Bölüm gamzefidanoglu 'na ithafen.❤
İthafları bölüme gelen yorumlardan seçiyorum. Uzun yorum yapabilirsiniz! Hızlı okumayın bölümü, yavaş yavaş. ^^
**
O, mutluluk değildi, gözlerimi gülümsetecek şekilde bakmazdı bana. Onun gibi değer vermezdi, ezerdi. Kalbimi parçalamak istercesine ezerdi.
Hüzün değildi, bazen ruhumu alıp başka yerlere götürür iyileştirirdi. Ama geri döndüğümüzde ben yine yalnız kalırdım. O, benim yerinde olmak istediğim kadına gitmeyi severdi. Beni onsuz bırakmayı seçti.
Korku değildi, kendimi onun kanatları altında güvende hissetmemi sağlardı. Ama onun kalbi yoktu ve ben onun kanatları altında hep üşürdüm.
Ve o, acıydı.
Kalbimi yakıyor ve bundan zevk alıyordu.Ruhum onun kalbini tutabilmek için kilometrelerce koşmuş ve çabalamıştı ama o her seferinde beni kovdu.
O benim en büyük pişmanlığımdı.
Onun alevleri benliğime karışıp yok etmeye çalışıyordu.
O kabaydı. Kalbimi kırıp kırmayacağını hiç düşünmezdi.
Sadece konuşurdu ve kelimeleri beni keserdi, her seferinde.
Ama her şeye rağmen o çok güzel gülerdi.
Özellikle de gözleri o kadına bakarken gerçekten çok güzel gülerdi.
Bende tıpkı şu an olduğu gibi hep onları izlerdim.
Onun en yakın arkadaşının sevgilisine aşk dolu bakışlarını.
Canımın yandığını asla görmedi. Belkide o da acı içinde kayboluyordu.
Yüzünü aydınlatan hoş gülüşler o kadının yanına sevgilisi geldiğinde sönerdi.
Kalp kırıklıkları aniden kaplardı bakışlarını.
Bana doğru yaklaştı ve koltukta yanıma oturdu.
İkimizde birbirine aşkla bakan bir çifti uzaktan izledik.
Ve O, o adamın yerinde olmak istiyordu, bende onun sevdiği kadın.
Ela gözleri uzun bir süre onları izledi.
Ne değişik bir his yansımıştı ona. Gözlerimin önünde kayboluyor gibi ruhsuzlaştı.
Seviyordu.
Seviyordum.
Acı içinde yan yana oturuyorduk.
"Çok yakışıyorlar." diye fısıldadım sessizce onları seyrederken. Bizden başka herkes bir şeylerle uğraşıyordu, bizde acıyı kanımıza taşıyorduk.
"Onu seviyor." dedi gözleri Alanna'dayken. Sesinde sakladığı kırıklıklar vardı.
Gözleri Travis'te gezindi. "O lanet adamı seviyor."
"O lanet adam senin arkadaşın." dedim ona. Gözlerinin beni bulduğu kısa saniyelerde "Sus." diye fısıldadı. "Onlar hakkında konuşmaya hakkın yok."
Gülümsedim. "Senin var mı?" Soruma cevap vermemeyi seçti. O kadına bakmaya, belkide onunla birlikte hayal kurmaya devam etti.
Gözleri doldu, gözlerim yanmaya başladı.
"Tıpkı senin gibi hissediyorum." dedim sessizce. "Sen ona gülümserken bende aynı şu an senin hissettiğin gibi hissediyorum."
"Lauren." dedi iğrenircesine. "Siktir git."
"Bu acımızı dindirecek bir şey değil." diye mırıldandım. Gözlerimi yere çevirdim ve parmaklarımla oynamaya başladım.
"Eğleniyor musun? Baksana aşık olduğum kadın gözlerimin önünde başka bir adamla. Bu seni eğlendiriyor değil mi?"
Kafamı yavaşça iki yana salladım. "Bu kalbimi daha çok acıtıyor. Çünkü senin onun için hüzünleniyorsun. İnciniyorsun ama o bunu görmüyor."
"Sende görmüyorsun. Kendini kandırma, sen benim ne hissettiklerini göremezsin."
"Aynı şeyleri hissediyoruz ve ben ne hissettiğini biliyorum." Alt dudağımı dişledim. "Sende benim hislerimi göremiyorsun."
"Senin ne bok hissettiğin beni ilgilendirmiyor." Gözleri bana bile bakmadı. Benimle konuşurken bile hep onu izledi. Gözlerim daha fazla dolarken "Doğru." diye bildirdim. "Seni sadece o ilgilendirir."
Bakışlarım Alanna ve Travis üstünde gezindi.
Birbirlerine öyle güzel bakıyorlardı ki.
Travis sevgilisinin boynunu öptü ve Alanna onu daha çok kendine çekti.
Güzel gülümsüyorlardı. Mutlulukla. Benim aksime hüzünden uzaklardı.
Kadın şanslıydı. Adam onu çok seviyordu. O kıskanılacak derecede değer görüyordu.
Çok güzeldi, ona aşkla bakan bir sevgilisi vardı. Bir de ona acı ve özlemle bakan ela gözlü bir adam.
Uzaktan onları izlemek incitiyordu.
Kalbimde ki yaralar kanıyor gibi hissediyordum.
"İyi seyret." dedi Zayn. "Seni kimse öyle sevmeyecek."
"Olsun." diye mırıldandım. "Günün birinde senin bana ona baktığın gibi bakacağını biliyorum."
Sarhoş bir gülüş doldu kulaklarıma. "Hayalperest ama bir o kadar da zavallısın."
"Birbirimize benzememizi seviyorum." Gülümsedim.
Acıyı içimde hissederken gülümsemek değişikti.
Ela gözlerini benimkilere çevirdi.
"Aptal." dedi. Bu adamın o kadın için akıtmak istediği göz yaşlarını kıskanıyordum. "Benden uzaklaş ve başka birini bul Lauren. Ben kendi acımla boğuşurken seni de yok ediyorum."
Bakışları yeniden onlara çevrildi.
Sustum.
Sessizce yutkunmaya çalıştım bir süre ama ayrılmadım onun yanından. Onu bırakmak istemedim.
Parti sonuna kadar yan yana oturup sessizce onları seyrettik ikimizde.
Fark ettim de ikimizde kendi canımızı yakmayı seviyorduk.
**
Gençlik oy ve yorumları uçurun lütfen çünkü nasıl devam edebilirim bilmiyorum ama ilham olun yoksa kaldırabilirim. Sizi seviyorumm❤
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Damn You :: Malik
FanfictionHer gününü benden nefret ederek geçiren bir adamı sevdim. Ve her gece benim yerimde başka bir kadını hayal eden o adam için ağladım. Kaybedeceğim tek şeyin göz yaşlarım olduğunu bile bile.