2. Bölüm

74 5 3
                                    

"Hadi Chanyeol. Sen de otur şuraya da yarana bakayım."


Baekhyun'un annesi banyoya giderken Baekhyun'a sordum.

"Annen doktor falan mı?"

"Hemşire. Merak etme çok acıtmaz."

"Acıtsa da olur. Korkmuyorum ki ben."

Güldü.

"İyi o zaman. Seni buralarda daha önce görmemiştim. Yeni mi taşındınız?"

"Evet. Gwangju'dan taşındık."

"Güzel miydi oralar?"

"Evet ama burası kadar değil."

Yalan yoktu. Busan büyüleyici bir şehirdi. Kocamandı ve bol bol renkli yerler vardı.

"İşte geldim. Baekki, otur ve şortunu sıyır."

Baekhyun oturdu ve şortunu iyice kendine doğru çekti. Annesi pamuğa kahverengi bir şey döktü ve yavaşça Baekhyun'un bacağına bastırdı. Baekhyun küçük bir ah sesi çıkarttı ama ağlamadı.

"Yani oğlum, 7 yaşındasın daha. Ne bu futbol merakı? Her hafta bir yerlerini yaralıyorsun. Bunun biraz izi kalacak gibi."

Baekhyun'un canı sıkılmıştı. Sanırım iz kalmasını istemiyordu. Annesi işini bitirdi ve gazlı bez kesip Baekhyun'un yarasına bantladı. Sıra bana gelmişti. Yavaşça kolumu uzattım. Hafifçe çevirdim ve yarayı Baekhyun'un annesine gösterdim. Baekhyun'a yaptığı şeyin aynısını yaptı. Hiç acımamıştı ve ağlamamıştım.

"Chanyeol. Annenin numarasını biliyor musun? Onu arayalım, merak etmesin seni."

Cebimdeki kağıdı çıkardım. Annem her zaman yanımda taşımamı söylerdi. Eğer bir şey olursa büyüklerine bu kağıdı ver ve beni ara derdi. Kağıdı Baekhyun'un annesine uzattım. Annesi ilk yardım malzemeleriyle birlikte kalktı ve telefonunu çıkardı. Banyoya doğru gitti.

"Ee? Hangi okula gideceksin?"

"Busan Uluslararası İlk Okulu diye bir yermiş."

"Ciddi misin? Ben de oradayım!"

"Ah! Çok güzel oldu bu! Annem arkadaş bulmamı istiyordu. Yani tabi arkadaşım olmak istersen?"

"Tabi ki isterim!"

İkimizde sevinçten duramıyorduk. Belki de buraya taşınmamız o kadar kötü değildi. Baekhyun iyi birine benziyordu.

"Evet Bayan Park. Evet tam o marketin karşısındaki bina. Tamam. Bekliyoruz."

Annesi telefonu kapattı ve kağıdı bana geri uzattı.

"Annen buraya geliyor Chanyeol. Bir şeyler içmek ister misin?"

"Şey.. Su olabilir."

"Tamam. Bekle hemen getiriyorum."

Annesi bana su doldurup getirdi. Ben de içmeye başladım.

"Anne! Biliyor musun? Chanyeol da bizim okula gidecekmiş! Yeni taşınmışlar!"

"Öyle mi? Bak buna çok sevindim. Chanyeol iyi bir çocuğa benziyor."

Kapı çaldı. Annesi yanımızdan kalkıp kapıyı açmaya gitti. Gelen kişinin annem olduğunu sesinden tanımıştım.

"Channie? Aman tanrım iyi misin? Bir şeyin yok ya?"

"İyiyim anne."

"Bayan Byun. Size ne kadar teşekkür etsem az. Chanyeol'la ilgilendiğiniz için çok teşekkür ederim."

"Ne demek. Çocuklarımızın aynı okula gideceklerini biliyor muydunuz?"

"Gerçekten mi? Çok mutlu oldum. Bana okulu anlatabilir misiniz? Channie'yi güvenilir bir okula vermek istiyorum da."

"Tabi ki. Gelin mutfağa geçelim. Size kahve yapayım. Baekki, Chanyeol'la güzelce oynayın tamam mı?"

"Tamam anne."

Baekhyun yerinden kalktı. Yanıma geldi ve elimi tuttup beni ayağa kaldırdı.

"Hadi gel. Odamda oynayalım."

Elimden çekiştirip beni odasına götürdü.

"Şey, Baekhyun. Bu yeşil bez bende kalabilir mi?"

"Tabi ki. Bende de var. Birlikte takarız. O artık arkadaşlığımızın simgesi."

Our Little WorldHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin