NOTES// Shawn Mendes

7. BÖLÜM

**2 AY SONRA**

(NOT:TUR YERLERİ SIRALI DEĞİL SALLAMADIR ÇÜNKÜ TAKİP EDEMİYORUM VE KARIŞTIRIYORUM!)

Sabah gözlerimi açtığımda yanımda uyuyan Shawn'ı gördüm. Dün ilk konserimize çıkmıştık. Havalar tam soğumadan bir kısım Amerika'yı dolaşıyorduk. Bugün Washington DC'deydik. Yarın Detroit'e geçecektik.

"Günaydın sevgilim" demiştim yüzünü okşarken.

"Sana da günaydın Rosie" diyip öpmüştü. Bu çocuğu çok seviyordum cidden.

"Kahvaltı yapalım sonra biraz etrafta dolanır konser alanına geçeriz ne dersin?"

"Sen yanımdaysan ben her şeye uyarım sevgilim." 

"Seviyorum seni" dedim ve kalktım. Hazırlandıktan sonra kahvaltıya inmiştik. İnsanlar barıştığımızdan şüphe etseler de bunu doğrulayacak bir şey yapmıyorduk.
Kahvaltıdan sonra korumalarla birlikte çıktık. Etrafı turlarken insanlar fotoğraf çekip sesleniyorlardı. Onlara el sallayarak ilerliyorduk. Benim de az çok hayran grubum oluşmaya başlamıştı. Bir kaç tanesiyle tanışmıştım ve çok sevimliydiler. Ay aynı ben!
Saat ilerlediğinde Clara ve annemlerle konuştum. Sonra konser alanına geçtik. Provalar yapıldıktan sonra saç, makyaj gibi şeyler tamamlandı. M&G'ler alındı ve konser başladı. Ben son şarkımı söylerken Shawn sahneye çıkmıştı. Bitiminde piyanomun başından kalkmış onunla sarılmış ve içeri gitmiştim. Tabi ki veda etmeyi unutmamıştım. Shawn'ın konseri başladığında insanlar coşuyordu. Cidden feelsden ölmek üzerdeydiler. Konser bitti ve biz otele uğramadan havaalanına geçtik. Washington'a geldiğimizde saat gece 03.12'ydi. Buradan sonra 19 saatlik bir uçuşla birlikte Sydney'e geçecektik. Hava burada çok soğumuştu. Orada yazı yaşayacaktık.

Washington'daki konserimiz çok güzel geçmişti ve biz şu an uçaktaydık. İnmemize yaklaşık 9 saat kalmıştı. Shawn ile tekrar uyutacaktık. Yanına gittim ve ona sarılarak gözlerimi kapattım. Saçlarımı okşayan nefesi ile uykuya dalmam hiç de zor olmadı.

Uyandığımda inmemize bir buçuk saat vardı. Shawn hala uyuyordu ve ben de tuvalete gidip bir şeyler atıştırmaya başladım. Hannah ve Andrew ile sohbet ettim. Sıkıldığımda gittim ve Shawn'ın saçlarıyla oynamaya başladım. Biraz hareket ettikten sonra poposunu döndü! Bende dışarıyı izlemeye başladım. Uçak iniş için alçalmaya başladığında Shawn'ın kemerini bağladım ve dışarıyı izlemeye koyuldum. İndikten sonra hızlı geçişle pasaport kontrolünden geçtik ve arabaya bindik. Gün daha yeni doğuyordu.  Otele giriş yaptıktan sonra odalara dağıldık. Ben banyoya girdiğimde Shawn da ailelerimize mesaj atıyordu indiğimize dair. Bornozu giydikten sonra Shawn'da. Banyoya girmişti. Ben pijamalarımı giydikten sonra saçlarımı taramıştım. Burası çok sıcaktı. Yatağa uzandıktan sonra instagramda turladım ve fotoğraf yükledim. Tweet attım. Bir kız vardı bıkmadan usanmadan bana nefret tweetleri atıyordu. En son kızı takip etmeye başladım ve bir kaç tweetini favlayıp teşekkür ettim. Eğer birini daha da sinirlendirmek istiyorsanız kibar davranın. Shawn belinde havlusuyla duştan çıkmıştı. Üzerini giydikten sonra saçlarını kurulayıp yanıma yatmıştı. O da benim gibi sosyal medya da gezerken bir anda bana döndü ve

"Rose, neden bir nefret tweet'ini retweetledin?"

"Daha da sinir etmek için" dedim gülerek ve yanağına öpücük kondurdum.   Telefonumu şarja taktıktan sonra alarm kurdum. Kollarımı Shawn'ın bedenine doladım ve gözlerimi kapattım

"Kimsenin seni incitmesine izin vermeyeceğim Rosie." dedi

"Sen benim yanımda olduğun sürece zaten bir önemi yok benim için" dedim.

"Seni seviyorum"

"Bende seni seviyorum, uyuyalım artık üç saat sonra uyanacağız tekrar." dedim