Ayna

62.7K 417 64
                                    

İçimden birçok kelime geçiyordu.
Ama bir şekilde dilimin ucuna gelemediler. Ama dudaklarım ona doğru yaklaşırken kelimelerimi bedenimle ifade edeceğimin farkındaydım. Bundan sonra hep böyle olacağının da. Çünkü uzun zamandır bu kadar mükemmel hissetmemiştim. En son Kerimcan Durmaz'ın videolarını izlediğimde bu kadar mutlu oldum lan ben.

Sıcaklık. Huzur. Dudaklarından akan kelimeler bunlardı. Beni belimden çekip kucağına oturturken kollarımı boynuna doladım. Elleri çenemi kavrayıp bizi tek bir tabanca haline getirmeye çalışırken hayatımda daha önce böyle bir şey hissetmemiştim.

Mahmut Tuncer'den imza aldığımda böyle heyecanlanmadım ben.

"Sana çığlık attırmadan," Öpüştüğümüz için nefes alışverişleri hızlıydı. "Seni yıkasak iyi olacak."

Güldüm. Ve ona sımsıkı sarıldım.

Sımsıkı.

O karşılık vermedi ama önemli de değildi.

Çünkü onun da iyi hissettiğini biliyordum.

Biliyorum çünkü; baba yandex.

(Random.)

***

Kapı pervazına yaslanmış beni izlerken çantamdaki seyehat boyu kremi çıkartıp ellerime sürdüm. Vücut kremini de çıkartırken gözlerinin üzerimdeki ağırlığını hissetmemek mümkün değildi.
Kremi bacaklarıma yavaşça sürerken yukarılara çıktıkça zaten kısa olmakta olan havluyu yukarıya çıkartmak zorunda kalıyordum. Bacağımın üst kısmına da sürdükten sonra havluyu indirdim.

Eh, onun gözlerinin nerede olduğunu tahmin edebiliyorsunuzdur zaten.
Aynen öyle, kankalarım.

"Bana bir şeyler ayarlayabilir misin?" dedim boynumdaki kremi sürmeyi bırakırken. Bir şey demedi. Onun yarına gözleriyle beni şey yapmaya devam etti. Şey yapmanın ne demek olduğunu biliyorsunuz. Boşuna mı benim kankamsınız ayol?
Aynanın karşısına geçerken, yavaştan kurumaya başlayan fakat hâlâ nemli olan saçlarımı gevşekçe ördüm. Arkama geçerken elleri havluyu düğümlediğim kısma gitti. Ben aynada ona bakarken o da şehvete bandırdığı gözleriyle bana bakıyordu.

"Topallaya topallaya yürümediğini bilmesem..." Havluyu tek ve sert bir hamleyke aşağıya çekti. "Bu havluyu çektikten sonra sana yapacaklarım çok daha farklı olurdu. Ama..." Omzuma bir öpücük kondururken amaçsız, işsiz bir şekilde bedenimi saklama dürtüsüne karşı koyamıyordum. Elindeki siyah tişörtü başımdan geçirirken birkaç saniye içinde bedenime tutunmuştu siyah kumaş parçası. "Seni giydirmeliyim." Bunu daha çok kendine der gibiydi. Ama olsundu...

Ona doğru döndüm. Ve bilin bakalım ne yaptım? Kendimi ona bastırdım. Aynı anda kahverengiler, siyaha büründü.

"Birlikte bir şeyler yapamıyor olabiliriz. Ama ben sana bir şeyler yapabilirim."

***

Yorumların az olmasının motivasyonumu düşürdüğünü itiraf ediyorum... Oylar umrumda değil ama lütfen yorum yapın ♥



SERT #WATTYS 2016Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin