Tam bıçağı elime aldım. Ama biri kolumdan tuttu. Kimdi bu...
Senpai: Sen ne yapıyorsun!!!
Biri bana bunun şaka olduğunu söylesin. Bu Senpai idi. Ben şimdi ne yapacaktım. O hiç bir zaman burda olmazdı. Hep fıskiyenin orda kitap okurdu. Buraya gelmesi imkansızdı. Ben şimdi ne yapacağım? Bu olayı Nasıl açıklayacağım? Şuan yerin dibine girmek istiyorum. Hem de en dibine girsem de kurtulsam.
Yandereciğimiz: B-B-ben...h-hiç...bişey yapmıyordum.
Senpai: Elindeki bıçak da neyin nesi o zaman?
Şimdi buna mı cevap vereyim yoksa Senpai ile konuştuğuma mı sevineyim bilemedim. Düşün Ayano, düşün...
Aklıma hiç bir şey gelmiyor. Ne yapacağımı bilmiyorum. (Gerçek hayattada hiç bir şey gelmiyor la.)
Yandereceğimiz: A-açıklanacak bir şeyim yok.Sadece çalışıyordum.
Senpai: Nasıl insan öldürüleceğini mi?
Yandereciğimiz: Gibi gibi.
Senpai: Gerçekten garip birisin neyse ben gidiyorum. (Şey gibi oldu bu neyse ben yakışıklıyım (anlamayanlar için bizim arkadaşlar arasında küçük bir şaka 😂😂😂😂) herneyse)
Bu kadar kolay mıydı? Senpai'min bu kadar saf olabileceğini düşünmezdim. Bu benim yararıma olur aslında. Peki ben Nasıl bir yandereyim. Kan yok, bıçak yok, ceset yok. Tamam bu sefer kesin karar verdim. Midori ölecek. Ama bunu gizli yapmalıyım. Nası Nası? Aha buldum. Tekrar gülmeye başladım. Midori'nin dikkatini çektim. Beni takip etmeye başladı.
Artık gerçekten hazırdım. İnsan öldürmenin zevkini tatmama az kaldı. Okulumuzun kimsenin giremediği küçücük bir odası var. Tabiki ben girebilirim. Beni kimse zorlayamaz emir almaktan nefret ederim. Midori beni takip ediyordu. Tam zamanıdır. Midori'yi odaya kadar çekmeyi başardım. Kapıyı kapatıp bıçağı elime aldığımda Midori bana ters ters baktı. Bir şeyler söyledi ama anlamdım. Saçından tutup bıçağı boynuna sapladım. Çok güzel bir histi. Rahatlamıştım. Her yer kan içindeydi. Etrafı kontrol ettikten sonra cesedi kucağıma aldım. Şansıma ortalıkta kimse yoktu. Midori'yi neden mi öldürdüm? Çünkü babacığımı rahatsız edip duruyordu. Oyunun tamamlanması gerek ki yeni ekşınlar olsun. Ben bunları düşünürken Musume'nin beni izlediğini fark etmemişim. Ne yaptığını sanıyorsun sen! Hemen burda dur polis çağıracağım.Eyvah şimdi ne yapacağım? Polis birazdan gelir. Hentailerimin birinde okumuştum. Katiller yani ben bu delileri yoketmem gerekirmiş. Nasıl yapıcam?
Eureka! Buldum! Cesedi bahçe klübündeki öğütücüye atacağım. Bıçağımı ve kirli kıyafetlerimi de yakacağım. Hemen işe koyulmalıyım.
Yerdeki kan kalabilir. Umrumda olmaz. İlk önce soyunma odasında kıyafetlerimi çıkardım. Hemen hızlı bir duş alıp kanları temizledim. Sonra İnfo'dan daha önce olamış olduğum yedek okul üniformasını giydim. Kirli giysilerimi ve bıçağımı ocağa atıp yaktım. Cesedi nereye bıraktım ben? Eyvah polis geldi.
3. Kişi Ağzından anlatılmıştır.
Polis okula varır. Musume Ronshaku ihbarına göre okulda bir cinayet işlenmiş. Polis bir kanıt aratmaya başlar ve Midori-Chan'ın kan izine rastlar. Yaklaşık 5 dakikalık bir araştırmadan sonra cesetle karşılaşılır. Öldüğü haber edilir. Ölüm nedeninin boynuna sivri bir cisimin saplanmış olduğu açıklanır. Öğrenciler soruşturmaya alınır. Ama kimsenin suçun içinde olmadığı anlaşılır. Ve Musume'ye 2 gün uzaklaştırma kararı verilir.
Yandereciğimizin Gözünden
Ucuz atlattım. İyi en azından deneyim kazanmış oldum.
Üzgünüm arkadaşlar uzun zamandır bölüm atamadım ilham gelmedi ama ben her zaman aktifim merak etmeyin. 15 takipçi olmuş çok teşekkür ederim. Çok Mutlu oldum. Bye Bye 😘😘😘😘
ŞİMDİ OKUDUĞUN
YANDERE SİMULATOR HİKAYESİ
ChickLitBu kitap Yandere Simulator'ın hikayesini konu alarak yazılmıştır. Yanlış olursa beni lütfen uyarın ☺️☺️☺️☺️ Kapağımız Baezombie adında bir arkadaşım tarafından yapılmıştır.