21♥

7.5K 573 144
                                    


Gözlerimi kapatıp dinlenmeye başladım. Taehyung gözümün önünden bile gitmiyordu.


Onu deli gibi özlüyeceğimi biliyordum. Tanrının ona verdiği o harika gülüşü artık göremeyecektim ya da belki de artık Taehyung da gülmeyecekti. Gerçi nereden bakarsak bakalım belki de o içten gülüşü hiç ama hiç görememiştim. 


Tek dileğim her şeyi unutup mutlu olmasıydı, evet o gülüşü başkalarına göstereceği için üzgündüm.

Yine de mutlu olduğunu bilmek beni de mutlu ederdi.

Yoongi'yi sadece bu konuda arayacaktım onun yeniden yaşadığını bildiğimde ben de yaşamaya başlayacaktım.

Shin Hae'ye hiçbir şey demediğimi farkettiğimde kendime söylendim. Ya da bir şekilde öğrenecekti haber vermeye gerek yoktu bence. Benim burada Shin Hae dışında arkadaşım yoktu ondan başka kimsem de yoktu, biraz taş kalpli davransam da. Vedaları sevmezdim böylesi daha iyi gibiydi.

"Çantanızı alır mısınız? " diyen sesle başımı kaldırdım. Tebessüm edip yanımdaki koltukta duran sırt çantamı aldığımda yanıma yerleşti kulaklığımı çıkartırken.


"Ne o boş boş konuşmamdan mı korktunuz" Demişti yanımdaki genç.


"Hayır, sadece müzik dinlemeyi seviyorum.  "


"Takmasan olmaz mı uzun bir yolculuk olacak biraz konuşsak?"

"Anlatacak çok şeyin var sanırım"

"Senin de var gibi. Yanında dakikalarca dikilirken beni farketmedin bile"

Bunun üzerine utandım. Dakikalarca bana mı bakmıştı!


"Neyse tanışmaktan başlayabiliriz bence. İnsanların bir yabancı gibi yolculuk yapmasından biraz rahatsız oluyorum. Huyum bu yanlış anlama lütfen adım Changkyun "


Uzattığı elini sıkıp


"Lee Sunah" dedim


"Sunah mı? "


Ah Tanrım yine başka bir skandal mı yoksa!


"Evet" dedim bıkkınlıkla

"Sen geçen sene vefat eden bayan Lee Soohyun'un kızısın değil mi?"


Tam anlamıyla yeni bir şok geçiriyordum.

Kendime yeni bir hayat kurmaya çalışırken neden her şey sarpa sarıyordu.

I'M HAPPY WITH YOU✔️ [1.Kitap](KİM TAEHYUNG)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin