Bizim Tayfa

ACI

~Defne'den~
Deniz'in bu halde olması içimi parçalıyordu. İki gün önce cenaze için annesinin oraya gittik beraber. Babasını toprağa verirken çok ağladı Kayra ve Gökhan zor tuttu Deniz'i. Deniz okula gelmiyordu. Hergün birimiz onunla beraber kalıyorduk. Deniz'in bu halini görüp bi şey yapamıyo olmam beni hep deli ediyordu. Kardeştende öte o benim için. Onun bu halini gördükçe daha kötü oluyordum. Duvar gibi olmuştu. Ona soğuk espiri yapınca kıçıma tekme atışını yumruk atarak kolumu morartmasını özlemiştim. Ona soğuk espiri yapınca yüzünde hiç bir ifade olmuyordu. Zombi gibiydi. Yaşayan ölü. Psikoloğa gidip geliyordu. Önceden sadece ağlıyor bizimle konuşmuyordu. En azından artık az da olsa bizimle konuşmaya başlamıştı. Yolda giderken şarkı dinliyordu. Aslında bu gayet normal bir şeydi ama biz buna bile sevinir olmuştuk. Her akşam Su ben ve Deniz beraber yürüyorduk. Sonra gelip ders çalışıyorduk. Bugün Su ile evde kalacaktı. Bende onlar için not alacaktım. Sabah Deniz'in sırtına atlayarak onu uyandırdım. Çok uyuyordu. Gerçeklerle yüzleşmesi gerekiyo. "Siktir deli." dedi. "Hadi kalk sokuk. Bana yemek yap." dedim. Önceden böyle konuşurduk. Eski günlerine geri dönmeliydi. "Sen yap lan özürlü" dedi. Gelişme var. "Okula gitcem ben. Anne bana yemek yap" dedim. Hala Deniz'in üzerindeydim. Bilerek arkasını döndü ve yere düştüm. "Belim kırıldı." dedim. "Tamam." dedi. "Deniz bana kıyafet ayarla." dedim. Bana yan yan baktı sonrada "Ben senin annenmiyim?" dedi. İlk kez bu kadar uzun bi diyologa girdik. "Bi günlük olsan." dedimbve yavru köpek bakışı attım. "Öyle yapma gözlerim kanıyo. Ne verirsem giyincen mi?" dedi. "Evet" dedim. Acaba demesemiydim. Ama konuştuya ne isterse giyerim. Dolabımı karıştırdı. Ve ordan bi şort ve t-shirt attı. Ve hırkamı attı. Üzerimi giyinmek için banyoya girdim. Üzerimi giyindim, saçımı dağıttım. Hava yağacak gibiydi. "Deniz. Hava yağcak gibi başka bi şey ver." dedim. "Hayır." dedi."Evet" dedim. "Eğer kabul etmessen bileklerimi keserim." dedi. Mecburen giymek zorunda kaldım. Hırkamı belime bağlayıp evden çıktım. Aşağıya inip Gökhanların ziline bastım. Ama bakmadılar. 5-10 kere bastım ama yok. Saate baktım ve şok oldum. Daha gitmemize 1 saat vardı. Eve tekrar çıkıp Gökhanların anahtarını aldım. Ve yine aşağı indim. Kapıyı açtım. Oturma odasında Kayra ve Gökhan koktuklarda sızmışlardı. Televizyon açıktı masada 4 tane bira şişesi vardı. Kayra'yı sarstım ama uyanmadı. Zaten uyansalardı zile sesine uyandırlardı. Evet arkadaşlar bir Defne klasiği yine uygulanacak. Bardağa su doldurdum ve Kayra'nın başımdan aşagı döktüm. "Ananı sikim !" diye bağırarak uyandı. Sonra olan biteni anlamaya çalıştı. Ama tipi çok komikti. Ben ona katıla katıla gülerken birden bana yastığı fırlattı. Bende ona attım. Biz böyle atışmaya başladık. Ondan kaçarken Gökhan'ın önüne geldim. "Tamam yeter Gökhan uyancak." dedim. "Beni uyandırırken oluyo ama" dedi ve sert bi şekilde yastığı fırlattı. Bende dengemi kaybedim Gökhan'ın karnına oturdum. Derin bir nefes alıp uyandı. Ve öksürmeye başladı. Bende onun kucağından kalktım. Kayra bize gülüyordu. "Senin yüzünden oldu piç. Kes gülmeyi" dedim. Gökhan "Benimle yatmaya bu kadar meraklıysan Defne bu akşam boşum güzelim ve yanlış yere oturmuşsun." dedi ve Kayra daha fazla gülmeye başladı. Bende bardakta kalan suyu Gökhan'ın yüzüne fırlattım ve ona hafif bi tokat atıp gittim. Ama ses çıktı yani. Ama hiç hoş bi şey değil cidden. Ortalık yerde aniden söylencek laf mı. Eve çıktım ve koltuğa oturdum. İçimden hem kendime hem Gökhan'a sövüyordum. Sürekli aradı. Mesaj attı. Sonra Su geldi. "Kanka sen git. Bizim yerimize not al." dedi. "Tamam kanka. Görüşürüz" diyip evden çıktım. Aşağıya indim. Alp de dışarıdaydı. Beraber bizim malları bekledik. Beraber geldiler. Gökhan bana baktı. Yavru köpek bakışı attı. Bende tuttum.(Tamam tamam vurmayın jsnnsnsnzmskdnsm.) Yavaş yavaş yanıma yaklaştı. Sonra da belime girdi. "Of yapma" dedim sinirle. "Özür dilerim." dedi. Aldırmadım. Tekrar "Özür dilerim." dedi. Ben yine bakmadım. Sonra beni kendine çekti ve gözlerimin içine bakarak fısıltıyla "özür dilerim" dedi bende fısıldayarak "tamam" dedim. Bana daha da yaklaştı ve yanağımdan öptü. Sonra kulağıma "seni seviyorum güzelim" dedi. Bende onun yanağından öptüm ve "seni seviyorum" diye fısıldadım. Ve sonra sarıldık. "Başka yerde fingirdeşin. Keşke Deniz'im olsaydı..." diyen Kayra ile biribirimizden ayrıldık. Hocalar kafamızı ütüledi. Sonra eve geldik. Deniz gün geçtikçe iyiye gidiyordu. Sinir haplarını kullanmaya tekrar başlamıştı. Beraber bizim evde oturuyorduk. "Ben sıkıldım." dedi Deniz. "Korku filmi izleyelim." dedi Alp. Ben hariç herkes kabul etti. Filmi izlemedim. Ama filmden gelen sesler ve Su'yun çığırışlarıyla izlemiş kadar oldum mq. "Film süperdi mq." dedi Kayra. Sonra odamıza gittik. Alp ve Su gitti. Şimdi onlar romantik romantik şeyler yapar. Tövbe tövbe djdnjznsksns. "Ya ben korkuyom." dedim. Deniz'de "İzlemedin zaten mq neyinden korkuyon" dedi. Kayra'da bana sarılarak "O daha küçük ablası." dedi ve anırarak gülmeye başladı. Bende vurdum. "Of sus be!" dedim. Sonra da odama gittim. Pijamalarımı aldım. O sırada içeri Gökhan girdi. "Mal mısın sen ya! İnsan kapıya vurur!" dedim. Sonra pijamalarımı alıp banyoya girdim. Deniz ve Kayra uyumuştu. Zaten daha ne yapcaklardı mq. Üzerimi giyindim ve odama gidip yatağımın içine girdim. Gökhan geldi. "Nereye geliyon mq" dedim. Mq ye gerek yoktu ama olsundu. "Nerede uyuyabilirim başka?!" diye çıkıştı. "Evinde uyuyabilirsin mesela!"dedim. Sesim istemeden yüksek çıktı. "Kesin mq. Deniz uyuyo" diye bağırdı Kayra. "Kulağımı siktin mq sevgilisi!" diye bağırdı. "Kesin amk" dedi Gökhan. Sonrada uyumaya çalıştım ama uyuyamadım. Tam uykuya dalarken Gökhan'ın telefonuna mesaj geldi. Ardından Kayra'ya. Noluyo amk. Gökhan'ı sertçe sarsttım. "Ne" dedi boğuk bir sesle. "Telefonuna mesaj geldi" dedim ve telefonu ona uzattım. Mesajı okuğu an yatakta oturur pozisyona geldi. Ne olduğunu merak ettim. Telefonu elinden çekip aldım ve mesajı okudum.