"O benim gördüğüm en parlak yıldızdı." Fısıltısı kulaklarıma dolduğunda aslında o saniyelerde onu duymamayı diliyordum.
"Öyle güzel güldü ki ben ona ismimi söylerken, kim olduğumu bir kenara bırakıp sevdim onu."
Ellerimi onun saçları arasında gezdirmeye devam ettim.
'Sus' demek istiyordum ona. Ama o konuşmak için gelmişti.
"Rüya gibiydi Lauren. Onun gülüşünü seyretmek bir rüyaydı ve o adama sarılırken bunun bir kâbus olduğunu anladım."
Her cümlesinde kalbimin bir damla göz yaşı daha akıttığını duyabiliyordum, ama hep sustum.
"Sende beni severken böyle hissediyor musun? Yanlış olduğunu bile bile severken kendinden nefret ediyor musun?"
Sol elimle akan yaşları silerken "Hayır." diye fısıldadım. "Ben sadece kayboluyorum. Kendi içimde senin bana getirdiğin bilinmezlik için kayboluyorum. Şimdi bile Zayn, sen onu anlatırken bile."
"Beni anlayacağına inandığım başka biri olsaydı ona giderdim ama sadece sen varsın."
Başını dizlerimin üstünden kaldırıp daha dik şekilde oturmaya başladığını gördüm. Buraya geldiği için pişman olacağı beni korkutuyordu.
"Gitmek istiyorum." dediğini duydum. "Sadece ikimizin olduğu başka bir dünya yok mu Lauren. Benim sadece Alanna ile olacağım bir dünya istiyorum."
Bahsettiği yer cümleyi o kadına adadığını bilmek acıtıyordu.
Onunla alakalı her şey, her zaman acıtmıştı.
Dudaklarımın arasından ufak bir mırıltıyla "Gitme." dediğimde ela gözlerini üzerimde hissediyordum.
"Neden?" diye sordu. "Kalırsam sana daha çok acı vereceğim."
Bana yine nefretle baktığında eskiye döndüğünü anladım.
"Ben onu hep seveceğim." dedi tek solukta. "Onun başka bir adama mutlu bir evlilik için yemin ettiğini duyup alkışlarken bile, hep seveceğim."
Alaylı bir gülüşün arasında "Bende." dedim. "Sen ona acıyla bakıp gülümserken dahi senin acını fark eden tek kişi olup seni sevmeye devam edeceğim."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Damn You :: Malik
FanfictionHer gününü benden nefret ederek geçiren bir adamı sevdim. Ve her gece benim yerimde başka bir kadını hayal eden o adam için ağladım. Kaybedeceğim tek şeyin göz yaşlarım olduğunu bile bile.
