! HAYIR !

aman ne güzel

- Çocuklar tatil 4 gün , sonrasında dersler yeniden başlayacak.  Ders kaçırmayı göze almayın derim.  Deyip çıktı.  Olamaz ya buyur burdan yak. Aslında bu dersleri yeniden okulda da görecektik.  Ama ailemin beni 4 gün sonra da hemen geri göndereceğine adım gibi emindim . Oysa ben orada ki tatilimi 20 güne kadar çıkarmayı hayal ediyordum.

  Yapabilecek birsey yok dedim kendi kendime belki bir unut ikna ederdim.

Ders bitişi eve gider gitmez . Odama gittim.  Üstüme açık mavi pileli etegimi ve toz pembe salas askılı bluzumu geçirdim. Ayağıma da ten rengi ev babetlerimi giyip odadan çıktım. Asıl is şimdi başlıyordu. Aklımda görevimiz tehlike müziği çalarken salona girdim. Annem işten yeni gelmiş ve spor kıyafetlerini giymiş yürüyüş bandında spor yapıyordu. Salonda zaten toplu olan yastıkları yeniden topladım. Mutfağa gidip dağınıklık var mı diye baktım.  Annemin yürüyüşü bitene kadar basit ama annemin en sevdiği pastayı yaptım.  Ve  iki tabağa birer dilim kattım yanına da meyve suyu katıp bir tepsiye koydum ve içeri annemin yanına gittim.

- annecim

- kızım

- annecim

- kızım

- an.. ay yani buyur pastan ve meyve suyun.  Yavru kedi bakışlarımı atarak dik bir şekilde bende karşısına oturdum. Tam pastadan ağzına bir lokma atacakken bana bakınca duraksadi ve elindeki çatalı yavaşça geri tabağa bıraktı.

- Bir şey isteyeceksin?  Dedi sorar gibi .

Kafamı evet anlamında iki yana salladım.

-Bende diyorum bu pastalar , ilgiler.....

Gülümsedim.

- aslında şey diyecektim. Seyy. ..

******************************

Aksam olmuş ve bende odamda yatağımda elimde telefonla sosyal medyada geziniyordum.  Ah tabii size izin işinin ne olduğunu söylemedim.  Izin işi yattı. O kadar uğraştığım pasta bile ise yaramamıştı. Sonunda inatçı annem beni o dört gün bile hoca tutarak çalıştırabileceğini söyleyince vazgeçmek zorunda kalmıştım.  Acımasız kadın. Biraz daha bakındıktan sonra uzun bir of çekip yataktan kalktım. Çok sıkılmıştım.  Yarın bir kez daha etüt gidecek sonra çıkınca hazırlanıp yaylaya gidecektik. Sonra aklıma gelen fikirle gülümsedim . Neden olmasın ?

Tam bir saattir aynanın karşısında makyaj yapıyordum. Ama değmişti. Harika gözüküyordum. Üzerime de siyah bustiyer ve kırmızı sortumu da giyip aynanın karşısına geçtim.  Hem evlik hem dışarılık rahat topuzumu yapıp kendime söyle bir baktım ve odadan çıktım.

Salona gelip bana şaşkınca bakan   annem ve babama gülücükler yollayarak baktım. Bu sırada odaya giren abime beni görünce şaşırıp oturdu.

- nasıl olmuşum ?

- güzel de niye diye sordu annem tek kaşını kaldırarak.  Anam çok havalı duruyor.  Neyse. Çok mantıklı bir soru ile karşı karşıyayım.

Ortamda bu soruyla iyice gerilmişti. Sanki çıt çıkarsam bombalar patlayacak gibi hissediyordum ama dayanamadım ve konuştum.

- öylesine canım istedi.

Annem ve babam birbirine bakıp geri bana donduklerinde içlerinden bu çocuk olmamış diye geçirdiklerini gözlerinden anladım. Ama benim gibi olan biricik abim kendini tutamadı .

- ha zen şimdi bir sürü hazırlandın suslendin ve öylesine öyle mi ?

Evet manasında kafamı sallayinca birden kahkaha atmaya başladı. Sonunda kahkalarinin arasından konuştu.