Bölüm-2-

40 4 2
                                    

Gözlerim hayretle açılırken
Elini tutmayıp yerden destek alarak ayağa kalktım üstümü temizleyip yüzüne bile bakmadan yanından geçip gittim.

Hazal bana öylece uzaktan bakarken yanına varıp, tek bir kelime etmeden sınıfa gitmeye başladık.
Sessizliği bozan hazal oldu
"O kim?"
"Kim kim?"
"Afra,
Benimle kelime oyunu oynama biraz önceki çocuktan bahsediyorum."
Diyince durakladım.
Ve dünkü olanları hazal'a anlatmaya başladım.
Hazal ara sıra gözlerini büyütüp ağzını açmaktan başka bişi yapmadı.

"Ee peki adı neymiş" diye sorunca
Bilmiyorum diyebildim
Adını o kadar merak ediyordum ki

Sınıfa girdiğimizde 1 2 öğrenci vardı dersin başlamasına 20 dakka vardı ne diye erken gelirsin ki okula
Hazal kendine kahve almaya gitmişti bende o gelene kadar uyumayı planlıyorum sırama geçip çantamı bırakıp kafamı gömdüm.
Göz kapaklarım sanki bu anı bekliyormuş gibi kapanmaya başladı.
Karanlığın içinde kaybolmaya bıraktım kendimi.

Tepemde uyann diye bağıran insan dışı bir varlık var hayır niye bağırırsın bir insan neden uykusundan uyandırılır yahu?
Kafamı kaldırdığımda, bugün kalp krizi geçirmezsem iyidir diye dua ettim içimden.
Adını bilmediğim varlık beni uykumdan uyandırdı gözlerimi ovuşturdum boş boş ona bakıp kafamı tekrar sıraya koydum
Ve gene bağırmaya başladı.

"Küçük hanım uyanırsanız bizde derse geçeceğiz."

"Derse başlamamız için bir öğretmen olması gerekiyor ve olmadığına göre uyuyabilirim"

Deyip kafamı sıraya koymam bir oldu
Uyumayı planlarken ve hoca geldi bende şans olsa zaten

"Neden derse başlamadınız"

Sana ne ulan sana ne

Hayır yani biz o insan dışı varlıkla niye derse başlıyalım ki?

Yüzümü çantamdan ayırıp stajyer olduğumu öğrendiğim varlığı dinliyormuş gibi yapıyordum hayır cidden uykum var.
Sabah sabah okul mu olur ?

Sınıfın kapısı kırılacakmış gibi açılınca ister istemez uykumda açılmıştı.

Gözlerimi kapıya odakladığım da gözlerim yuvalarından çıkacağını hissettim.

O yoğun kahverengi gözler tam olarak uykulu gözlerimin üzerinde durunca donakaldım.

Ne bakıyon be hayvan demek istesemde tabiki buna cesaret edemedim.

Gözlerim hayretle büyürken,
"Hocam ben geldim"

Dedi ne yani bu sınıftamı okuyor ama bizden büyük ne alaka şimdi ya Hazal'a bakıp kaş göz işareti yaptım tabi becerisiksiz olduğum için bunu beceremedim hazal'da anlamayınca pes ettim.
Nolduğunu daha anlayamışken
"Dersi ben mi yoksa siz mi anlatacaksınız hocam"
Deyince aklıma öğretmen olabileceği aklıma geldi ama küçük duruyordu Ama öğrenci de değildi.
Tahtaya bakmaya devam ederken,
Coğrafya öğretmeni Murat hoca
tahtanın önüne geçti sanırım açıklama yapacak diye düşünürken tahminlerimde yanılmadığımı fark ettim.

"Evet arkadaşlar bu,
Uraz Akay, Coğrafya stajyer öğretmeni olmaktadır okulumuzda kısa bir süreliğine staj görüp ayrılacaktır"

Duyduklarımı hazmetmeye başlasam iyi olur.
Adı Uraz mıydı yani?
Ya ben bunu gördüğüm zaman kaçmıştım zaten, ne diye karşıma çıktı anlam veremiyorum.
Ama onu gördükçe gülümseyesim geliyor abimi hatırlatıyor bana abimle olan anılarımı hatırlatıyordu
derin bir nefes alıp Murat hocaya odaklandım
"Evet ilk dersi öbür arkadaşımız devam etsin istersen sen başka bi sefere artık"

Ölüm Mü, Sensizlik Mi ?Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin