hissettim. Tam bakacakken Rüzgarın gülücüklerim ona sarıldığını gördüm. Sevgilisi herhalde diyerek çocuğa baktım sarıldığı çocuk Berk'eydi hayal kırıklığı oluşmuştu içimde aniden ben bunları düşünürken Rüzgar konuştu
-"Ezra tanıştırayım abim Berk'e"dedi.
Dur bir saniye abisi mi Berk'e ve Rüzgar kardeş mi içim rahatlamıştı. Berk'e konuştu
-"Biz zaten tanışıyoruz"dedi kardeşine
-"Nasıl tanışıyorsunuz?" Diye sordu Berk'e de kısaca ona özet geçti ve bana bakarak konuştu
-"Dersin bitti mi Ezra?"
-"Evet"dedim
-"O zaman gidelim mi?"dedi
-"Olur" dedim. İçimden barış beni götürmez o zaman endişelenmemi gerektirecek birşey kalmaz diye düşündüm
-"Hey nereye gidiyorsunuz" dedi rüzgar.
-"Berk sen açıkla ben 10 Dakika'ya geleceğim istersen kapıda buluşalım dedim"
Tamam der gibi başını salladı. Lavoboya giderken ders zili çaldı herkes sınıflarına girdi bir kişi hariç barış karşıdan geliyordu çok yaklaşmışken yerlerin ıslak olduğunu fark etmedi ve üstüme düştü (ahhh tanrımmm olmasın yaaa) dudakları o kadar yakındı ki dudaklarına deydiğini hissediyordum nefesi tüm yüzümü ısıtıyordu donmuştum resmen o ise
-"Sürekli düşüyorsun" dedi dudaklarını yavaşça çekerken
-"Nedense bu düşmeler hep senin yüzünden olur" dedim onu üstümden iterken yavaşça yerden doğruldum ve ayağı kalktım yüzümün kızardığını biliyordum bu yüzden hiç ona bakmadan lavaboya yöneldim. Hızlıca kendimi düzenleyip dışarı doğru yöneldim. Berk'e bakımdan ve bulamadım numarası da olmadığı için arayamadım. Ekildim düşüncesiyle tam okulun dışına çıkarken
-"Ezraaa" diye biri bağırdı bu Berk'in sesiydi.
-"Nerdesin sen ekildim sandım."dedim huysuzca bunu söylemem karşılığında kahkaha attı
-"Seni eken ölsün"dedi yüzümde gülümse oluşmuştu
-"Numaran olmadığı için arayamadım" hızlıca numaralarımızı birbirimize verdik.
Beraber önce birşeyler yedik daha sonra sinemaya gitmeye karar verdik
-"Ee ne izleyeceğiz" dedim sinemanın önüne gelince
-"Şey aslında güzel bir Aynı Yıldız'ın Altında filmi gelmiş istersen girelim" dedi
-"Hadi o zaman ne duruyorsun" dedim tam biletleri alırken iki kişi yanımızda belirdi. Tahmin etmek çok da zor değil barış ve sınıftaki sarışın kız
-"Ezra ne işin var burda" dedi küçümseyerek
-"Neden ben sinemaya giremezmiyim?" Dedim Berk gerildiğimizi düşünmüş olacak ki araya girdi.
-"Çağla nasılsın?" Dedi kızın adı çağlamıymış hıhh beğenmedim sıradan bir isim
-"Iyiyim Berk sen?"
-"iyiyim" daha sonra Barış konuştu
-"Hangi filme gençler"dedi
-"Aynı Yıldız'ın Altında" dedim. Çağla sevinçle
-"O filmi çok severim"dedi.(aman ne güzel diye düşündüm) Barış da gülümseyerek
-"O zaman beraber giriyoruz" dedi.
Filim bitmişti ve filmden fazla etkilenmiştim. Izlerken göz yaşlarım istemsizce gözümden aşağı düşmüştü Berk ise film yerine beni izlemişti bu hoşuma gitmişti ama onda çözemediğim birşey vardı çok garipti gözlerinde kin,öfke,intikam vardı ama davranışları öyle değildi. Ben bunları düşünürken Barış konuştu.
-"Ezra hadi gidelim" dedi
-"Sen git ben Berk'le döneceğim." Dedim bana bir süre baktıktan sonra çağlayı alıp arabaya ilerledi. Berk'le göz göze geldiğimizde bir zafer kazanmış gibi bakıyordu.
-"Gidelim mi?" Dediğinde kendime geldim.
-"Gidelim" dedim.
Yolda girken sohbet ediyorduk şeyirden çıkmıştık evim şehire 50 km uzaklıktaydı. Çevremizde yan taraftaki komşumuz dışında bir komşumuz yoktu. Biraz daha ilerlediğimizde şehrin ışıkları kaybolmuştu Berk bana bakım dişlerini göstermeden hafif bir gülümseme attı ve karşıya baktı bu beni korkutmuştu ondan başımı çevirip karşıya baktığımızda önümüz de bir kadın belirdi ve Berk direksiyonu kırmaya çalıştı ama çoktan kadına çarpmıştık çok sert bir şekilde direksiyonu kırmıştı bunu yapması arabanın takla atmasına sebep olmuştu.
Araba ters bir şekilde duruyordu ve ben üşümeye başlamıştım çok yorgundum Berk arabanın içinde yoktu kemerimi açmaya çalıştım ama sıkışmıştı üşüdükçe gözlerim kapanıyordu her yer kararıyordu ve uyurken göz yaşlarım akıyordu.