Emre
Sabah yüzüme karismis olan, belki de dünyanın en güzel kokusunu taşıyan ipek gibi saclarla uyandım. Bu guzel bir duyguydu. Çok güzel. Onu uyandirmamak için yerimden kibildamadim. Olduğum yerde onu izledim öylece. Çok masumdu. Temizdi. Güzeldi. Elim ister istemez saçlarına gitti. Yüzünü incelerken yumuşacık saçlarını okşamaya başladım. Dudaklarında ufak bir tebessüm belirdi. Bir süre sonra gözlerini açtı ve bana bakti.
"Günaydın"
Dedim kısık cikan sesimle. Gülümsedi.
"Sana da günaydın"
Yerinde doğruldu ve ardından ayağa kalktı. Kapıya ilerledi.
"Nereye?"
"Banyoya"
Kısa ve net bir cevap vererek odadan çıktı. Bende aynı onun gibi dogruldum ve ayağa kalktim. Kapıya ilerledim ve disari ciktim. Merdivenlerden aşağı indikten sonra mutfakta gelen sesler nedeniyle oraya gittim. Ali ve Selin kahvaltı hazırlıyordu.
"Ali,"
Ona seslenerek bana bakmasini sağladım.
"Günaydın"
"Günaydın Emre"
Yanına ilerledim ve karşısında durdum.
"Sana da günaydın Selin"
"Günaydın"
Selin işini yapmaya devam ederken gözlerimi kapattım.
"Ali ben sana birşey söylemek istiyorum"
"Söyle"
"Gidiyoruz biz, izin verirsen"
Ali nin kaşları çatılıyor.
"Nereye gidiyorsunuz?"
"Uzağa. Kafa falan dinleriz"
Diyorum elim saclarimda iken.
Ali tam birşey soyleyecekken Tuğçe araya giriyor.
"Nereye gidiyormuşuz Emre?"
Tuğçe yanımıza geliyor.
"Burdan gidelim diyorum ya. Biraz kafamız dağılır"
Onu kendime çekiyorum ve saçlarına bir öpücük konduruyorum.
"Değişiklik olur hem"
Diyorum konuşmamın devamını getirerek.
Ali yine ağzını açıp birşey diyecekken onu durduran bu sefer Selin oluyor.
"Ali,"
Aliye biraz daha sokuluyor.
"Başbaşa kalırız"
Diyor onun izin vermesi için sesinin tonunu değiştirerek. Ardından bana bakıp goz kırpıyor. Ona gulumsuyorum.
"Iyi, peki"
Tugcenin sonradan haberi olsa da sevinip ellerini cirpiyor.
"Biz hazirlanalim o zaman"
Ali başını olumlu bir şekilde sallarken Selin gulumseyip eliyle 'git' işareti yapiyor. Tugceye dönüyorum ve belinden kavriyorum onu.
"Hadi"
Diyorum bu seferde yanağına bir öpücük kondurarak. Beraber merdivenlerden çıkıyoruz. Odaya giriyor ve dolabı açıp bavulunu cikariyor.
"Tuğçe sen eşyalarını hazırla, bende eve gidip hazirlanayim. Seni ararım gelir alırım"
"Tamam"
Sevinçle gelip dudagima bir öpücük konduruyor. Onun bu hareketine sasirsamda Bozuntuya vermeden odadan cikiyorum.
Savaş
