Stupid Love And Married• Hood

H.

Acacia'yanın evine vardığımızda Luke kapıyı yumruklamaktan hiç çekinmedi.

Acacia kapıyı açar açmaz konuşmaya başladı.

"Bende kim bu böyle kapıyı çalan ölüz diyordum. Ama zürafaymış dedi gülerken.

Ona sarıldıktan sonra içeriye geçtik. Her zamanki gibi düzenli ve televizyon açıktı.

"Acacia sen 16 and pregnent'mı izliyorsun?" dedim.

"Hayır. Korkmuştum. Evde ses olsun diye açtım bu çıktı. " dedi.

"Her zamanki Acacia" diye söylendim.

Masaya oturunca tekrar konuşmaya başladı.

"Autumn? Ne zaman karnın çıkıcak?"dedi beni korkuturken.

"5 dakika sonra" dedi Luke espiri yaparak.
Acacia espirileri sevdiği için buna gülmüştü. Ben ise sinir krizleri geçiriyordum.

"Cidden ne zaman çıkacak?" Dedi Luke.

"Bilmem 2 aya çıkar herhalde." dedim.

Bu sefer Calum konuşmaya başladı.

"Hey ondan uzak durun." dedi espiriyle.

Yemek yerken bir anda Luke öksürmeye başladı.

"Ayy ölücek herhalde." dedi Acacia.

Calum, Luke'un sırtına vururken bende Acacia'ya her zamanki 'Acacia gereksiz konuşma' bakışımdan attım.

Luke düzelince konuştu.

"Benden kolay kurtulamazsınız. Merak etmeyin" dedi gülmeye çalışırken. Bir yandanda öksürdü.

"Merak etmiyoruz zaten. Ben ölüceksin bari benim evimde ölme diye dedim." dedi.

"Herneyse bırakın tartışmayı. Yemekten sonra aklımda bir film var onu izleyelim." dedi Calum.

Yemekten sonra Calum'un dediği gibi filmi izlemeye çalışıyorduk. Tabii Acacia'nın dakika başı konuşmaları buna biraz mâni oluyordu.

"İnanmıyorum kızı aldattı mı?" dedi Luke ve hemen devam etti. "Oysaki sadece 2 dakikadır tuvaletteydim." dedi.
Bunun üzerine Acacia konuştu.

"Filmin ortasında gittin Luke ve şimdi film bitiyor." dedi.

Onların bu hali beni güldürüyordu.
~~~~

Yine her zaman ki gibi Calum benden önce uyanıp işe gitmişti.
Sabahları onu görememek beni huzursuz etmeye başlamıştı.

Dolabın üzerinde ki küçük notu görünce gülümsemiştim.

'Seni ve karnındaki o şeyi seviyorum.'
~~~~

Luke~

Bugün cumartesiydi ve her zaman ki gibi biraz dağıtacaktım.
Her zaman ki bar biraz sıkıcı olmaya başlamıştı. Bu yüzden oradan çıkıp, oraya en yakın bara gittim.
İçeride biraz ilerleyip boş bir yer arıyorken Acacia'yı görmeyi hiç beklemiyordum. Tek başıma canım sıkılıyordu ve oda yanlızdı. Yanına ilerleyip konuştum. 

"Acacia? Ne yapıyorsun?" dedim yanına otururken.

"Yine mi sen? Luke dün söylediğinde haklıymışsın senden kurtulamıyoruz." dedi alayla.

"Ne zamandır buradasın?"

"Yarım saat?" dediğinde gülümsedim.

"Ne gülüyorsun?" dedi.