uzypandasi kardişim bu kadar güzel yazılır mı be?! Zaten medyaya koydum
Lucas...
Kate'le eve yürüyorduk. Karşıdan da jonas geliyordu. Bizi görünce hızını arttırdı ve yanımıza varınca durdu. Bana:
- neredeydin?
- dedeme uğradım
- peki kapşonun nerde?
-...
Cevap vermek yerine gözlerimle kate'i işaret ettim. Anlamış olacak. Bana bir şemsiye uzattı. Ardından, neden yaptığını bilmiyorum, kate'in başındaki kapşonu aldı. Sonrada kendi şemsiyesini ona verdi. ( bu şemsiyeler bizi gibirticek) benim kapşonumu ise sıktı ve kafasının üzerinde tuttu. Sonrada:
- hadi gidelim.
-...
İkimizde başımızla onayladık. Jonas küçüklüğünden biri centilmen biriydi. Ama tabi oda benim gibiydi. Ama birbirimizle hep inatlaşırdık. Anlaşmamızın mümkünatı yoktu. Kate şaşırmıştı. Doğal olarak tabi. Önce ona meteor gibi çarpıp yere düşürüyor sonra şemsiyesini veriyor. Vallaha mal! Bare özür dileseydin be mal! Ama onunda özür dileme şekli farklı sanırım...
Sonra kate'e döndü ve:
-.........!Ama sanırsın beybi! Ehehe yine olmayacak yerde
![](https://img.wattpad.com/cover/82412230-288-k920344.jpg)
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Miraculous dünyası 2
FanficEvet 75 bölümden sonra ikinci kitap. Herhalde en çok tutulan kitabımdı. Ama diğer kitaptada aksiyon hiç eksik olmadı. 75 bölüm dolu dolu geçti valla. Onu okumadıysan bunu daha okuma çünkü bi bok anlamazsın. Olaylar karışır sonra " çıkışa gel!" Falan...