DOĞUM GÜNÜ ÇOCUĞU

99 10 1
                                    

"Saçımı bıraksana be! Öküz müsün ya ?"

Tırnaklarım elinin en derin yerlerine inerken sinir köklerinde yada impulslarında bir sorun mu var diye düşünmeden edemedim. Kafamı kaldırıp beni kedi gibi tutarak yürüyordu. Bende sürükleniyordum.
Kafasını koparacaktım. Evet ne olduğunu anlamaya çalışıyorsunuz. Antidepresanların etkisiyle uykuya dalacakken bir hödük ki bu Rüzgar oluyor camı yumruklayarak güzel uykumdan beni uyandırdı. Ona dudaklarımı oynatarak Siktir ol git dedim lakin beklediğim etkiyi yaratmayarak yerdeki kafam kadar taşla range roverımın camını kırılmasını sağladı. Şu anda bana söyleniyordu.

"Yav saçımı bırak be kel kalıcam. "

"Toprak sus. Yoksa seni şu denize ayağına taş bağlayarak atarım!"

Gülerek durdum. Oda durdu.

"Siktir ordan deli"

Kaşları bozulmuş ağzımın etkisi ile çatıldı. Ve çenesi sinirden kasılmaya başladı.

"Deli ha ?" Dedi gülerek. Sonra ellerini saçına daldırdı ve sinirle geçirdi.

"Tamam"

Bana taktığı çelme ile yere çakıldım. Oda kemerini çıkartıp üzerime doğru geldi. Küfürlerimi savurup gitmeye çalıştım lakin kocaman eliyle bacağımı kavradı ve bileğime kemeri geçirdi.(Ne fesatsınız ayol) Taşlar da gezinen gözleri korkmamı sağlarken bi yerlerim tutuşmadı değil.

" Şaka mısın sen ? Harbiden dediğimi yapmayacaksın di mi ? "

Pis pis sırıtarak cevap verdi.

"Cehennemde görüşürüz çirkin ördek. "

....

"Siktir"

Gözlerimi zorla açıp kafamı vurduğum cama baktım. Halen arabamda ve tek parçaydım. Gördüğüm rüyanın etkisinden çıkmaya çalışırken elimi boynuma götürüp ovaladım. Tutulmuştu. Süper.
Arabadan inip yaşamın bana karşı tutumunu gözledim. En başta benim en büyük problemim hiç kız arkadaşımın olmamasıydı beni anlayacak kardeş gibi koruyup kollayacak depresyon halimi çekecek Rüzgarla kavgamda rüzgara beraber söveceğim kimsem yoktu. Çoğu zaman ciddi bir tuttumum vardı. Ciddi olmam gerektiğinde olamama gibi bir problemimde vardı. Sanırım ben başlıca bir sorundum. Ve bu kadar çok kandırılmış bir salaktım. Herşey bugün bitiyordu işte kendi sonumu kendim verecektim. Arabama binip her zaman gittiğimiz bara sürmeye başladım. İçkileri burdan alırdık çünkü bize en kalitelilerini verirlerdi. Rüzgarla ters düşmemek için diyebilirim. Rüzgardan torpilli olmanın farkı. Bara girdiğim de yüksek ses müzik keyfimi yerine getirmişti. İçeri geçtiğim de arka kısımlara ilerlerken bileğimi çekiştiren alkoliğe ters ters baktım.

" şu pislik ellerini çek "

Adam sırıtarak beni kendine tekrar çekti.

"Hay ananın. Benim bir kocam var tamam mı?"

Diğer elini belime atarken tekme atmaya çalıştığım da beni kendine çekip bana yaslandı.

"Hem benim kocam kim sen biliyor musun?"

Sonunda adamın dikkatini çekerken tiksinti dolu bir sesle sordu.

"Senin kocan kimmiş güzelim?"

Sinirle nefesimi verdim. Rüzgarı kullanma vakti.

"Belukan."

"hahah Belukan mı o yavşak her akşam burada başka bir hatunu yanında götürüyor. "

Adam kahkaha atarken kurtulmaya yeltendim ve sihirli bir el beni o kollardan kurtardı.

"Karımdan uzak dur. "

EŞİTSİZHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin